Pandemiyle baş edemediği gerekçesiyle kitlesel protestoların hedefindekiPedro Sanchez'in başbakanlığındaki solcu hükümet, içişleri bakanlığına bağlı bir kolluk kuvvetinin eleştirel raporunun yayımlanması ve bunun tetiklediği gelişmelerle çok zor durumda kaldı.
Son 24 saatte 1 artışla toplamda 27 bin 118'e çıkan koronavirüs kurbanları için 10 günlük yas döneminde bulunan İspanya'da başkent Madrid, salgının merkezi konumunda.
Azınlık hükümetini sarsan skandal, Madrid'de korona krizine müdahale konusunda hükümet hakkında suç duyurusunda bulunulması üzerine soruşturma yargıcının kovuşturma açmasıyla başladı.
Kovuşturmada olası görevi kötüye kullanma şüpheleri incelenirken, hükümetin 8 Mart Dünya Kadınlar Günü yürüyüşüne izin vermiş olmasının doğru karar olup olmadığına odaklanıldı.
Madrid'deki 8 Mart yürüyüşüne 120 bin kişi katılmıştı, içlerinde solcu hükümetin pek çok üyesi de vardı, daha sonra bunların içinden üç bakanın koronavirüs testi pozitif çıkmıştı.
Jandarma komutanı raporu yargıca gönderince
Soruşturma kapsamında İçişleri Bakanlığına bağlı askeri polis kuvveti Guardia Civil'in Madrid müdürlüğü hazırlamış olduğu konuyla ilgili raporu yargıca gönderdi.
Bunun üzerine yargıç, iktidar partisi PSOE'nin Madrid bölgesindeki genel sekreteri Jose Manuel Franco'yu yürüyüş ve diğer etkinliklerin planlandığı gibi düzenlenmesine neden izin verdiğini açıklaması için ifade vermeye çağırdı.
Fransız haber ajansı AFP, Guardia Civil raporunu gördüğünü, buna göre Franco'nun teşkilatının 'böyle bir yürüyüş düzenlemenin içerdiği tehlikelerin farkında' olduğunu duyurdu.
Bir komutan görevden alındı, diğeri istifa etti
Raporun sızmasının ardından, pandemiye karşı gerekli önlemleri zamanında almadığı eleştirilerinin sertleşmesiyle karşılaşan hükümet, 25 Mayıs'ta Guardia Civil'in Madrid Komutanı Diego Perez de los Cobos'u görevden aldı.
26 Mayıs'ta Guardia Civil'in İspanya çapındaki Komutan Yardımcısı Laurentino Cena, Perez de los Cobos'un görevden alınması kararını 'emir-komuta zincirinin hiçe sayılması' diye niteleyerek protesto için istifa etti.
Guardia Civil Derneği'nden Jose Cobo, AFP'ye "Yürütme böyle bir baskı dayatamaz" derken içişleri bakanının raporu bildiğine dair şüphesini dile getirdi.
İçişleri bakanı kararın siyasi olmadığında ısrarcı
İçişleri Bakanı Fernando Grande-Marlaska basın toplantısı düzenleyip görevden almanın 'soruşturmayla ilgili siyasi karar' olduğu suçlamalarını reddetti, 'güven temelli görev devir teslimi' olduğunu savundu. Yanısıra şimdi anamuhalefette olan sağcı Halk Partisi'nin iktidarı zamanında hazırlanmış polis maaşlarına zam teklifini açıkladı.
Bugün parlamentoda soru önergeleriyle karşılaşan eski terörle mücadele yargıcı Grande-Marlaska, bir kez daha suçlamaları reddetti, görevden alma değil, planlı görev değişikliği olduğunu savundu ve rapordan haberdar olduğu iddiasını yalanladı.
Grande-Marlaska, "Güçler ayrılığına herhangi bir müdahale olmamıştır ve ben içişleri bakanlığı yaptığım müddetçe de asla olmayacaktır" dedi.
Anamuhalefe göre yargı bağımsızlığı yıkıldı, hukuk devletine hakaret edildi
Diğer yandan, yargı ve güvenlik güçleriyle içli dışlı ilişkileri ayyuka çıkmış Halk Partisi'nin lideri Pablo Casado, hükümeti, 'binlerce kişinin hayatının riske edildiği 8 Mart yürüyüşüne atfedilen suçlarla ilgili soruşturmada yargı bağımsızlığını yerle yeksan etmekle' suçladı.
"Başbakan Sanchez'in 8 Mart için iddia edilen suçlarla ilgili soruşturmada sorumlu yetkiliyi görevden almasının üstünü maaş zammıyla örtmeye çalışması, Guardia Civil ve hukuk devletine hakarettir" diye tweetleyen Casado, 'hükümetin işlediği suçların sorumluluğunu derhal üstlenmesini' talep etti.
İçişleri'nin yanısıra Sağlık Bakanlığı da suçlanıyor
Üstüne üstlük Guardia Civil raporunun Sağlık Bakanlığı Acil Durumlar Koordinatörü Fernando Simon'u da suçladığı ortaya çıktı. Buna göre Evanjelik kiliselerin temsilcilerine "Uluslararası ziyaretçilerle katiyen toplantı düzenlemeyin" tavsiyesinde bulunarak tehlikenin farkında olduğunu gösteren Simon, hükümete 8 Mart yürüyüşünün iptali yönünde tavsiyede bulunmadı.
'Etkisi marjinal düzeyde kaldı' savunması
26 Mayıs'ta gazetecilere açıklamasında eleştirileri reddeden Simon, 'o haftasonu Madrid'de maç oynandığı, toplu ulaşımın normal devam ettiği ve aşırı sağcı parti Vox'un mitng düzenlediği düşünüldüğünde, yürüyüşün salgına etkisinin marjinal düzeyde olduğunu' savundu.
Vox mitingine 9 bin kişi katılmıştı, daha sonra bazılarına koronavirüs bulaştığı ortaya çıkmıştı.
İspanya'da 8 Mart'ta salgın başlamıştı, ama çapı ancak 9 Mart'ta çok yüksek sayıların açıklanmasıyla anlaşıldı ve derhal Madrid bölgesindeki tüm okullar kapatıldı, 5 gün sonra da ulusal karantina ilan edildi.
Simon, 'kuluçka devresi gözönüne alındığında, 9 Mart'taki tırmanmanın önceki birkaç günde olanlarla değil, şubat sonundaki bulaşma vakalarıyla bağlantılı bulunduğunu, maç ve yürüyüşten iki hafta sonra ise özel bir tırmanma saptanmadığını, beklenen sayılarla karşılaştıklarını' söyledi.