BBC'nin haberine göre, Ugandalı Baguma'nın cesedi, 22 Ağustos Cumartesi günü, oğlunun ağlama seslerinin duyulması üzerine yapılan aramayla Glasgow'da bir apartman dairesinde bulundu. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Mültecilerin konaklamaları için yardım kampanyaları düzenleyen Positive Action in Housing adlı vakıf, Baguma'nın sığınma başvurusunda bulunduğunu ve 'sefalet' içinde yaşadığını söyledi. Vakıf, Baguma'nın Britanya'da çalışma izni sona erdikten sonra işsiz kaldığını ifade etti. Vakfın müdürü Robina Qureshi, bir yaşındaki oğlunun, cesedin yanında ağlarken bulunduğunu ve çocuğun "günlerce aç kaldığı için zayıf düştüğünü" söyledi.
Hastaneye kaldırılan çocuk 24 Ağustos'ta taburcu oldu ve babasının yanına verildi.
Vakıf, birkaç hafta önce kendilerine başvuran Baguma'nın çocuğuna, kendisine bakmaya yetecek kadar parası olmadığını söylediğini aktardı.
Bir diğer yardım kuruluşu African Challenge da sosyal medyada yayınladıkları videoyla vakıf gönüllülerinin Haziran ayı başında Baguma'ya gıda yardımı yaptıklarını duyurdu ve taziye mesajı yayımladı.
İçişleri Bakanlığı Sözcüsü de "Bu trajik bir durum, Baguma'nın ailesine başsağlığı diliyorum"dedi. Bakanlık açıklamasında "İçişleri Bakanlığı sığınma sistemine dahil olan herkesin refahını çok ciddiye alıyor, Baguma'nın durumuyla ilgili kapsamlı bir soruşturma başlatacağız" dendi.
'Neden sığınmacılara sahip çıkmak gönüllülere kalıyor?'
Baguma ile iletişimleri 18 Ağustos Salı günü kesilen arkadaşları ve akrabaları durumdan şüphelenip kaygılanmaya başlamıştı. Yardım kuruluşu müdürü Qureshi yaşananlarla ilgili şunları söyledi: "Neden anneler ve bebekler bu şehirde aç bırakılıyor, nedeni işlerin yoluna koyulması vakıflara ve gönüllülere bırakılıyor? Oturum hakkının süresinin dolduğunu söyleyen bir kağıt parçasıyla, çalışmanıza engel olan, masraflarını karşılamanıza engel olan bu zalim sistem nedeniyle işini kaybetmeye mecbur bırakılmasaydı bu anne hala hayatta olur muydu? Eminim Mercy'nin oğlu yeterince büyüdüğünde bu soruyu sormak isteyecektir."
İskoç Özerk Yönetimi'nden Londra'ya eleştiri
İskoçya Özerk Yönetimi Başbakanı Nicola Sturgeon, İskoç Parlamentosu'nda yaptığı açıklamada Birleşik Krallık'ın sığınmacı sisteminin 'bozuk' olduğunu söyledi ve devletin mültecilerle ilgili politikasında bütünlüklü bir reform yapılması çağrısı yaptı.
İskoç Parlamentosu'ndaki haftalık oturumda İskoçya Yeşiller Partisi eşbaşkanı Alison Johnstone da "Bu korkunç trajedi, Mercy'yi sefalete sürükleyen Britanya hükümetinin sığınmacı politikasının doğrudan bir sonucudur"dedi.
Yardım kuruluşu Positive Action in Housing, Baguma'nın ölümünün Glasgow'daki mülteci toplumunun dört aydan kısa süre içinde yaşadığı en büyük trajedilerden biri olduğunu söyledi.
Park Inn Hotel'de, 26 Haziran Cuma günü, aralarında bir polis memurunun da bulunduğu altı kişiyi bıçaklayan bir kişi vurularak öldürülmüştü. Mayıs ayı başında 30 yaşındaki Suriyeli mülteci Adnan Walid Elbi, Glasgow'da geçici konakladığı bir otel odasında ölü bulundu.
Cenaze ve yardım için 30 bin sterlin toplandı
Glasgow yerel yönetiminde eşitlik ve insan haklarından sorumlu Jen Layden "Genç bir annenin trajik ölümü kahredici bir olay. Mercy'nin oğlunun, ailesinin ve arkadaşlarının bu zor zamanda acısını paylaşıyorum" dedi. Layden, 'Mercy'nin ölümüyle ilgili tüm verileri toplamaya çalıştıklarını' söyledi ve İçişleri Bakanlığı ile sosyal konaklama kuruluşundan ek bilgiler beklediklerini ifade etti.
Positive Action in Housing adlı vakıf koronavirüs salgını döneminde sığınmacıların konaklamalarıyla ilgili defalarca bağımsız soruşturma açılması çağrısında bulunuyordu. İnternet üzerinden para yardımı toplama sitesi Gofundme sayfasından yapılan bir çağrı üzerine Mercy Baguma'nın cenaze masrafları için 30 bin sterlin yardım toplandı.
Yaklaşık 2 bin kişi para yardımı yaptı. Yardım çağrısı yapanlar "Mercy muhteşem bir anne, kız kardeş, arkadaştı, hepimiz tarafından çok seviliyordu. Ölümü bizi yıktı. Ona güzel bir veda düzenleyebilmek ve oğluna yardım ayırabilmek için para topluyoruz" dedi. Yardımların doğrudan Baguma'nın oğluna ve ailesine gideceği belirtildi.