AİHM’den yapılan açıklamada, Ermenistan tarafından yapılan başvurunun 7 yargıçtan oluşan bir daire tarafından incelendiği belirtilerek, Dağlık Karabağ bölgesinde taraflar arasında çatışmaların artması nedeniyle Mahkeme’nin, İç Tüzüğün “geçici tedbir” mekanizmasını düzenleyen 39. maddesini işlettiği kaydedildi.
Mahkeme tarafından yapılan açıklamada, “Türkiye dahil, çatışmaya doğrudan veya dolaylı olarak katılan tüm devletleri, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) sivillere garanti ettiği hakların ihlaline katkıda bulunacak herhangi bir eylemden kaçınmaya ve Sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerine saygı göstermeye çağırmaktadır”denildi.
Kararda ayrıca, mahkemenin Ermenistan’ın 29 Eylül’de yaptığı bir başka başvuru üzerine, “Azerbaycan ve Ermenistan’dan, özellikle askeri harekatta, sivillerin güvence altına alınan özellikle yaşamlarını ve sağlıklarını tehlikeye atarak, haklarının ihlaline yol açabilecek herhangi bir girişimden, özellikle askeri girişimlerden kaçınmalarını istediği” yönündeki kararı da hatırlatıldı.
Taraflardan, AİHS’in ‘yaşam hakkını’ düzenleyen 2. maddesi ile ‘işkence ve insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele yasağını’ düzenleyen 3. maddesi başta olmak üzere, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki taahhütlerine uymalarının istendiğinin altı çizildi.
Türkiye'den tepki
Sözcü Aksoy, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin aldığı ihtiyati tedbir kararı hakkındaki soruya yazılı yanıt verdi. Aksoy, "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM), Ermenistan’ın Azerbaycan’a yönelik saldırıları çerçevesinde ülkemiz aleyhine yaptığı ihtiyati tedbir başvurusu hakkında bugün aldığı karar hukuki dayanaktan tamamen yoksundur" ifadesini kullandı.
Ermenistan'ın "temelsiz iddialarını desteklemek amacıyla sunduğu sosyal medya paylaşımları ile basın kesitlerine dayanarak" ve hiçbir şekilde Türk hükümetinin görüşüne başvurmadan aldığı kararla AİHM'in inandırıcılığına ve itibarına darbe vurduğunu aktaran Aksoy, şunları kaydetti:
"AİHM, çatışmalara doğrudan veya dolaylı olarak müdahil olan taraflara ve bu çerçevede Türkiye’ye çağrıda bulunurken, hukuki temellerden uzaklaşarak siyasi saiklerle hareket etmiş ve sahadaki gerçeklerden kopuk olduğunu göstermiştir. AİHM, ne yazık ki malum çevrelerin hukuku suistimal etme çabalarına alet olmuş ve 70 yıllık tarihinde insan hakları alanında elde ettiği itibarını lekelemiştir."
Geçici tedbir maddesi
AİHM İçtüzüğü’nün 39. maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne taraf herhangi bir devlet hakkında geçici tedbir alabilmesine olanak veriyor. Geçisi tedbir kararı, yalnızca “telafisi mümkün olmayan hasar riskinin yakın olduğu” durumlarda geçerli olan acil durum tedbirleri olarak tanımlanıyor.