Rus basınına demeç veren Lavrentyev, "Türk meslektaşlarımıza İdlib'de bulunan terörist harekete sona verilmesi gerektiğini, bunun durumu hemen düzeltmeye yardımcı olacağını her zaman söyledik ve söylüyoruz. Türktarafının bunu bir şekilde gerçekleştirmek için belirli girişimlerde bulunduğunu görüyoruz ancak bunun yeterli olmadığını da görüyoruz. Şu anda, orada kontrolü elinde bulunduran güçler üzerinde yeterli nüfuza sahip değiller" dedi.
İdlib'in büyük bölümünün hala daha Heyet Tahrir Şam örgütünün kontrolünde olduğunu anımsatan Lavrentyev, bu örgütün şu anda Türk tarafına doğru adım atmaya hazır olduğunu gösterdiğini ancak bir yandan da 'koynunda taş sakladığını' belirtti.
'Türkiye, şimdilik ılımlı muhalifleri teröristlere karşı harekete geçirmek istemiyor'
"Sorun şu ki, bir teröristin özü, görüşleri değiştirilemez. Birisi teröristse öyle kalır. Bu nedenle elbette onlardan kurtulmak gerekiyor" diye devam Lavrentyev, Türk tarafının ılımlı muhalifleri İdlib'deki teröristlerle mücadele için şimdilik harekete geçirmek istemediğini ve bunun Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı temel sorun olduğunu söyledi.
Ankara'yı tüm mutabakatlara uygun olarak anlaşmaları uygulamaya, duruma istikrar kazandırmaya, özellikle de bir yandan gözlem noktaları kurarak diğer yandan da sivillerin normal, güvenli ulaşımı için güvenlik bölgeleri oluşturarak M4 karayolunda durumu normalleştirmeye çağırdıklarını ve her fırsatta bu konuda ısrarcı olduklarını kaydeden Lavrentyev, ancak bunun henüz gerçekleşmediğinin altını çizdi.
'Türkiye'yle yoğun temas halindeyiz, bunun korunacağını umuyoruz'
Rusya'nın Türkiye ile neredeyse her hafta askeri düzeyde, istihbarat kurumları aracılığıyla, dışişleri bakanlıkları üzerinden iletişim kurduğunu da anlatan Putin'in Suriye Özel Temsilcisi, "Askeri birimler arasındaki temasların daha yoğun. Zira Türk askerleri Suriye topraklarında. Rus askerleri, Rus askeri polisi de orada. Bu nedenle Türk tarafıyla temasların neredeyse her gün olmasına ilgi gösteriyoruz. Türkiye'yle bu anlamda çok yoğun temas halindeyiz ve bunun korunacağını umuyoruz" diye ekledi.