Avukat Paşa Büyükkayaer, 1 Nisan’da Ankara Batı Adliyesi Aile Mahkemesi’nde saat 09:00’daki duruşmaya giderken, saat 08:45’te hasarlı kazaya karıştı. Taraflar anlaşamayınca olay yerine polis çağırıldı.
Avukat, polisin gecikmesi üzerine duruşmaya geç kalmamak için tutanak tutmadan yola devam etti.
Büyükkayaer, duruşmaya yetişmeye çalışırken hız sınırını yüzde 30 aşınca 652 lira para cezası kesildi. Avukat, mahkemede cezaya itiraz etti.
İtiraz dilekçesinde şöyle dendi: “Avukatlık Kanunu’nun 1’nci maddesi ‘Avukatlık, kamu hizmeti ve serbest bir meslektir’ demektedir. Müvekkil ise kamu görevini icra ederken, kendi müvekkilini hak kaybına uğratmamak için hız sınırını aşmak zorunda kalmıştır. Açıklanan sebeplerden anlaşılacağı üzere müvekkilin hız sınırını aşma kastı bulunmamaktadır.”
'Hak kaybı olabilirdi'
Ankara Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği, itirazı haklı bularken, kararında 5326 sayılı Kabahatler Kanunu ile TCK’nın ilgili maddelerine gönderme yaptı, avukatın beklenmeyen bir şekilde trafik kazasına karıştığına dikkat çekti.
Kararda, avukat Büyükkayaer’in bilerek neden olmadığı beklenmeyen bir nedenle (trafik kazası), iştirak etmemesi halinde müvekkil aleyhine ağır ve muhakkak hak kayıplarına sebebiyet verecek duruşmaya yetişebilmek amacıyla kastı olmaksızın kabahate konu fiili işlediğinin anlaşıldığı belirtildi.
'Başkasını kurtarmak zorunluluğu olan acil bir hal'
Kararda şöyle dendi: “Kabahatin işlendiği tarihte durumun ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak veya başkasını kurtarmak zorunluluğu olan acil bir hal olduğu, kasıtlı bir kabahat eylemi içerisinde bulunulmadığı gereğince idari yaptırım kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.”
Ceza iptal edilirken, ödenen paranın iadesine hükmedildi.
Avukat Büyükkayaer, duruşmaya yetişmek isterken trafik kazası geçirdiğini, tutanak için karşı tarafla anlaşamadıklarını, polisi beklemeden duruşma için yola devam ettiğini anlatarak şunları kaydetti: “Hız sınırını 82 kilometre olduğu yerde 123 kilometre hızla radara yakalandım. Cezayı ödeyerek yasal süresi içinde itiraz ettim. Avukatlık Kanunu’nun 1’nci maddesinde avukatlığı kamu görevi gören serbest meslek hükmü vardır. Serbest meslek kısmı ön plana çıkar; ama kamu görevi gördüğü her zaman geri planda tutulur. Bu hususu açıklığa kavuşturmak ve tescil ettirmek için cezaya itiraz ettim. Sonuçta ben duruşmaya giderken bir vatandaşın hakkını temsil etmeye giderken bu cezayı yedim. Bu sebeple kamu görevi icra ediyorum. Sulh Ceza Hakimliği de benim itirazımı haklı bularak Kabahatler Kanun’unun 12’nci maddesine atıfla TCK’nın 25’nci maddesinde yer alan hukuka uygunluk gerekçesiyle cezamı kaldırdı.”