İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, haklarındaki tutuklamaya yönelik yakalama kararı çerçevesinde gözaltına alınan Keser ve Çelik, İstanbul Adliyesine getirildi.
Burada Nöbetçi İstanbul Sulh Ceza Hakimliğince ifadeleri alınan Keser ve Çelik'in "Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu'nun 27. maddesi" kapsamında tutuklanmasına karar verildi.
'Can güvenlikleri tehlikeye sokuldu'
MİT mensubu şehitlerin kimlik bilgilerini, görevlerini ve dolayısıyla ailelerinin kimlik bilgilerinin deşifre edilme maksadıyla bu görüntülerin daha öncesinde özellikle kayıt altına alınarak ve bu yönde kullanılmak üzere, şüphelilere bu aşamada tespit edilemeyen kişiler tarafından ulaştırıldığı aktarılan sevk yazısında, MİT Başkanlığı personel ve faaliyetine ilişkin bilgilerin ifşa edilerek yayımlandığı, MİT mensubu şehitlerin ailelerinin ve yakınlarının can güvenliklerinin tehlikeye sokulduğu bu bilgilerin yayıldığı ve açıklandığı vurgulanarak, şunlar kaydedildi:
"Bu kapsamda, şüpheli Keser'in alınan ifadesinde bahse konu haberlerin yapılması ve yayınlanmasını sorumlu yazı işleri müdürü olarak bizzat kendisinin ve diğer şüpheli genel yayın yönetmeni Ferhat Çelik'in istediğini belirtmiş olup bu nedenle de soruşturmaya konu eylemin MİT Başkanlığı personelleri ve faaliyetlere ilişkin bilgilerin ifşa edilmesi, yayılması ve açıklanması özel kast ile yapıldığını göstermektedir."
Bu arada, soruşturma kapsamında Yeniçağ gazetesi yazarı Murat Ağırel de tutuklanmıştı.
Soruşturma çerçevesinde 6 Mart'ta ifadeye çağrılan ve tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen yazar Murat Ağırel ile Çelik ve Keser nöbetçi hakimlikçe adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
Savcılık, bu üç kişinin serbest bırakılmasına itiraz etmiş, itirazı değerlendiren nöbetçi mahkeme, üç şüpheli hakkında yakalama kararı çıkarmıştı.