DÜNYA

Demirtaş: Mahkeme heyeti çeviride sahtecilik yapmış

108 kişinin yargılandığı 'Kobani davasının' ikinci duruşması, 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlandı. Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Mahkeme heyeti korsan çeviri yapmakla yetinmemiş çeviride sahtecilik yapmış. AİHM kararını aleyhime kullanabilmek için hile yapmış. En kritik cümle tutanağa yanlış geçmiş" dedi.
Sitede oku

Eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın aralarında bulunduğu 28'i tutuklu 108 kişi hakkında açılan 'Kobani davasının' ikinci duruşması Sincan Cezaevi kampüsünde, 22. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye başlandı.

Duruşmaya Kasım 2016'dan bu yana tutuklu bulunduğu Edirne F Tipi Cezaevi'nden SEGBİS ile bağlanan Demirtaş, geçen duruşmada yaptıkları reddi hakim talebinin gerekçelerini anlattı. 

"Türkiye’nin barışı demokrasisi ve özgürlüğü için fedakarlık yapmış siyasetçilerin sanık sandalyesinde oturmasından üzüntü duyuyorum. Bu dava Kobani davası değil, HDP'ye dönük kumpas ve siyasi intikam davasıdır" diyen Demirtaş, devamında "Günün birinde Kobani davası da açılacak ve gerçek sorumlular, katliam yapan ve yaptıranlar ortaya çıkacaktır ama herkes emin olsun o zaman sanık sandalyesinde biz olmayacağız. Bize bu kumpasın kurulmasının nedenlerini tüm çıplaklığı ile ortaya çıkaracağız" ifadesini kullandı. Gazete Duvar'ın aktardığına göre Demirtaş, özetle şöyle konuştu:

'İlk defa bir parti, başka bir partiyi yargılıyor'

"Davanın kendisi hedefleri ve amaçları tamamen siyasidir. İddianamenin esasının hiçbir kıymeti yoktur. Bu davada usul esastan daha önemlidir. Tarihte ilk defa bir parti, AKP-MHP başka bir partiyi, HDP’yi yargılamaya çalışıyor. En faşist dönemlerde bile bir parti hakim cübbesi ile salona girmemiştir. Biz halkın iradesini bu kumpas davasında ezdirmeyeceğiz. Merak etmeyin diyorum Türkiye toplumuna, bu devran dönecek.

'Kronik rahatsızlıklarım nedeniyle gelemiyorum'

Yanımda avukat olmadan savunma yapmaya zorlanıyorum. Şu an SEGBİS salonunda avukatsız savunma yapıyorum. Kronik rahatsızlıklarım nedeniyle de mahkeme salonuna gelemiyorum. İddianame ise bana tebliğ edilmedi. 

İddianame size 30 Aralık 2020’de gönderilmiş. Sonraki resmî tatil günlerinin ardından 3 iş günü boyunca mahkemeniz başka bir yargılama yapmışken, 3530 sayfa iddianameyi incelediğini söylüyor. 24 saat kesintisiz okunsa 9 gün sürüyor. Mahkemeniz göz göre göre çarpıtıyor. Bu iddianamenin bu sürede incelenmesi ve tutanak hazırlanması imkansız. Mahkemeniz hakkında soruşturma açılmasını isteyeceğiz. Burada bir şaibe var. 

'HSYK’ya suç duyurusunda bulunacağız'

Erdoğan daha AİHM kararı açıklanmadan 40 gün önce “Bizim yargımız gereğini yapacak" dedi. Siz iddianame elinize ulaştığından beri bu talimatı uyguluyorsunuz. Tensip tutanağı UYAP’a kaydedildikten 18 saat sonra MHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Yıldız tweet attı, Türkiye böyle duydu. UYAP’a yalnızca dava avukatları ve mahkeme heyeti girebilir. Peki Fethi Yıldız nasıl bildi? HSYK’ya suç duyurusunda bulunacağız.

'AİHM kararındaki en kritik cümle tutanağa yanlış geçmiş'

Mahkeme heyeti sadece korsan çeviri yapmakla yetinmemiş çeviride sahtecilik yapmış. AİHM kararını aleyhime kullanabilmek için hile yapmış, AİHM kararındaki en kritik cümle tutanağa yanlış geçmiş. Bu ağır bir suçtur ve belgelerle kesinleşmiştir. AİHM kararı 12 Kasım’da imzaya çıktı 22 Aralık’ta açıklandı. AİHM kararı 40 gün sonra açıkladı ama kararı birileri duymuş olacak. AİHM’deki Türk yargıcın abisi AKP MKYK üyesidir. Kararın açıklanmasına 20 gün varken Erdoğan ve Bahçeli bana dair sert açıklamalar yaptı."

Basın kartı olmayanlar içeri alınmadı

Sincan Cezaevi Kampüsü’ndeki duruşma salonunda görülen dava öncesinde “turkuaz basın kartı” olmayan gazeteciler içeri alınmadı. Ayrıca duruşma salonuna bilgisayar ve telefonların alınmasına da izin verilmedi. 

Yorum yaz