Haberde, muvazzaf asker ve eski polislerden oluşan 6 kişilik ekip tarafından Meriç'te bu tür geri göndermelerin sistematik halde yapıldığı aktarıldı.
Dergiye 611 parçadan oluşan video görüntüleri gönderildiği ifade edilen haberde, Meriç’in Türk tarafında yer alan güvenlik kamerası görüntülerinde, askeri kamuflaj giysili maskeli kişilerin insan gruplarını botlarla Yunan tarafından Türk tarafına götürdüğünün görüldüğü anlatıldı.
Görüntülerde, insanların aralarında Afganistan ve Pakistan’da konuşulan Peştucanın da bulunduğu çok sayıda lisan konuştuğu kaydedildi.
Bitkiler, ağaçların gölgeleri ve nehrin genişliği uydu görüntüleriyle karşılaştırılarak, görüntülerin tümünün aynı gün ve yerde çekildiğinin tespit edildiği aktarılan haberde, maskeli kişilerin kimliklerinin tespit edilemediği ancak bunların Yunan makamlarına bağlı olduğu veya onların talimatıyla hareket ettiğine ilişkin emarelerin bulunduğu vurgulandı.
Maskeli kişilerin, Yunan sınır güçlerinin de kullandığı modelde araca bindikleri, nehrin karşı bölgesinin Yunan askeri alanı olduğu ve çok az insanın buraya girebildiği kaydedilen haberde, maskeli bir kişinin ise Yunan aksanıyla İngilizce konuştuğu kaydedildi.
Haberde, bu tür geri göndermelerin hem AB Temel Haklar hem de Cenevre Sözleşmesi'ni ihlal ettiği, uluslararası hukuka aykırı olduğu belirtilerek, Yunan polisinin ise bu iddiaları yalanladığına işaret edildi.