Sputnik’e konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Hacettepe Tıp Fakültesi Geriatri Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Cankurtaran, yaşlıların artık tehlikeyi fark ettiklerini ve bu nedenle en çok dikkat eden kesimin de onlar olduğunu söyledi.
Yaşlıları evde tutmanın artık onlar için bir faydası olmayacağını belirten Cankurtaran, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sadece yaşlıları dışarı çıkarmayarak bir şey çözülemez. Yaşlılar için olan yasakların tüm dünyada ve Türkiye’de bir mantığı kalmadı. Getirilen kısıtlamalar devam edecekse her yaş grubu için ne ise yaşlılar için de öyle olmalı. Yetkililer eğer bir yasak koyacaksa herkes için koymalı. Yaşlıların yürüyüş yapıp, temiz hava almaları ve morallerinin iyi olmasına ihtiyaçları var. Gene maskeye, mesafeye, hijyene dikkat edecekler. Çünkü onlar artık nasıl korunması gerektiğini biliyorlar.”
Yoksulluk endişeyi artırıyor
Cankurtaran, yaşlıların çoğununşeker, tansiyon ve kalp gibi kronik hastalıkları olduğunu fakat salgından korktukları için çoğunun muayeneye gidemediğini belirtti.
Yaz döneminde yaşlıların korkularını bir nebze de olsa azaldığını fakat Eylül ve Ekim ayında vaka ve ölüm sayılarının artması ile tekrardan evlerine kapandıklarını aktaran Prof. Dr. Cankurtaran, bu dönemde yaşlıların, kas ağrıları gibi rahatsızlıklarının arttığını bildirdi.
Cankurtaran, “Şu an yaşlılar pandeminin uzun sürmesinden dolayı depresyon, kaygı, uyku bozuklukları, endişe, korku gibi sorunlar da yaşıyorlar. Aynı zamanda yaşlıların çoğu yeni aşı olmaya başladı ve aşının işe yarayıp yaramayacağı konusunda bile endişe duyuyorlar” dedi.
Salgının yaşlıları sadece psikolojik olarak değil ekonomik olarak da çok etkilediğine değinen Cankurtaran, “Yaşlılarda yoksulluk oranı çok yüksek, hayat pahalılığının arttığı dönemlerde de salgın uzadığı takdirde kendilerini parasal açıdan ne gibi sorunların beklediğini düşünerek endişeye kapılıyorlar. Yani hayat, yaşlılar için bir türlü normalleşmiyor diyebiliriz” ifadelerini kullandı.