GÖRÜŞ

Doç. Dr. Ayas: Atatürk, 'Bizim bir operamız olsaydı, Balkan Savaşı’nda yenilmezdik’ demiştir

Gündem Dışı’nda Serhat Sarısözen’in stüdyo konuğu Doç. Dr. Güneş Ayas’tı.
Sitede oku

Türk ve Rus modernleşmesi, oryantalizm, post-kolonyalizm, edebiyat ve müzik sosyolojisi gibi alanlarda ulusal ve uluslararası hakemli dergilerde makaleler ve kitap bölümleri kaleme alan Doç. Dr. Güneş Ayas’ın, ayrıca Dostoyevski’de Batı Sorunu: Rus Ruhu ve Evrensellik, Musiki İnkılabı’nın Sosyolojisi: Klasik Türk Müziği Geleneğinde Süreklilik ve Değişim, Barbar Batı: Bir Aimé Césaire Kitabı ve Müzik Sosyolojisi: Sorunlar-Yaklaşımlar-Tartışmalar adında kitapları bulunuyor. Musiki İnkılabı’nın Sosyolojisi: Klasik Türk Müziği Geleneğinde Süreklilik ve Değişim kitabıyla Kültür Bakanlığı ve Beyoğlu Belediyesi tarafından 2015 yılında Yılın Türk Müziği Yazarı ve Kitabı dalında Itri ödülüne layık görüldü.

“Musiki İnkılabı’nın Sosyolojisi” kitabının yazarı Doç.Dr.Ayas, “Musiki İnkılabı epey sert başlıyor 1934-1936 yılları arasında radyolarda Türk müziği icra edilmesine izin verilmiyor. 1936’da bundan geri dönülüyor. Ama asıl önemli olan eğitimle ilgili sınırlamalar. 1926’dan 1976’ya kadar Devlet kurumlarında Türk müziği değil Batı müziği tercih ediliyor” dedi.

Ayas, “Sadece Cumhuriyetle ilgili de değil. Bizim Tanzimat’tan günümüze müzikle ilgili aldığımız kararlar estetik tercihlere değil politik tercihlere dayanıyor. Müzik bir sembol, ideolojik-politik bir sembol olarak görülüyor. Bunun için de müziğe çok önem veriliyor...“ ifadelerini kullandı.

Ayas, “Abdülhamit Han, İslamcılığıyla, muhafazakarlığıyla bilinen bir Padişahtır, Cuma selamlığına Rossini’nin, Mozart’ın operalarından biriyle giderdi. Batılılaşma süreci Osmanlı döneminde başladı. Müzik, sembol olarak görülüyor. Alaturka müziğin meftunu olmasına rağmen Atatürk’ün de Batı müziğini tercih etmesi semboliktir. Atatürk, Bulgar operası izlemiş ve organizasyonuna hayran olmuştur. Müziğin kendisinden ziyade organizasyona hayran olmuştur. Oradaki kostümler, sahne, onlarca kişinin bir arada çalışması... O kadar etkilenmiş ki şöyle demiştir: “Bizim bir operamız olsaydı, Balkan Savaşı’nda yenilmezdik’. Dönemin aydınları da Batı müziğini bir estetik olarak görmüyor; modernleşmenin, organizasyon kabiliyetinin sembolik-politik ifadesi olarak görüyorlar” şeklinde konuştu.

Ayas, “Radyolarda Türk müziğinin yasak olduğu dönemde insanlar Arap müziğine yönelmişler. İnsanlar kahvehanelerde toplanıp Kahire radyosu dinlerlermiş. O dönem Musiki inkılâbının savunan CHP’li vekiller bile bunu rapor ediyorlar: ‘Biz halkın zevkini Batılılaştırmaya çalışırken, tam tersi daha da Doğululaşıyorlar’” dedi. Ayas, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugün hala Atatürk’ün Musiki İnkılâbından haberi olmadığını savunan insanlar var. Bu nasıl savunuluyor anlamıyorum. Düşünsenize iki yıl radyoda Türk müziği çalmıyor. Atatürk’ün bundan haberdar olmaması mümkün değil”.
Yorum yaz