Teknolojinin gelişmesiyle birlikte dünyada bildiğimiz anlamda birçok şeyde değişim yaşandı. Yemekten içmeye, iletişimden yaşamın tüm alanlarına kadar uzanan bu gelişmelerden elbette sanat da nasibini aldı.
Televizyon ve beyazperdede birçok yaratıcı fikre imza atan Birol Güven, teknolojiyle sanatın farkhlı alanlarını bir araya getirme hikayesini Yeni Şeyler Rehberi’nde anlattı:
‘Paradigma değişikliği yaşıyoruz’
- “Dünya tarihinin gelmiş geçmiş en büyük paradigma değişikliğini yaşıyoruz. Yeni bir çağda yaşıyoruz. Bir dijitalizasyon dönemi yaşıyoruz. Her sektör aynı şeyi yapmaya, dijital olmaya çalışıyoruz. Bizim sektörümüz şanslı, ne yapsa popüler oluyor. Ama bizim de bir KOBİ’den farkımız yok. Sadece biz daha çok haber oluyoruz.
- Dünyayı ikiye ayırabiliriz: Organik ve dijital olanlar. Bizim işimizin doğası gereği hep dijitaldi. Kitap var bir de e-kitap var. Kitabı dokunarak okurken e-kitabı ekrandan okuyabiliyoruz. Bu bakış açısından yola çıkarak bizde bir oyuncu dijital olsa nasıl olur diye çalıştık. E-oyuncu yarattık. Bunun bir kişiliği var, hesapları var. Bu bir oyuncu olarak dijitalde iş arıyor. Böyle başladıktan sonra sinema filmi çekmeye çalıştık. Aypera ismi onun gerçek ismi. Dijitalde yaşıyor. Ama oynadığı filmde hangi karakteri oynarsa adı o olur. Mesela Aşk-ı Memnu’da oynarsa adı Bihter olabilir.
‘Aypera’yı sadece tiyatroda göremeyiz’
- Aypera reklamda oynayabilir, müzik yapabilir, filmde oynayabilir sadece tiyatroda göremeyiz. Zorlarsak hologram tekniğiyle belki. Ama dijitalde olan her yerde olabilir. Siz Aypera ile karşılıklı röportaj yapamazsınız ama Zoom’da onun dijital dünyasına girerseniz yapabilirsiniz.
- Benim yaşım 56, gelecekle ilgili programlar da yapıyorum. Ama bu çağa doğan arkadaşlar daha kolay anlayacaktır: Ortaya çıkan bir Aypera var arkasında çalışan 12 kişi var.
‘Herkes aşık olabilir’
- Aypera sosyal medyada herkes gibi yazıp çiziyor resimlerini paylaşıyor. O da olup bitenleri anlamaya çalışıyor. Anlam yüklüyor bütün yaptıklarına takipçileri. Ama bu normal bir insanın başına gelen bir şeydir o da normal bir insan gibi olduğu için bunlar başına gelecek. Bir insanın süreci nasıl devam ediyorsa Aypera da buralardan geçecek.
- Şu anda teknolojiyi çözmeye çalışıyoruz. Filmin de Aypera’nın da zamana ihtiyacı var. Ama Aypera isterse birkaç dakika içinde dünyanın tüm konservatuarlarını bitirebilir Shakespeare’in bütün eserlerini öğrenebilir. Çok büyük bir veri var dünyada bunu biz insanlar kısa zamanda yapamayız ama Aypera yapabilir.
- Bu veriler önümüzdeki dönemlerde o kadar çok büyüyecek ki insanların yapay zekaya başvurmadan karar veremeyecek diye düşünüyorum. Yakın zamanda dünyanınentelektüelleri ve karar vericileri yapay zeka olacak.
- Aypera’yı ne doktorlar ne mühendisler istedi vermedik. Aypera’ya aşık olmamak zor. Aşk idealize bir şeydir. Aypera istediğimiz kadar mükemmelleşebilir. Ona aşık olmamak bu yüzden çok zor, herkesi uyarmak isterim.”