Özkaya, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın ilgili tebliğinde yapılan değişiklikle, Karadeniz'de 1 Eylül-15 Aralık'ta 'Gırgır' diye bilinen teknelerle avlanmak için kıyıdan itibaren 24 metre olan sığlık sınırının 18 metreye çekildiğini anımsattı.
Diğer denizlerde ise dönem boyunca 24 metreden sığ sularda Gırgır ağlarıyla avcılık yapılamayacağına işaret eden Özkaya, "Biz sığlık sınırının 24 metrenin altına indirilmesini istemiyoruz. Çünkü küçük balıkların gidip kendini koruyabildiği yerler buralar. Karadeniz’de 24 metreden sığ yerlerde 'Gırgır' ağlarıyla avcılık balık stoklarına zarar verir. Balığın yumurta bırakmasına müsaade etmemiz lazım" ifadelerini kullandı.
Özkaya, balıkçılıkta sürdürülebilirliğin önemine dikkati çekerek, "Biz genellikle iç sularda balıkçılık yapıyoruz ve amacımız bu sularda sürdürebilirliği sağlamak. 2000 yılında 460 bin ton balık yakalamışız. 2007'de 528 bin ton, 2013'te 338 bin ton, geçen sene 283 bin ton. Gittikçe aşağı düşüyoruz. Stokların erimesini, yakalanan balıkların boylarından da anlayabiliriz. Bugün neredeyse hamsi boyuna yakın mezgitler var" diye konuştu.
Avrupa’da balık koruma alanlarının yüzde 10'un üzerinde olduğunu anlatan Özkaya, Türkiye'de yüzde 3.5 olan bu alanların artırılması gerektiğini söyledi.
Özkaya, yaklaşık 15 bin küçük balıkçının olduğunu belirterek, "Geleneksel balıkçılık dediğimiz 12 metrenin altında, çocuğuyla, eşiyle balığa giden, yakaladıkları balıkları satıp ailesini geçindiren bu balıkçıların rahat balıkçılık yapabilmesi için o alanların korunmasını talep ediyoruz" dedi.