Libya Ulusal Ordusu (LUO) Sözcüsü Ahmed el-Mismari, Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti'ne (UMH) bağlı silahlı oluşumların 23 Ekim'de Cenevre'de imzalanan '5+5' formatındaki anlaşmanın kalıcı ateşkesi öngördüğü temas hatlarına devasa askeri yığınaklar yaptığını öne sürdü.
Mismari'nin 'ateşkes rejimi ilkeleri ve ilgili anlaşmaların açık ihlali' şeklinde değerlendirdiği bu durum ne tür sonuçlar doğurabilir ve Libya'daki ateşkes ne kadar kalıcı?
"Bugün Libya'daki durum gerçekten belirsiz. Her iki taraf da birbirlerine karşı agresif bir enformasyon kampanyası yürütürken, kontrolleri altındaki grupların katılımı ile yeni hamlelere girişiyor. Aynı zamanda, Fas, Mısır ve ABD gibi devletlerin aktif dış arabuluculuğu ile geçiş döneminin organizasyon sürecine ilişkin siyasi, kurumsal ve askeri olmak üzere, üç temel yönde aktif müzakerelerin devam ettiğini belirtmek gerekiyor. Ayrıca, müzakere sürecinin seyri etrafındaki durum, ilgili ülkeler tarafından oldukça aktif bir şekilde politize ediliyor."
Şu an Libya'da duyulan kılıç şakırtılarının iki bakış açısına göre ele alınabileceğini belirten Lukyanov, şu ifadeleri kullandı:
"Libya'da olup bitenlere bakıldığında, durum iki bakış açısına göre değerlendirilebilir: İlkine göre, kılıç şakırtıları yalnızca diplomatik pazarlığın bir unsurudur ve tarafların gerekirse çıkarlarını silaha başvurma yoluyla korumaya hazır olduklarını göstermeyi amaçlıyor. İkinci bakış açısına göre, prensipte tüm taraflar müzakere sürecine ilgi duyuyor ve müzakere sürecinin potansiyeli tükenmiş değil. Her iki tarafta da bir sonraki aşama için hazırlıklar sürüyor, yani seçim hazırlıkları yapılıyor. Şimdiye kadar elbette seçimlerle ilgili pek çok belirsizlik var ama yine de ittifaklar, ekipler, programlar, aday listeleri vb. oluşturuluyor. Ve bu bağlamda silah kullanımı, yakın gelecekte çatışmanın daha da gelişmesi yönünde ortaya çıkan bu eğilimin gerçek bir alternatifi olarak görülüyor."
"Libya'daki çatışmanın tarafları arasında aslında müzakere edilerek çözülebilecek pek çok temel farklılık var. Yabancı askeri mevcudiyet ve tüm silahlı güçlerin tek bir yapı içinde birleştirilmesinin yanı sıra, işlenen savaş suçları için cezai kovuşturma konuları bunlardan bazılarıdır. LUO ve UMH aynı olayları diyametrik şekilde yorumlamaya ve değerlendirmeye devam ediyor. Ancak tüm bunlara rağmen, müzakere sürecinin değeri çatışmanın her iki tarafınca da anlaşılıyor. Bu nedenle, benim görüşüme göre, Libya'da bazı silahlı olaylar görülse bile, tüm müzakere süreçlerinin tamamen bozulması ve Nisan 2019'dan Haziran 2020'ye kadar gözlemlediğimiz büyük çatışmaların yeniden başlaması pek olası değil. Yabancı arabulucuların çoğu, belirli hedeflere ulaşmak için bunu kendileri açısından bir fırsat olarak görerek müzakerelerin devam etmesiyle ilgileniyor."