Eskişehir’de oturan 18 yaşındaki Melike Sarıtaş, dedesi Halit Aydoğan ile birlikte 14 yıldır topladıkları plastik mavi kapaklarla aldıkları tekerlekli sandalyeleri 500’ün üzerindeki engelli bireye ulaştırdı.
Eskişehir’in yanı sıra sosyal medya üzerinden Türkiye’nin birçok şehrinden de kargo yoluyla destek alan dede- torunun açtığı sosyal medyadaki ‘dedetorunmavikapak’ hesapları ise 100 binin üzerinde takipçisiyle büyük destek görüyor.
Dede ve torunun Odunpazarı ilçesinde evlerinin önünde çevreden ve kargo ile gelen yaklaşık 30 çuvaldaki 160 kilo ağırlığındaki kapaklar kimliği henüz tespit edilemeyen kişilerce çalındı.
Halit Aydoğan ile torunu Melike Sarıtaş, çuvalların yerinde olmadığını fark ederek Eskişehir Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine başvurdu. Kısa sürede gelen ekipler, evin önünde ve çevrede güvenlik kamerası incelemesi yaparak hırsızlıkla ilgili soruşturma başlattı.
‘1 tekerlekli sandalye alabiliyorduk’
Halit Aydoğan, engellilere tekerlekli sandalye almak için topladıkları kapakların yerinde olmadığını görünce gözyaşlarına hakim olamadı:
"Emek Mahallesi’nden beni çağırdılar. Ben oraya kapakları almaya gittim. Bir araba dolusu kapak doldurdum. 160 kilo civarında bir kapaktı. Getirdim buraya koydum, torunumu çağırdım. Torunumla resmini çektik, torunum gitti. 5 dakika geçmedi yani ben dedim Şu kapakları içeri alayım diyordum. Bir baktım ne kapak var, ne bir şey. Bu sokaktan gelmiş değildir bu. O kapaklarla hemen hemen 1 tekerlekli sandalye alma gücüne sahiptim. Ben kapakların gittiğine üzülmüyorum. Bir engelli kardeşimizin yüzünü güldüremediğim için üzülüyorum. Polise şikayet ettim. İnşallah bulunur, bir engelli kardeşimin yüzü güler."
‘Daha önce de sosyal medya hesabımız çalınmıştı, ne istiyorsunuz bizden?’
Melike Sarıtaş da destek verenlerin gönderdiği 30 çuvalda 160 kiloluk mavi kapaklarının çalındığını söyledi. Polise yaptığı şikayetin ardından inceleme başlatıldığını kaydeden Sarıtaş, şunları söyledi:
“Destek olanlara teşekkür etme amaçlı hepsini videoya çektim. Sonrasında mahalleden 'Şurada kapaklar var, gelip alır mısın?' diye beni çağırdılar. O kapakları almak için dedemin yanından ayrıldım. 2 dakika sonra dedem de namaz kılmaya gitmiş. Sonrasında dedemden Kapakları çaldılar diye bir telefon geldi. Gerçekten çok üzüldüm. İyilik yapan insanlara böyle köstek olmasınlar. Haberlerde duyuyoruz, engelli kardeşlerimizin akülü arabasını, akülerini çalıyorlar. Artık gerçekten buna bir dur, denilsin. Daha önce de sosyal medya hesabımız çalınmıştı. Şimdi de kapaklarımız çalındı. Ne istiyorsunuz bizden? Ben gelirken yolda birisinden şüphelenmiştim ama tabii ki de asla günahını almak istemiyorum. Arabalı bir hurdacı ile göz göze geldik. Bayağı yüzüme baktı. Komşularımız diğer yoldan gittiklerini söylüyorlar. Büyük ihtimalle onlar olabilir. İnşallah er ya da geç bulunur, kapaklarımızı alabiliriz.”