1 / 7
Tarihi kent Mardin’de, eski çağlardan bugüne kadar süren zanaatlar bir bir kayboluyor. Çanak-çömlek, demircilik, bakırcılık, kalaycılık, kuyumculuk, gümüşçülük, (Telkari), sabunculuk, dokumacılık, semercilik, keçecilik, tahta Oymacılığı (Kakmacılık), taş oymacılığı geçmişten günümüze kentin öne çıkan zanaatları oldu. Her geçen gün bu zanaatlardan biri yok olup tarihe karışıyor. Ender görülen zanaatların son ustaları mesleklerini inatla sürdürmeye devam ediyor. Bunlardan biri de 7 yaşından beri bakır işlemeciliği yapan Hasan Özcan.
© Sputnik / Sertaç Kayar
2 / 7
7 yaşında okuldan sonra babasının yanında çalışarak işi öğrenen Hasan usta, yaklaşık 55 yıldır çeşitli dini ve etnik kültür figürlerini bakıra yansıtıyor. Hasan Usta'nın babası da demirden, bakırdan mutfak eşyası ve daha başka aletler yapıyormuş. Babası ilerleyen yaşından dolayı işi bırakınca Hasan Usta kaldığı yerden devam ettirmeye başlamış.
© Sputnik / Sertaç Kayar
3 / 7
Mesleğini çok sevdiğini söyleyen Hasan Usta “Çok meraklıydım, elim de yatkındı bu işlere. Okula falan gitmedim çünkü bu işi seviyordum. Daha sonra Şahmeran yapmaya başladım. Aslında genç kızlar bezlere işliyorlardı Şahmeranları. Bunları çeyizlerinde saklıyorlar, şans ve bereket getirsin diye. Sonra evlerden getirilen cam altı Şahmeran resimleri gördüm. Bunlar çok güzeldi. Bir süre sonra sadece bunlardan yapmaya başladım” diyor.
© Sputnik / Sertaç Kayar
4 / 7
İşini çocuklarına öğrettiğini, onların da bakır işlemeciliği yaptığını belirten Hasan usta, talebe göre her türlü figürü bakıra işleyebildiklerini söyledi. Hz. Fatma'nın eli, Meryem Ana, Tavus Kuşu ve Şahmeran figürleri ile ayetleri bakıra yansıtan Hasan usta “Şahmeran Mezopotamya'yı anlatan bir figür ve Mezopotamya'nın bir simgesidir. Eski taş evlerimizin hepsinde Şahmeran vardı. Eskiden kızlar bahtları güzel olsun diye çeyizlerine işlerdi Şahmeran'ı. Ben bunu bakıra işledim” dedi.
© Sputnik / Sertaç Kayar
5 / 7
Mesleğin giderek zorlaştığını ifade eden Hasan Usta şunları söyledi: “Şimdi bu meslek çok zor fabrikalar çıkınca ve çok isteyeni olmayınca tabi ki terk edilir. Şimdi yaptıklarımız hep süs olarak kullanılıyor. Yemek de yapılır, sunulur, kahve ikram edilir tepsilerde. Şimdi fabrikasyon eşyalar çıkınca el sanatları geriledi. Mardin’de şu an ben ve kardeşlerim var. Onlar da çoğu çalışmıyor. Benden büyük kardeşim var, Mardin sabunu yapıyor ve halen devam ediyor. Ondan başka yapan da yok. Biz öldükten sonra kimse bunu devam ettirmeyecek. Bir oğlum var, hiç okumadı bu mesleği sevdiği için bunu seçti. Artık zor yetişiyor. Bu işi yapan yoktu biz canlandırdık. Çocuklarımla birlikte yapmaya başladık ve devam ediyoruz. Yapacak başka bir işimiz yok, belki olsa biz de terk ederdik ama biz buna bağlandık. Çocuklarımı bununla büyüttüm, okuttum.”
© Sputnik / Sertaç Kayar
6 / 7
Ünlü sinema yıldızı ve BM İyi Niyet Elçisi Angelina Jolie de Hasan Usta’nın dükkanını ziyaret etmiş. 2015 yılında Suriye ve Iraklı mültecilerin kampını ziyaret etmek üzere Mardin'e giden Angelina Jolie, gezi programına Hasan Usta’yı da dahil etmiş. “Ben onu tanımıyordum” diyen Hasan Usta “Meşhur biri gelecek dediler. Ben görmediğim için tanımıyordum. Baktım korumalarıyla birlikte içeri girdi ama tanıyamadım. İçeri girdi ve yaptığım işle ilgili soru sordu ben de cevap verdim. Benimle fotoğraf da çektirdi. Sonra hediyelik eşyalar alıp gitti. Ondan sonra tanıdım onu” ifadelerini kullandı.
© Sputnik / Sertaç Kayar
7 / 7
Hasan Usta, işi oğullarına da öğretmiş. Oğlu Abdulhamit Özcan boş zamanlarında dükkana gelerek babasına yardım ettiğini söylüyor. Özcan şunları söyledi: “İlk başladığımızda şahmeran motifi cam üzerineydi. Sonra ondan esinlenerek bakıra aktardık. Hem okula gidiyor hem de babama yardım ediyordum, böyle öğrendim işi. Bu mesleğin yok olmaması için Kültür Bakanlığı’nın bu konuda kurs açması gerekir ki gençler gelip öğrensin.”
© Sputnik / Sertaç Kayar