DÜNYA

AK Partili Ünal'dan 'Twitter temsilci vermezse, ofis açmazsa kapanır mı?' sorusuna yanıt

AK Partili Ünal, 'Twitter temsilci vermezse, ofis açmazsa kapanır mı?' sorusuna, "Amerikan Kongresi'nde hesap verenler bizimle muhataplık oluşturmak istemiyorlarsa, yasal düzenlemeyi tanımıyorlarsa, devlete 'Siz onu kendi haline bırakın' diyemezsiniz. Her iki tarafın kazan-kazan yaklaşımı ile meseleyi çözeceğine inanıyorum" yanıtını verdi.
Sitede oku

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, NTV canlı yayında Özgür Akbaş'ın gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Ünal, sansür ve yasak getireceği eleştirilerine neden olan sosyal medya düzenlemesine ilişkin ''İşin kalbi yasal ve mali olarak muhataplık oluşturulması gerekliliği'' dedi.

Ünal'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

  • Aslında işin kalbi muhataplık yani yasal ve mali olarak bir muhataplık oluşturulması gerekliliği. Dün Apple, Facebook, Amazon CEO'ları ABD Kongresi'nde 4.5 saat süren 3-4 tur sorularına cevap verdiler.
  • Günlük online işlemlerimizden türeyen tüm veriler bunların kullanımı ticareti tehdit yoluyla satın alma. Bununla ilgili belgeleri ortaya koydular. Haksız rekabet. Kongre bunları resmen hesaba çekti.

'Siber dünyada henüz hukuk yok'

  • Dijital bir dünya kuruluyor. Yeni kurulan siber dünyada henüz bir hukuk oluşturulmamış durumda. Biz de bu konuda bir hukuk oluşturmaya çalışıyoruz. Yapılan düzenlemenin neresinde sansür? Biz muhataplık oluşturmaya çalışıyoruz, eleştiri alıyoruz.
  • Geçen gün bir kullanıcı Twitter'a şikayette bulunuyor verilen cevap 'Sizin bu şikayetiniz Twitter kurallarına ve Alman yasalarına göre suç teşkil etmemektedir.' Çünkü Almanya'nın yasal düzenlemesini Twitter kabul etti. Aslında Twitter, Almanya'nın siber egemenlik hakkını kabul etti. Siber dünyada Twitter Almanya'nın egemenlik hakkını kabul ederken Türkiye'nin egemenlik hakkını kabul etmiyor.

'Mali muhataplık oluşturmak zorundayız'

  • Türkiye'de 38 milyon Instagram, 37 milyon Facebook, 14 milyon Twitter kullanıcısı var. Sosyal ağ sağlayıcılarıyla mali muhataplık oluşturmak zorundayız. Diyoruz ki, sosyal medyada da belli kurallar getirmemiz gerekiyor. Yasak ve sansür söz konusu değil. Bu düzenlemeyi yaparken Almanya'nın düzenlemesini temel alarak gerçekleştirdik. 1 Ekim tarihi ile yürürlüğe girecek.
  • BTK bu süre içerisinde bu ilgili yapılarla görüşmeleri gerçekleştirecek. Bu yapılara karşı bir önyargımız yok. Bunların Türkiye'ye gelmesinden son derece mutluyuz. Türkiye ile yasal ilişki kuracaklarına inanıyorum.

'Muhataplık için sonuna kadar müzakereleri sürdüreceğiz'

  • Burada bir karar vermek durumundasınız. Gidip Amerikan Kongresi'nde hesap verenler eğer bizimle muhataplık oluşturmak istemiyorlarsa ve sizin yaptığınız yasal düzenlemeleri tanımıyorlarsa dönüp devlete 'Sizinle muhataplık oluşturmak istemiyor bu yapı, sizin yasal düzenlemelerinizi ve siber egemenlik hakkınızı tanımak istemiyor o yüzden onu siz kendi haline bırakın. Siz neden böyle bir düzenleme yapıyorsunuz ki?' diyemezsiniz. 1 Ekim itibariyle 30 gün süre var. 6 ay süre içerisinde yürütülecek müzakereler görüşme çabası.
  • Muhataplık için sonuna kadar müzakereleri sürdüreceğiz. Her iki tarafın kazan-kazan yaklaşımı ile meseleyi çözeceğine inanıyorum. Almanya'nın, Fransa'nın yaptığı gibi düzenleme yaptık. Düzenlemede ifade düşünce özgürlüğü ile ilgili kısıtlayıcı madde söz konusu değil. Küfür, hakaret, siber zorbalık, taciz, tehdit var.
AYM iptal kararı verirse ne olur?

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş'ın Ayasofya hutbesi

  • Siyaset halkla yapılır, toplumsal sorunları çözmek talepleri karşılamak işidir. Ayasofya konusundaki hassasiyeti hepimiz biliyoruz, 1934 yılında devlet aklı bir karar almış. O gün böyle bir karar alınmış ama Ayasofya Camii'nin tapu senedine baktığınızda senet Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi olarak düzenlenmiş. Daha sonra aynı devlet aklı bugnü yeni bir karar almış. Bu iki kararı birileri birbiriyle kavga ettirmek istiyor. Bu iki karar da kendi şartları içerisinde değerlendirilmesi gerekir. Türkiye'nin iç meselesidir. Sayın Muharrem İnce oradaydı, İYİ Parti'den Yavuz Ağıralioğlu oradaydı. Kendi halklarının o coşkusunu paylaşmak için oradaydılar. Hutbede Diyanet İşleri Başkanı, Fatih'in vakıf senedinden bir cümle okudu. Bunun anlamı bundan sonraki Ayasofya Camii'nin hüvüyetine atıf yapmak adına cümle okudu. Bunu Atatürk ile ilişkilendirmenin art niyet olduğunu düşünüyorum.

Hilafet çağrısı polemiği

Yorum yaz