GÜNDEM DIŞI

Yazar Gümüşay: Fotoğraf üstünden öykü yazmak ilham verici ve kolaylaştırıcı

Yazar Tolga Gümüşay, “Fotoğraf üstünden öykü yazıyor olabilmenin aslında ne kadar ilham verici, kolaylaştırıcı ve zenginleştirici olduğunu anlatabilmeyi istiyorum. Bazı genç arkadaşlar yazmak istiyor fakat bunu nasıl yapacaklarını bilmiyor; fotoğraf, onlar için de kolaylaştırıcı oluyor” dedi.
Sitede oku

Gündem Dışı’na bu hafta çağdaş bir ‘İstanbul yazarı’ olarak tanınan Tolga Gümüşay stüdyo konuğu oldu. ‘Hiç Kimsenin Kenti’ adlı romanı İz Tv tarafından belgeselleştirilen Tolga Gümüşay’ın 2012 yılında kendi çektiği fotoğraflara yazdığı öykülerden oluşan ‘Kareli Öyküler’ isimli eseri, üç ayrı kitap halinde yayınlandı. Kareli Öyküler; resim, müzik, tiyatro, el sanatları gibi farklı disiplinlere ilham vermenin yanı sıra yabancı dillere çevrildi.

Gümüşay, “Başlangıçta ruhumdan küçük parçalar gibiydi fakat zamanla edebiyatım, İstanbul’u daha fazla anlamak ve onun zenginliklerini daha fazla paylaşmak üzerine ilerlemeye başladı. Bu da tesadüf değil; şimdi bana ‘Ne yapacaksınız?’ diye sorsanız, İstanbul’un tarihi semtlerine gidip ara sokakları, o eski evleri dolaşmaya çıkacağım derim; bir çeşmeye dokunup, bir kahveye gidip oranın yerlileriyle sohbet etmeyi seven bir insanım” şeklinde konuştu.

‘Fotoğraf kolaylaştırıcı oluyor’

“Yayınlanmış 11 kitabımın yarısı bugün okullarda okutuluyor” diyen Gümüşay sözlerini şöyle sürdürdü: “Fotoğraf üstünden öykü yazıyor olabilmenin aslında ne kadar ilham verici, kolaylaştırıcı ve zenginleştirici olduğunu anlatabilmeyi istiyorum. Bazı genç arkadaşlar yazmak istiyor fakat bunu nasıl yapacaklarını bilmiyor; fotoğraf, onlar için de kolaylaştırıcı oluyor.

Değerlerimizin üstünde daha fazla düşünelim. Bugün ütopya olarak düşünebileceğimiz, nasıl mutlu bir hayat kurabiliriz, nasıl komşuluklarımız daha keyifli olabilir, nasıl daha zengin bir kültürün parçası olabiliriz gibi soruların cevabının geçmişte verildiğini bilelim. Bize benzemeyen ama saygı duyan insanlarla çok daha zengin, çok daha bütünleşik, çok daha ilham verici hayatlara sahip olabileceğimizi bilelim ve İstanbul’un mavi olduğu zamanları yeniden yaşayabilelim.”

Yorum yaz