DÜNYA

Yeni Akit Yazı İşleri Müdürü, Ahmet Hakan'ı eleştirdi: Emekli amirallerin bu ülkede ne kadar güçlü olduğunun delili

Yeni Akit Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Ali Karahasanoğlu, 104 emekli amiralin yakınlarıyla ilgili haber nedeniyle özür dileyen Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan'ı eleştirdi. Karahasanoğlu, "İşte bu, emekli amirallerin, bu ülkede ne kadar güçlü olduğunun delilidir. Kimse laga luga yapmasın" dedi.
Sitede oku

Yeni Akit Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Ali Karahasanoğlu, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan'ın 104 emekli amiralin yakınlarıyla ilgili haber nedeniyle dilediği özrü ve Habertürk yazarı Fatih Altaylı'nın buna yönelttiği eleştiriyi değerlendirdi.

Karahasanoğlu, 'Biri FETÖ’den, diğeri 104 amiralden özür diliyor' başlığıyla yayımlanan yazısında sözlerine "Darbecilerin gücünü, bir defa daha gördük. Kimse maval okumasın. Kimse, 'Emekli amiraller neyin darbesini yapacak' algısı oluşturmasın. Siz bana Hürriyet gazetesinde özür dilenen bir başka olay gösterin. Ki, ben de size, 'Emekli amirallerin bu toplumda ne karşılığı var ki, bir de darbe yapmaya kalkışsınlar' diyeyim. Emekli amiraller, gazetelere özür dilettiriyorlar" diye başladı.

"Cumhurbaşkanı’na sopa sallayan medya organları, attıkları manşetler yüzde yüz yalan çıktığı halde bırakın özür dilemeyi, iftiralarını daha da katmerleştirerek sürdürürken sıra emekli amirallere gelince anında haber internetten çıkarılıyor" ifadesini kullanan Karahasanoğlu, şöyle devam etti:

"Yetmiyor..

Bir de özür dileniyorsa..

Özür dilenirken de.. 

'Buradan açıkça ilan ediyorum: Bu haber, Hürriyet’in yayıncılık ilkeleriyle bağdaşmamaktadır' şeklinde iddialı ve kendilerini bağlayan cümleler sarfediliyorsa..

Yetmiyor..

'Bu haberin mağdur ettiği herkesten ve okurlarımızdan özür diliyoruz' ifadeleri ile, gazete başını öne eğiyorsa..

İşte bu, emekli amirallerin, bu ülkede ne kadar güçlü olduğunun delilidir.

Kimse laga luga yapmasın.

'Erbakan Hoca’ya 'uyuşturucu parası' iftirası attılar'

Bu Hürriyet gazetesi, Necmettin Erbakan gibi bir şahsiyete, manşetten, 'Uyuşturucu kaçakçılığı yaptı' iftirası atmış, küçücük bir özür de dilememiştir..

Dikkat edin..

İnternet sitesinden falan değil.

Sıradan bir muhabirin, tek başına hazırlayıp, siteye girdiği bir haberle değil..

Hürriyet gazetesinin en yetkili isimlerinin..

Her biri 25-30 yıllık gazeteci olan isimlerin..

2 saat süren yayın kurulu toplantısında tartışıp..

'İşte bu manşetle çıkalım' diye kararlaştırdıkları başlıkta, Erbakan Hoca’ya 'uyuşturucu parası' iftirası attılar..

Özür dilemediler..

Erbakan’ın açtığı davada, mahkemeye gidip kendilerini savundular: '... isimli uyuşturucu kaçakçısı kişi, gözaltına alındığındaki ifadesinde böyle bir beyanda bulunmuş. Bunun dışında hiçbir delil olmasa da. Gazeteci, karakol ifadesi ile yetinmek zorundadır.  Haber gerçek çıkmasa bile, gazetecinin görevi, görünür gerçekliğe uygunlukla sınırlıdır. Tazminat talebinin reddi gerekir..'

Uyuşturucu kaçakçılığı suçlaması ne ki?

Bir defasında da, yine hayatı cezaevinde geçecek bir suç makinesine, 'Erbakan’ın emri ile, yurtdışına çıkıp, ordaki şu isme suikast düzenledim' dedirtildiğinde, Hürriyet gönüllü olarak, onu manşete taşımıştı..

Yine özür dilememişti.

Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde, Siirt’te okuduğu şiir sebebi ile TCK 312/2’den mahkum edildiğinde, 'Artık muhtar bile olamaz' diye manşet atan da Hürriyet idi..

'Ertuğrul Özkök yönetimindeki Hürriyet gazetesi '411 el kaosa kalktı' diye manşet attı'

Bitti mi?

Bir çırpıda hafızamda kalanları sayıyorum..

Yakın tarihte..

Başörtü yasağını üniversitede kaldırmak için, Anayasa’da bir değişiklik yapılmıştı. 2008 yılındaki AK Parti ile MHP’nin birlikteliği ile, TBMM’de 411 milletvekili, değişikliğe oy vermişti..

Bugün hâlâ Hürriyet’te yazan Ertuğrul Özkök yönetimindeki Hürriyet gazetesi '411 el kaosa kalktı' diye manşet attı..

Düşünebiliyor musunuz?

Türkiye’de yüz binlerce genç kız, üniversiteye giderken, 'Ya başını aç, ya da üniversite kapısından içeri giremezsin' tehdidi ile karşılaşıyor..

Bu tehdide karşı, 2002 yılındaki seçimde '1 yıl içinde başörtü yasağını kaldıracağım' taahhüdünde bulunarak iktidara gelen AK Parti, 5 yıl boyunca o yasağı kaldıramıyor..

Niçin?

Şu an tartıştığımız 104 amiralin ve onlarla aynı kafadaki bazı generallerin, siyasilere, 'Şunu yapamazsın, bunu yapamazsın' tehdidi sergilemesi yüzünden..

Ancak 2007 yılındaki seçimde % 47 oy aldıktan sonra, üstelik bir de MHP ile birlikte hareket ederek başörtü yasağı kaldırılmak ve yüz binlerce öğrencinin en temel hakkını kullanmasının önü açılmak isteniyor..

Hürriyet milli iradenin önüne set çekip, '411 el kaosa kalktı' diyor.

Ve sonrasında Anayasa Mahkemesi, o değişikliği iptal ediyor. Üstelik bir de AK Parti’yi laikliğe karşı odak olma suçlaması ile kapatmaya kalkıyor..

Yüz binlerce kız öğrencinin hakkına girdiği için, o Hürriyet özür dilemiş miydi?

Hayır.. Şimdi, emekli amirallerin ve aile fertlerinin üye oldukları siyasi parti hakkında bilgi verilmesini, etik bulmamış, Hürriyet yönetimi..

Şimdi gelin de, bu kadar sabıkası olan Hürriyet’in, etik gerekçelerle, emekli amirallerden özür dilediğine inanın.

Şu an dahi, hâlâ arşivde Hürriyet’in onlarca haberinde, Hürriyet’in internet sitesinde hâlâ yapılmaya devam edilen yüzlerce haberinde, 'Şu suçu işleyen kişinin eşinin/kardeşinin/babasının AK Partili milletvekili ... olduğu/SP’li yönetici ... olduğu/MHP’li milletvekili ... olduğu öğrenildi' ifadeleri yayında iken..

Hürriyet, emekli amirallerin sopasından korkup, anında tornistan yapıyor..

'Fatih Altaylı 22 yıldır küçücük bir özür dilemedi'

Hürriyet ile sınırlı değil, bu korkaklık..

Ahmet Hakan’ın özür yazısına kılçık atan Fatih Altaylı, sanki darbecilere karşı daha mı cesur?

Hürriyet gazetesinde yazdığı dönemde, bir radyoda üniversiteli başörtülü kızlara 'Fahişe' diyen ve o ifadesinden dolayı 22 yıldır küçücük bir özür dilemeyen Fatih Altaylı..

Turgay Ciner sahipliğinde, Habertürk’ün başına geçerek çıkarttığı gazetede..

Çok değil, bundan 12 yıl önce..

'F Tipi astusbay’ın fişleme itirafı' diye attıkları manşeti, internet sitelerine de koymuşlarken..

FETÖ’nün medya uzantısı Zaman’ın Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı devreye girmiş..

Ve sabahleyin internet sitelerine koydukları haberi..

Öğlen vakti, FETÖ’cü darbecilerden korkarak, silmişler..

Silmekle de yetinmemiş..

Bir de..

İnternet sitelerinde, 'özür mektubu' yayınlamışlardı..

'Aslında tam da böyle suçlayıcı yayıncılıkla mücadele etmek için, Habertürk’ü çakırtıyorlar'mış..

Onun için, 'F tipi' diye suçlama yapmak.

Yanlış olmuş.. Etik değilmiş.. Dahası var..

Nasıl bir şantaja uğruyorlarsa. Ne kadar açıkları var ise..

Habertürk’ün patronu Turgay Ciner’in, Fetullah Gülen’i kastederek, 'Büyüğümüzün aleyhine yazı çıkartmam' diye FETÖ’ye söz verdiği, 17-25 Aralık sonrasında medyaya intikal ediyordu..

Bilmiyorum, her şey net olarak ortada değil mi?

'İşte ülkenin ağlanacak hali bu'

Darbeci FETÖ’cülerden özür dileyen ama açık açık küfrettiği dindar kızlardan özür dilemeyen Fatih Altaylı..

Ve Erbakan gibi herkesin övgü ile ve rahmetle andığı Erbakan’a en adi iftiraları atan ve özür dilemeyen gazetenin, emekli amirallerin yakınlarının üye oldukları partiyi deşifre eden gerçek haberden dolayı özür dilemesi..

İşte ülkenin ağlanacak hali bu."

Ne olmuştu?

104 emekli amiralin Montrö Boğazlar Sözleşmesi'yle ilgili yayınladığı bildiriye dair tartışmalar devam ederken, Hürriyet'in de aralarında bulunduğu bazı gazetelerin internet sitesinde 'Darbe bildirisini imzalayan emekli amirallerden 4'ü CHP üyesi çıktı' başlıklı haberler yayınlanmıştı.

Söz konusu haberlerde, imzacı emekli amirallerin CHP üyesi akrabalarının isimleri listelenmişti. Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, söz konusu haber nedeniyle daha sonra özür dilemişti.

Yorum yaz