Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan, 'Allah’tandır o, Allah’tan olmasa duramazsın' başlıklı yazısında yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür'ü eleştirdi.
"Bir şeyin uzmanı olunca her şey hakkında konuşabileceğini düşünerek kötülük üreten başka bir adam modelinden bahsedeyim size. Bu modelin adı yer bilimci Naci Görür" diyen Kılıçarslan, şöyle devam etti:
"Adam kendi uzmanlık alanında kalmak yerine üzerimizde tepinmeye, sinir uçlarımızı harap etmeye çabalıyor. Diyor ki ‘deprem, ne yapalım Allah’tan geldi diyebileceğimiz bir şey değil.’
‘Höst efendi, höst’ derler adama. İnançlarımızın üzerinde tepinmeye çalıştığın için ‘höst’ derler. Durduk yere Müslümanlara, Müslümanların inançlarına hakaret ettiğin için ‘höst’ derler.
Deprem de başımıza gelen diğer her şey gibi, ama her şey gibi Allah’tan gelir efendi. Deprem tam olarak ‘ne yapalım Allah’tan geldi’ diyeceğimiz bir şeydir. Çünkü göklerin de yerin de sahibi Allah’tır bizim için. Bu, senin için böyle olmayabilir efendi. Lakin bunun senin için böyle olmaması üzerimizde tepinebileceğin anlamına gelmez.
‘Belki de tam olarak onu kastetmiyordur’ mu dediniz? Biliyorum onu kastetmediğini. ‘Deprem araştırmalarına öncelik vermek, bütçe ayırmak lazım gelir’ demeye çalışıyor. ‘Allah’tan geldi diye tedbir almazsak yanarız’ demeye çalışıyor. ‘Depremin etkili olacağı zemine ev yapmamak lazım gelir’ demeye çalışıyor. ‘Denetimler artmalı’ demeye çalışıyor. Tamamında sonuna kadar haklı… Biliyorum. Bildiğim halde yazıyorum.
Niye biliyor musunuz? 73 yaşındaki adam, meramını üzerimizde tepinmeden, inancımıza hakaret etmeden, bizi yaralamadan ifade edemiyorsa ‘höst’ten başkasını hak etmez. 73 yıl bu topraklarda yaşayıp bizi incitmeden derdini ifade etmeyi öğrenemediyse ‘höst’ten başkasını hak etmez.
Deprem Allah’tan gelir efendi. Doğum, ölüm, yürümek, yemek… Aklına ne gelirse Allah’tan gelir. ‘O’nun izni olmadan bir yaprak bile kımıldamaz’ efendi! Senin yapacağın araştırma, alacağın tedbir, bilip önleyeceğin deprem de Allah’tan gelir.
Sen buna böylece inanmıyorsun diye tepinemezsin inancımızın üzerinde. Yetsin bitsin artık bu hoyratlıklarınız, bu densizlikleriniz… Yetsin bitsin artık… Yetsin bitsin ki burada, birlikte bir arada yaşayacağımız ‘depremsiz bir alan’ hayali kurabilelim. Aksi halde ‘fay hattı’ derinleşecek."