Avusturya'nın başkenti Viyana'da, KOEP olarak adlandırılan İran ile yapılan nükleer anlaşmaya taraf İran, Çin, Rusya, Fransa, Almanya, İngiltere ve Avrupa Birliğinden (AB) üst düzey yetkililer, Avrupa Birliği Dış İlişkiler Servisi (EEAS) Genel Sekreteri Helga Schmid başkanlığında toplandı.
Toplantının ardından İran tarafından açıklama yapılmazken, Çin heyetine başkanlık eden Büyükelçi Fu, değerlendirmelerde bulundu.
Fu, İran nükleer anlaşmasına ilişkin gerginliğin merkezinde, ABD’nin anlaşmadan çekilmesiyle birlikte yaptırımları hayata geçirmesinin bulunduğunu belirtti.
ABD'nin, yaptırımları ciddi bir baskı unsuru olarak kullandığına dikkat çeken Fu, "Bütün ülkeler, ABD’nin yaptırımları ivedilikle kaldırarak, diplomatik çabalara daha fazla imkan vermesi çağrısında bulundu" görüşünü paylaştı.
Fu, bütün taraf ülkelerin nükleer anlaşmanın tam ve etkin bir şekilde uygulanması hususunda hem fikir olduğunu dile getirdi.
İran’ın bugüne kadar nükleer anlaşmadaki taahhütlerini azaltmaya yönelik eylemlerini durdurarak, anlaşmayı tam olarak uygulama hususunda taahhütte bulunduğunu kaydeden Fu, Çin’in anlaşmada yer alan "ihtilaf çözüm mekanizmasını" İran'a karşı uygulamaya taraftar olmadığını ve bunun gerginliği artıracağını söyledi.
"INSTEX AB dışı ülkelere de açılmalı"
Fu, İngiltere, Fransa ve Almanya'nın ABD yaptırımlarını aşıp İran ile ticarete devam edebilmek için kurdukları ve "ticari faaliyetlere özel araç desteği" anlamına gelen INSTEX’in kullanımının AB dışı ülkelere de açılması gerektiğini vurguladı.
AB üyesi 6 ülkenin INSTEX’e katıldığını belirten Fu, özellikle bu özel mekanizmanın içeriğinin geliştirilmesinin çok önemli olduğuna dikkati çekti.
Çok taraflılık vurgusu
Fu, "Çin, KOEP’yi sürdürmeyi çok taraflılık ile tek taraflılık arasında verilen bir mücadele olarak görüyor. Biz KOEP üzerinde anlaştık ve bunu sürdürebilmek için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz" dedi.
ABD yönetimi, 2015'te imzalanan nükleer anlaşmadan Mayıs 2018'de tek taraflı çekildikten sonra Tahran'a yönelik yaptırımları yeniden uygulamaya başlamıştı.
İran, anlaşmanın tarafı BM Güvenlik Konseyi üyeleri ve Almanya'dan mutabakatın korunmasını istemiş ancak beklentisi karşılanmamıştı. Bunun üzerine Tahran yönetimi, nükleer anlaşmadaki taahhütlerini azaltma kararı almış, son olarak Avrupa ülkelerinin nükleer anlaşmada verdiği sözleri yerine getirmediği gerekçesiyle dördüncü adım olarak Kum kentinde bulunan Fordo Nükleer Tesisi'ndeki bin 44 santrifüje gaz enjekte etmeye başlanacağını açıklamıştı.