Türkiye, koronavirüs vaka sayılarının artmasıyla beraber pandemi tedbirlerini genişletmiş durumda. Hafta sonu yasakları devam ederken, hafta içi uygulanan sokağa çıkma yasağı ise 19.00’a çekildi. Kafeler, restoranlar sadece paket servis yapabiliyor. Ancak Türkiye’nin koronavirüs yayılmasını engelleme konusundaki tek yolu kısıtlamalar değil, ülkede aşılama da devam ediyor. Türkiye’de, Sağlık Bakanlığı’nın sağladığı anlık verilere göre, uygulanan toplam aşı sayısı neredeyse 21 milyon. Birinci dozu vurduran kişi sayısı 12 milyon 965 bin 323’ken, aşının ikinci dozu uygulanan kişi sayısı da 7 milyon 948 bin 234 oldu.
Türkiye’de halihazırda Çin firması Sinovac tarafından geliştirilen CoronaVac ve Pfizer-Biontech aşısı uygulanıyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca kurul toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, “İki aşı türü şu an aktif olarak kullanılmakta ve bunların sayısını artırmaya yönelik çalışmalar da devam etmektedir. Çok yakında Sputnik V aşısının da devreye gireceğini belirtmek isterim”dedi.
Peki, dünyanın ilk tescillenmiş koronavirüs aşısı olan, etkinlik oranı ise Gamaleya Araştırma Merkezi tarafından yüzde 97.6 olarak açıklananSputnik V aşısının Türkiye’de uygulanmaya başlaması aşılama sürecini nasıl etkileyecek? Sputnik Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Komitesi Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan ile konuştu.
‘Sputnik V’den 50-100 milyon kadar alabilirsek Türkiye büyük bir krizden kurtulur’
Prof. Dr. Bulut, Türkiye’deki aşılama hızının yavaş ilerlediğine dikkat çekerek “Biyoteknoloji alanında Rusya’nın köklü deneyimleri var. Türkiye’ye ise yararı verecekleri miktara bağlı. 50-100 milyon dozu yakın zamanda tedarik edebilirlerse Türkiye çok önemli bir krizden kurtulur. Çünkü şu anda aşı yok. 3 Mayıs’a kadar Aile Sağlığı Merkezleri’nde Sinovac birinci doz randevusu verilemiyor. Sadece büyük hastanelerde Alman aşısının randevusu verilebiliyor. Bu aşıdan da Türkiye’ye yalnızca 2 milyon 800 adet geldi, bu da tükenmek üzere. Fakat Sinovac ikinci doz randevusu alınabiliyor, demek ki ayırmışlar. Belli aksamalar oluyor ama bunlar kabul edilebilir aksamalar” dedi ve ekledi:
‘Aşılama bu hızda giderse Temmuz 2022’de bitecek’
“Türkiye’de aşı hızı çok yavaş gidiyor. 8 milyona kitlendik ikinci dozda. 40-50 binlerle gidiyor, bu hoş bir şey değil. Bu şekilde giderse, tahmin ediliyor ki Temmuz 2022’de aşılama süreci bitebilecek. Bu zamana kadar da zaten virüsün varyantı, mutasyonları olur, aşının etkinliği değişir. Bu nedenle Sputnik V’den 50-100 milyon kadar 2 ay içerisinde gelebilirse, biyoreaktörleri de güçlü. Sovyetler zamanında kalan biyoreaktör dediğimiz tesisleri var.”
İlk önce aşıya ‘acil kullanım onayı’ verilmesi gerektiğine vurgu yapan Bulut “Sputnik V’den, Sinovac’tan milyonlarca doz üretilebiliyor. Ama bize ne kadar verilebilecek, çünkü kendi nüfusları da var. Sputnik V’den tüm eski cumhuriyetlere, Kırgızistan, Kazakistan gibi, buralara da gönderiliyor. Bize öncelik verilmesi diplomatik ilişkilere bağlı. Tabii, ilk önce aşıya acil kullanım onayı verilmesi gerekiyor. Onaylandıktan sonra ise getirilip laboratuvarlarda testleri yapılır, bundan sonra ise kullanım için dağıtılır” ifadelerini kullandı.
‘Toplumsal bağışıklık için nüfusun yüzde 75’i aşılanmalı, bu açıdan bulabildiğiniz her aşıyı denemeniz lazım’
Prof. Dr. Ceyhan koronavirüs pandemisinde toplumsal bağışıklığı sağlamak adına nüfusun yüzde 75’inin aşılanması gerektiğini belirterek “Aşı geliştirme sürecinde çalışma şartları ile saha şartları farklıdır. Etkinliği konusunda biraz daha fazla bilgi gelmeli diye değerlendiriyorum ben. Faz-3 çalışmalarında verilen bilgiler yeterli değildir. Ama neticede Dünya Sağlık Örgütü’nün koyduğu yüzde 50’nin üzerinde etkinlik kriterini karşıladığı kesin gibi görünüyor. Bizim de kullandığımızda diğer aşının etkinlik oranı yüzde 68 civarında. BionTech-Pfizer’ın da faz-3 çalışmalarından sonra açıkladığı etkinlik oranı, gözlemlenme süreci uzadıkça değişebilir. Sputnik V aşısının diğer ülkeler tarafından da alınmak istediğini biliyorum. Dolayısıyla herkes bulabildiği aşıyı alıp, yaptırmaya çalışıyor” dedi.
Ceyhan “Çünkü pandemi kontrolünde temel amaç, kısa sürede toplumsal bağışıklığı sağlayacak düzeyde, yüzde 70-75 civarında aşılama olması. Bunu bir şekilde tek aşı ile sağlayamıyorsanız bulabildiğiniz her aşıyı denemeniz lazım. Bu açıdan olumlu. Eğer Türkiye’nin aşılamasına katkıda bulunacak miktarda aşı alınabilirse” diye konuştu.