Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) nükleer programı nedeniyle İran’ın büyük çaplı silah sistemleri satın alımına dönük 13 yıllık ambargosu sona erdi. Ancak Tahran şimdi de hem kendisine hem de kendisine silah satacak üçüncü ülkelere “yaptırım uygularım” diyen ABD’nin tehditleriyle karşı karşıya. Söz konusu gerginlik sürerken, İran’ın önündeki olası senaryoları, gazeteci Ramazan Bursa ve Mahmut Muslihan, Sputnik’e değerlendirdi.
‘BM’nin kararında İran’ın yaptırımların kaldırılmasının zorunluluğuna işaret eden mektubunun payı var’
Gazeteci Muslihan, ABD’nin İran’a yönelik 13 yıllık ambargonun uzatılması için gösterdiği çabanın karşılık vermediğine işaret ederek “ABD Başkanı Donald Trump, 2018 yılında aldığı bir kararla ülkesini İran’la nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekmişti. 2018’den günümüze ABD, İran’a yönelik ambargoyu her geçen gün daha da arttırdı. Kovid-19 süreciyle birlikte İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’e yazdığı mektupta ABD'nin tek taraflı ambargolarınınKovid-19 salgınıyla mücadeleyi engellediğini ve mücadelenin sürdürülmesi için yaptırımların kaldırılmasının zorunlu olduğunu belirtmişti. Mektup, tüm uluslararası kurumların başkanlarına ve tüm ülkelerin dışişleri bakanlarına da gönderilmişti. Kararın alınmasında bu sürecin de etkili olduğunu gözden kaçırmamak gerekmektedir” dedi.
‘İran savunma alanında, özellikle füze programında kayda değer aşama kaydetti’
İran’ın askeri yapısında da Türkiye’de olduğu gibi kara gücünün ilk sırada yer aldığını aktaran Muslihan “Bu gücün hareket kabiliyetini tank, zırhlı araç ve çoklu roketatarlar dizayn etmektedir. İran’ın ‘Kerrar’ adlı geliştirilmiş ilk yerli tankı geçtiğimiz yıllarda üretilmeye başlanmıştı. Aslında İran’a uygulanan ambargo, İran’ı belirli alanlarda geliştirmiştir” dedi. Gazeteci Bursa ise, İran’ın ambargolar dönemindeki bu gelişimini şu şekilde anlattı:
“ABD Başkanı Donald Trump, Barack Obama döneminde imzalanan Kapsamlı Ortak Eylem Planı’ndan çekilerek yaptırımları yeniden uygulamaya başlamıştı. Trump liderliğindeki ABD Yönetimi, ‘Maksimum Baskı Politikası’ ile yaptırımları genişletmişti. Amerika, maksimum baskı politikası ile ilk etapta nükleer ve füze programı ile Ortadoğu politikasını finanse edecek mali kaynaklardan İran’ı mahrum etmeyi; sonraki aşamada, İran’ın nükleer, füze ve Ortadoğu politikasının değişmesini sağlamayı; nihai olarak ise, devrim karşıtı güçleri ve protesto gösterilerini destekleyerek sistemi değiştirmeyi amaçlıyor. Ambargolar ile içe kapanan İran’ın, kendi kendine yetebilirlik gücünü artırdığını söyleyebiliriz. Savunma alanında, bilhassa füze programında kayda değer bir aşama kaydettiği biliniyor.”
‘S-400’ler İran için seçenek olabilir, ülkenin ürettiği uzun menzilli balistik füzeler de unutulmamalı’
Peki S-400’ler İran için bir seçenek olabilir mi? Rusya’nın hem ABD’ye karşı hem de Akdeniz’de İran’la çıkar örtüşmesi sebebiyle dayanışmasını sürdüreceği öngörüsünü aktaran Muslihan bu soruya şöyle yanıt verdi:
“ABD’nin İsrail’e F-35 satması ve BAE’nin de alım için girişim iddiaları, İran’ın karşısına S-400’leri seçenek olarak çıkarabilir.İran’ın kendi ürettiği uzun menzilli balistik füzeleri de unutmamak gerek. Ben ilk adım olarak İran topraklarına girecek silahlardan ziyade tamamlayıcı unsur seviyesinde bir ithalatın olacağı öngörüsündeyim.”
‘İran’ın ilk işi savaş uçaklarını yenileme girişimi olacaktır’
Gazeteci Bursa ise, İran ordusunun en zayıf noktasının hava kuvvetleri olduğuna işaret ederek “İran, ambargo sonrası savaş uçaklarını yenilemenin yollarını arayacaktır. İran’ın, hava kuvvetlerini ve deniz kuvvetlerindeki eksikliklerini gidermesi dengeleri değiştirecek bir gelişme anlamına gelmese de önemli bir gelişme olarak değerlendirilebilir” yorumu yaptı.
‘İran, NATO dışı ülkelerden silah almaya yönelebilir’
Bursa “Silah ambargosunun kalkmasıyla İran, özellikle NATO dışı ülkelerden silah satın almaya yönelebilir. Daha önce Rusya’dan S-300 hava savunma sistemi satın alan İran, bu kez S-400 sistemini almaya talip olabilir. Yine İran, silah alımında Çin ile de benzer bir irtibat kurmayı tercih edebilir. Diğer taraftan İran, yerli silah üretiminde kullanmak için savunma sanayi ürünleri ithal etmeye ise öncelik verecektir. Öte taraftan İran, etkili olduğu bazı ülkelere ise kendi yapımı silahların satımı için girişimlerde bulunacaktır” diye devam etti.
ABD seçimleri sonrası İran’ı bekleyen senaryolar neler?
Peki, ABD’de yaklaşan seçimler sonrası İran’ı ne gibi alternatif senaryolar bekliyor? Bursa, İran’ın da ABD’de gerçekleşecek seçimlere odaklanmış vaziyette olduğunu ifade ediyor ve şunları anlatıyor:
“Trump yönetimi, İran’a ve Çin’e saldırıyı yaklaşan seçimlerde oyları konsolide etmek için verimli bir alan olarak gördü. İran’a yönelik yaptırımları ağırlaştıran Trump, BM’nin İran’a yönelik yaptırımlarının devamı için de yoğun bir çalışma içerisine girdi. Yaptırımların devamı için BMGK’ya başvuran ABD’nin talebi 14 Ağustos’ta reddedilmişti. İran yaptırımlarını ve ambargoyu seçimlerde kullanmayı amaçlayan Trump, ABD’yi yalnızlaştıran kişi konumuna düştü.
‘Ruhani, Biden ile müzakere masası kurmayı amaçlıyor’
Rakibi Demokrat aday Biden, ABD’nin başvurusunun BMGK tarafından reddedilmesini her fırsatta gündeme getirerek, ABD’nin her geçen gün dünyada yalnızlaştığını ısrarla vurgulayarak Trump'ı köşeye sıkıştırmaya çalışıyor. Biden’in bu politikasının ise halk tarafından destek bulduğu anket sonuçlarından açık. Diğer taraftan İran, ABD seçimlerini bekliyor, Trump’ın seçimleri kaybedeceğini umut ediyor. Reformist Ruhani hükümeti, seçilmesini umut ettiği Biden ile müzakere masası kurmayı amaçlıyor. Trump ile müzakerelere karşı çıkan muhafazakar kanat Biden ile müzakere yapılmasına karşı çıkıp çıkmayacağını zaman gösterecek.
‘Avrupalı dev silah şirketleri Biden kazanırsa İran’a silah satışına sıcak bakabilir’
İran İslam İnkılabı Rehberi Hamaney, birçok konuşmasında ABD ile müzakerelerin başlama yolunu net ifadelerle kapatmıştı. Avrupalı dev silah şirketleri, ABD yaptırımlarından ötürü İran’a silah satışına sıcak bakmayacağı kanaati hakim. Fakat, ABD seçimlerini Biden’in kazanması birçok şeyi değiştirebilir. Trump döneminde İran’a silah satışına sıcak bakmayan şirketler, Biden döneminde bazı silahların satışına sıcak bakabilir.”