Sinop'ta hasta kadını evinde misafir eden köylülere virüs bulaştı. Sinop Atatürk Devlet Hastanesinde görev yapan Uzm. Dr. Ömer Küçükdemirci, eşinin vefatının ardından köylülerin evinde misafir ettiği kadının yeni tip koronavirüs(Kovid-19) testinin pozitif çıktığını, ardından köyde 200'e yakın kişinin hastalığa yakalandığını belirtti.
Sinop Atatürk Devlet Hastanesi Pandemi Kurulu sorumlusu da olan Küçükdemirci, yaptığı açıklamada, Kovid-19'a karşı verilen mücadelenin sadece sağlıkçılar tarafından gösterilen gayretle başarıya ulaşamayacağını söyledi.
Türkiye'nin süreci başından itibaren iyi yönettiğini, bu sayede daha can sıkıcı tablolarla karşı karşıya kalınmadığını vurgulayan Küçükdemirci, "Ancak süreç devam ediyor, insanlarda rehavet olmasını kesinlikle istemiyoruz" dedi.
Virüsün genç-yaşlı ayrımı yapmadan pek çok insanı hayattan kopardığına dikkati çeken Küçükdemirci, Kovid-19'dan korunmanın en iyi yolunun hastalığa yakalanmamak olduğunu dile getirdi.
Küçükdemirci, salgın sürecinde dikkatsizlik ve iyi niyet dolayısıyla zaman zaman zor günler yaşandığını belirterek şöyle devam etti:
"Örneğin Sinop'un bir köyünde bir teyzemizin eşi rahmetli oluyor. Çocukları İstanbul'dan cenazeye geliyor. Cenaze oluyor, helvalar yenilerek çocukları geri dönüyor. Sonra köyde bazı komşuları, kocası yeni öldü diye teyzemizi evinde ağırlamaya başlıyor. Bir süre sonra ateşi çıkan teyze hasta diye bu sefer köydeki herkes birer gece kendisi misafir etmeye başlıyor. Test sonucu pozitif olduğu anlaşılan teyzemiz 6 günde köyünde 41 haneye girip çıkmış. Teyzemiz nedeniyle o köyde 200'e yakın pozitif vakamız olmuştu. Maalesef kayıplar oldu, can sıkıcı hadiseler yaşandı."
İnsanların bu dönemde sosyal mesafeyi koruyarak sağlıkçılara en büyük yardımı yapabileceklerini işaret eden Küçükdemirci, "İnsanlarımız çok sıcakkanlı ve iyi niyetli. Yardımlaşmayı çok seviyoruz ama şu dönem büyüklerimizin, çocuklarımızın ve kendimizin iyiliği için birbirimizden uzak durmamızgereken zamanlar. Yani bu süreç bitmedi, halen devam ediyor. İnsanlarda rehavet olsun istemiyoruz kesinlikle çünkü biz bu işin içindeyiz. Gördük, yaşadık, ölen hastalarımız oldu. Kurtulan ancak merdiven, yokuş çıkarken nefes nefese kalan hastalarımız var" diye konuştu.