Küresel otomotiv sanayinin en önemli isimlerinden biri olan eski Nissan CEO'su Carlos Ghosn'un Japonya'da mali yolsuzluk suçlamasıyla tutuklanması skandalında hayrete şayan bir gelişme daha yaşandı.
Kefaletle serbest bırakılan, evhapsine konulan, pasaportları elinden alınan Carlos Ghosn, Japonya'nın çürümüş adalet sisteminin elinde rehin kalamayacağını ve Lübnan'a kaçtığını söyleyen bir açıklama yayımladı.
Ghosn, "Şu anda Lübnan'dayım. Artık taraf tutup suçlamalar dayatan Japon yargısının rehinesi değilim. Ben adaletten kaçmadım, kendimi zulüm ve siyasi baskılardan özgürleştirdim" dedi.
Fransa, Brezilya ve Lübnan vatandaşlığı bulunan dünyaca ünlü patronun, davasının başlamasını beklerken, sahte kimlik ve özel jetle tereyağından kıl çeker gibi Lübnan'a gittiğinin anlaşılması, soru işaretlerini beraberinde getirdi.
Türkiye üzerinden mi?
Brezilya'da doğan, Lübnan'da büyüyen Ghosn’un özel bir jetle çıkıp Türkiye üzerinden Lübnan’a geçtiği iddialar arasında.
ABD'li Wall Street Journal gazetesi, Ghosn'un Japonya'dan özel bir jetle Türkiye üzerinden Lübnan'a gittiğini yazdı.
Yerel medyaya göre Ghosn, Beyrut'ta eşinin ailesinin evinde kalıyor. Lübnan ile Japonya arasında suçlu takası anlaşması yok.
Film gibi kaçışı, kendisinin mimarı olduğu ve büyük başarılara imza attığı Renault-Nissan-Mitsubishi ortaklığına da yeni bir darbe indirdi.
Fransa Ekonomi Bakan Yardımcısı Agnes Pannier-Runacher, haberi medyadan öğrendiğini ve çok şaşırdığını açıkladı.
Pannier-Runacher, kimsenin yasaların üzerinde olmadığını, ama Fransız vatandaşı Ghosn'un Fransız konsolosluğunun desteğini alabileceğini söyledi.
Neyle suçlanıyor?
Kazancını düşük gösterdiği ve kişisel yatırımlarından doğan zararları şirketine ödettiği gerekçesiyle 19 Kasım 2018'de Japonya'da gözaltına alınan Ghosn, 2011'den itibaren 5 yıl boyunca maaşını toplam 5 milyar yen (yaklaşık 254 milyon lira) düşük göstererek Japonya yasalarını çiğnemekle suçlanıyor.
Ghosn, görevini kötüye kullanmak suçlamasıyla 2018'de görevden alınmış ve tutuklandıktan sonra Japonya'da birkaç aydan beri ev hapsinde tutuluyordu.
Nissan ve Mitsubishi, görevine son vermişti
Ghosn, 1999'da Renault ile sermaye ortaklığı çerçevesinde Japon otomobil şirketinin devrini yönetmek için operasyon direktörü sıfatıyla Nissan'a geçmişti.
Nissan'ın yaklaşık 20 yıl boyunca Üst Yöneticiliğini yapan Ghosn, 1990'larda aldığı kararlarla şirketi iflastan kurtaran isim olarak biliniyordu.
Şirketin iyileştirilmesine yönelik fabrikaların kapatılması dahil sert yeniden yapılanma önlemlerine öncülük eden Ghosn, 2001'de hisse sahipleriyle yapılan toplantıda Nissan'ın Üst Yöneticiliğine getirilmiş, 2005'te de Renault'nun Üst Yöneticisi olmuştu.
Maaşını düşük göstermekle suçlanan Ghosn'un gözaltına alınmasının ardından Fransa Maliye Bakanı Bruno Le Maire, 20 Kasım 2018'de Ghosn'un artık Renault grubunu yönetecek konumda olmadığını söylemişti. Ghosn, Renault'daki görevinden ocak ayında istifa etmişti.
Nissan Motor Yönetim Kurulu, gelirini düşük gösterme suçlamasıyla tutuklanan Nissan, Renault ve Mitsubishi ortaklığının Başkanı Carlos Ghosn'un görevine 22 Kasım 2018'de son vermişti.
Mitsubishi Motors'dan 26 Kasım 2018'de yapılan açıklamada, yönetim kurulu üyelerinin yaptıkları toplantıda, Ghosn'un güvenilirliğini kaybetmesi nedeniyle görevine son verilmesi yönünde oy kullandığı kaydedilmişti.