Alman Federal Meclisi’nde konuşan Maas, “Biz, Dışişleri Bakanlığı olarak Türk ordusunun Suriye’nin kuzeydoğusundaki savaşı sürdürmesine hazırlandık. Silah ihracatı ve ekonomik yaptırımlardan bahsediyorum. Ama Türkiye’nin NATO üyeliğinin gelecekte de devam edeceğini göz önünde bulundurmanın bir anlamı olduğunu düşünüyorum. Türkiye’yi NATO’dan dışlayıp Rusya veya Çin’in kucağına itmek stratejik açıdan yanlış” ifadelerini kullandı.
Maas, “Eğer savaş sürdürülecekse, ki halihazırda öyle bir şey yok, yeni tedbirleri devreye sokmaya hazırız” diye ekledi.
Ayrıca şu anda Suriye’nin onarımına katılmaya uygun koşullar görmediklerini dile getiren Dışişleri Bakanı, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Suriye’nin onarımına katılmamız için Rusya bize baskı yapıyor. Biz uluslararası düzeyde, “küçük Suriye grubu” kapsamında, yani Fransa, İngiltere ve ABD ile birlikte, onarıma yardım konusunun sadece politik sürecin sonuç vermesi durumunda bizim için kabul edilebilir olacağı yönünde anlaştık. Halihazırda hiçbir sonuç elde edilmiş değil ama yine de politik sürece destek veriyoruz, bu sürece katılıyoruz, Cenevre’deki konferansların gerçekleşmesi için lojistik ve finansal olarak (BM Özel Temsilcisi) Geir Pedersen’e destek veriyoruz."
'Suriye için fon ayrılması henüz mümkün değil'
Ayrıca Astana sürecinin bazı üyeleriyle çalışmaya hazır olduklarını dile getiren Maas, Almanya, Fransa, Türkiye ve Rusya liderleri arasındaki görüşmeleri örnek gösterdi. Alman Bakan, “Ama Suriye’nin onarımı için fon ayrılması henüz mümkün değil” diye söyledi.
'Türkiye'ye yönelik geçmişte onay verilmiş silah satışları da engellenebilir'
Muhalefetin, AB’nin Türkiye’ye neden resmi bir silah ambargosu kararı almadığı yönündeki sorularını yanıtlayan Maas, “Türkiye NATO partneri, usul ile ilgili pek çok soru gündeme geldi, bizim için önemli olan hızlı bir karar alınmasını sağlamaktı ve bu karar sağlandı. Bizim açımızdan silah tedarikinin durdurulması kararı, yeni silah ihracat onayları için olduğu kadar ihracat onayı verilmiş olanlar için de geçerli” dedi.
Geçen haftalarda Almanya’nın Türkiye’ye silah satışını sınırlandırma kararını, “Türkiye’nin yeni silah alım taleplerine ihracat onayı verilmeyecek” sözleriyle açıklayan Maas’ın bugün farklı ifadeler kullanması dikkat çekti. Muhalefet parti milletvekilleri, Maas’a, “Bu durumda onayı verilmiş olanlar da mı engellenecek?” sorusunu yöneltti. Maas, bu soruyu şu sözlerle yanıtladı:
“İhracat onayı verilmiş olanların da durdurulması için, verilmiş onaylarla ilgili inceleme yapılacak. Bunu mümkün kılan hukuki imkanlar var ve hükümet olarak bunun yapılması gerektiği konusunda mutabıkız."
'Türkiye'nin Suriye'deki işgali ilk şekliyle sürseydi ekonomik yaptırım uygulamaktan çekinmeyecektik'
Oturumda Maas’a, “Erdoğan’ın işgale eleştiriler üzerine ‘kapıları açar mültecileri göndeririz’ tehdidi nedeniyle mi Türkiye’nin askeri işgaline yaptırım uygulamakta sessiz kaldınız?” sorusu da yöneltildi.
Türkiye’nin askeri harekatını büyük ölçüde durdurduğuna dikkat çeken Maas, “Türkiye’nin Suriye’nin kuzeydoğusuna işgali, ilk başladığı şekliyle sürseydi ekonomik yaptırımlar uygulanmaktan da çekinmeyecektik. Bunu açıkça söyledik. Türk cumhurbaşkanın yaptığı açıklamanın sadece bir beyan olduğundan yola çıkıyoruz.” dedi.
'IŞİD’lilerin çocukları geri getiriliyor'
Öte yandan Maas, Hür Demokrat Partili (FDP) Stephan Thomae’nin Türkiye’nin Alman vatandaşı 20 IŞİD’liyi Almanya’ya sınır dışı etmeyi gündeme getirmesi ile ilgili sorusuna, şu dikkat çekici bilgileri aktararak yanıt verdi:
"Elimizdeki bilgilere göre sözü edilenler öncelikli olarak kadın ve çocuklar… Biz uzun zaman önce özellikle çocukları geri alma kararı almıştık zaten. Dört çocuk geri getirildi. Diğer geri getirme aksiyonumuz Türkiye’nin Suriye harekatının başlaması, bu kişilerin teslim alınmasının öngörüldüğü yerdeki Kürt sınır görevlilerinin geri çekilmesi nedeniyle mümkün olmadı…”