Almanya'da NATO nükleer silah paylaşımı programı kapsamında ABD'nin nükleer silahlarına evsahipliği yapmanın sorgulanmasına, koalisyon hükümetinin ortağı Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) önde gelen bir ismi daha katıldı.
Koalisyonda çatlak
SPD Meclis Grup Başkanı Rolf Mützenich, Başkan Donald Trump'ın nükleer savaş başlatma ihtimaline dikkat çekerek, ABD'nin bu silahları Almanya'dan çekmesini talep etti. Çağrısı, koalisyonun büyük ortağı, ABD'nin sıkı müttefiki Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) partisinin tepkisiyle karşılaştı.
SPD Meclis Grup Başkanı, Washington'ın dış politika kararları üzerinde hiçbir etkisi bulunmayan Almanya'nın NATO nükleer silah paylaşımına katılımının felaketle sonuçlanacak yanlış hesap riskini artırmaktan başka şeye yaramadığını söyledi.
Mützenich, Pentagon'un son Nükleer Pozisyon Gözden Geçirme (NPR) süreci ile düşük düzeyli taktik nükleer silahlar geliştirmesi ve konuşlandırmasından, ABD yönetiminin nükleer silahları artık caydırıcılık için savunma amaçlı silahlar olarak değil, savaşta kullanılacak silahlar olarak gördüğü sonucunun çıktığını vurguladı.
"Donald Trump'ın nükleer saldırı planlaması halinde sırf birkaç savaş başlığı naklediyoruz diye Almanya tarafından durdurulabileceğini gerçekten düşünen biri var mı?" diye çıkışan Mützenich, Almanya'nın NATO çerçevesindeki nükleer katılımını sona erdirmesi gerektiğini belirtti.
Almanya, savaş halinde ABD nükleer bombalarını kendi uçaklarıyla taşıyacak
NATO anlaşmalarına göre Almanya, savaş halinde Amerikan nükleer bombalarını kendi uçaklarıyla taşımayı taahhüt etmişti. Almanya Savunma Bakanlığı, bu kapasiteye sahip yeni savaş uçaklarını ordu bünyesine katma yönünde hazırlık yapıyor.
Almanya'nın ABD nükleer silahlarına evdahipliği yapmasına SPD'nin çiçeği burnunda eşbaşkanları Norbert Walter-Borjans ile Saskia Esken de güçlü dille karşı çıkıyor.
Bu manzara karşısında CDU'dan SPD'ye 'popülizm' suçlaması gelmekte gecikmedi.
CDU milletvekili Patrick Sensburg, SPD'nin bu açıklamalarının, 'NATO dayanışmasına ve ortaklarının Almanya'nın transatlantik güvenlik aygıtı içinde gelecekteki rolünü yerine getirme becerisine duyduğu güvene zarar verdiğini' dile getirdi.
SPD'yi 'güvenlik politikası konusunda tam bir şuursuzlukla' suçlayan Sensburg, "Amerikan nükleer silahları her şeyden önce bizi korumaya hizmet ediyor" iddiasında bulundu.
Hrıstiyan Birlik partileri (CDU/CSU) Meclis Grup Başkan Yardımcısı Johann Wadephul, SPD'li Dışişleri Bakanı Heiko Maas'ı farklı tutum almaya çağırdı.
"CDU/CSU Meclis Grubu açısından Almanya'nın nükleer katılımının sürdürülmesi tartışma dışıdır. Bu konu, haklı gerekçelerle koalisyon sözleşmesine geçirilmiştir. Müzakere edilemez" diye kestirip atan Wadephal, nükleer caydırıcılığın Avrupa'nın güvenliği açısından elzem olduğunu savundu.
CDU/CSU'nun müttefiki olan muhalefetteki Hür Demokrat Parti (FDP) de koalisyon içindeki bu kavganın Almanya'nın itibarını zedelediğini ve yanlış zamanda yanlış sinyal verdiğini iddia ederek "ABD nükleer silahlarını çekerse Almanya'nın NATO'nun nükleer stratejisi üzerinde aynı nüfuza sahip olacağına inanmak, naifliktir" dedi.
Nükleer paylaşıma sadece ABD silah sağlıyor
ABD'nin Belçika, Hollanda, İtalya ve Almanya'nın Büchel Hava Üssü'nde konuşlu yaklaşık 100 nükleer silahı bulunuyor.
Nükleer paylaşım programı, nükleer silahsız NATO üyesi ülkelerin kendi topraklarında nükleer silahlı NATO üyesi ülkelerin nükleer silahlarını bulundurmalarına dayanıyor. NATO'da nükleer silaha sahip ülkeler ABD, Britanya ve Fransa, ama nükleer paylaşıma sadece ABD silah sağlıyor.
Büchel üssünde Alman Hava Kuvvetleri'nin ABD'nin nükleer bombalarını taşıma kapasitesine sahip 45 Tornado savaş uçağı bulunuyor. CDU'lu Savunma Bakanı Annegret Kramp-Karrenbauer'in eski tip Tornadoları Amerikan Boeing firmasının ürettiği 45 F-18 ve Airbus üretimi 93 Eurofighter ile yenileme planını açıklamasından beri, ABD nükleer silahlarına evsahipliği tartışması kızıştı.