MULTİMEDYA

Evi baraj altında kalan köylü jandarma karakoluna yerleşti

Sitede oku

12 bin yıllık tarihi geçmişi bulunan Hasankeyf’i sular altında bırakacak olan Ilısu Barajı’nda suların tutulması ile birlikte onlarca köy ve mezra sular altında kaldı.

Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali Projesi tamamlandığında Dicle Nehri'nin geçtiği Batman, Diyarbakır, Mardin, Siirt ve Şırnak illerini kapsayan bölgede 200’e yakın köy sular altında kalacak.

1 / 7
Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün (DSİ) rakamlarına göre 199 köyden 85'inin tamamen su altında kalacağı belirtiliyor. 200 yerleşim yerinde 55 bin kadar insan topraklarını kaybedecek, bunlardan 15 bini de göç etmek zorunda kalacak.
2 / 7
Batman, Mardin ve Siirt’te şuan onlarca köy sular altında kalırken, köylüler il merkezi yada ilçe merkezlerine göç etmek zorunda kaldı. Doğduğu toprakları terk etmek istemeyen bazı köylüler ise farklı bir çözüm arayışı peşinde.
3 / 7
Bunlardan biri Mardin’in Dargeçit İlçesi’ne bağlı Çelik Köyü sakinlerinden 65 yaşındaki Mehmet Selim Acar. Sputnik Türkiye’ye konuşan Acar, “Emekli olduktan sonra dedelerimin topraklarına geri döndüm” diyor. Baraj sularının yükselmesi ile birlikte köy su altında kaldı ancak Acar yine köyü terk etmedi.
4 / 7
Köyden daha yüksekte bulunan ve baraj nedeniyle boşaltılan Çelik Jandarma Karakolu’na yerleşen Acar, eşiyle birlikte burada yaşıyor. “Karakol binasını da yıkacaklardı ama yalvardım ‘yıkmayın burada yaşarım’ dedim. Yıkmadılar, ben de buraya yerleştim” diyen Acar nedenini de şöyle açıklıyor: “Benim halim vaktim yerinde. Batman’da evim var ama ben topraklarımı bırakmak istemiyorum. Ben burada doğup büyüdüm.”
5 / 7
Eşiyle birlikte elektriksiz yaşayan ve suyu kendi imkanlarıyla getiren Acar “18 sene hizmet ettim. Tekrar köyüme geldim. Çelik Karakolu’na yerleştim. Bu karakolda su yine gelecek. Elektriğimi de kesmişler. Ben elektriksiz yaşıyorum. ‘Su vereceğiz’ dediler ama hiç su elektrik vermediler. Elektrik direği de var ama elektriğimi kestiler. Tesisatı ve panoyu da onlar yapmıştı. Ondan sonra bana elektrik vermediler. Eşimle birlikte yaşıyoruz ama o hastalanınca Batman’a gitti. Ben tek başıma elektriksiz bu köyde yaşıyorum. Su da yükseldi evim, arazilerim de su altında kaldı. Araziler için bir şey de vermediler. 2 bin, 2 bin 500 TL’den saydılar. Devlet Su İşleri o zaman bize çok haksızlık etti. Arazilerimizi bedava bizden aldılar” dedi.
6 / 7
Su altında kalan evinin bulunduğu bölgeyi gösteren Acar şöyle konuştu: “Şimdi evim altında kaldı bir şey yapabilir miyim? Yok yapamam, yardım da etmezler. Ben ev de yapmamışım. Tek başıma, benden başka kimse yok. Köyün büyük bir bölümü de su altında kalmış. 13 senedir ben buradayım. Burada hayvan besliyorum, kurbanlık. Şu anda da benim 40 tane büyük baş hayvanım var. Ben suyumu araba ile getiriyorum. Eskiden dinamom vardı, elektrik olsaydı dinamo ile çekecektim. Sırtlayıp getiriyorum. Bir kanalım vardır, 3 lamba yakıyor. Telefonlarımı onunla şarj ediyorum. Gece çok karanlık oluyor. Ben mecbur burada kalıyorum, çünkü hayvanlarım vardır. Nasıl yapsam, gece gündüz karanlık da olsa benim kalmam lazım.”
7 / 7
“Ben köyümü bırakmadım” diyen Acar, “Ben köyümün sevdalısıyım. Benim halim vaktim yerinde. Benim evim var, dairem var, Batman’da oturuyorum. Emekli olunca yaz kış gitmedim Batman’a. Dedelerimin topraklarında yaşıyorum. Ben burada doğup büyüdüm. Anılarım burada. O yüzden ben köyü bırakmadım. Eşim de benimle kalıyordu ama hastalanınca Batman’a gitti, ben tek başıma kaldım. Köyümü bırakmak istemiyorum. Ben burada nefes alıyorum” şeklinde konuştu.
Yorum yaz