TEKNOFEST İstanbul ve milli teknoloji hamlesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bayraktar, AA'ya da organizasyona verdiği destekten dolayı teşekkür etti.
Bayraktar, aile girişimi olarak 15 sene önce Türkiye'nin ilk milli insansız hava aracını geliştirdiklerini anımsatarak, "Hepsi bir hayalle başlıyor. Ben de bu alanda çalışan bir araştırma görevlisiydim. En ufağı da olsa Türkiye'de ilk defa tümüyle milli ve özgün bir modelle hazırlandı. Biliyorsunuz ki bunların içinde çok karmaşık yazılım sistemleri var, elektronik sistemler var. Bu sistemleri geliştirmeyecek olursanız ne katma değer sizde kalıyor ne fikri siz üretmiş oluyorsunuz ne de tam manasıyla kontrolü sizde oluyor." diye konuştu.
Geçmişten bugüne yaptıkları havacılık çalışmalarına değinen Bayraktar, "Neden devrim arabasının, Nuri Demirağ'ın, Lagâri Hasan Çelebi'nin önü kesilmiş? Bütün bunları derleyerek dedik ki bizim tek başımıza çıkmamızın bir anlamı yok. Ülkemizde bunun gibi onlarca, yüzlerce girişim olabilir. Yeter ki biz bir şekilde, bunların önü nasıl açılır, onun yolunu bulalım. Zaten bizim serüvenimiz de biraz bunun özetiydi ve T3 Vakfı'nı kurduk" şeklinde konuştu.
'YERLİLİK ORANI YÜZDE 65'LERE KADAR ÇIKTI'
Selçuk Bayraktar, İstanbul Atatürk Havalimanı'nın Nuri Demirağ'ın ilk gök festivalini yaptığı yer olduğunu ve burada yüzlerce pilotun yetiştirildiğini belirterek, "O ruhun burada TEKNOFEST İstanbul'da yeniden dirildiğini görüyoruz" diye konuştu.
Geçen yıl 550 bin kişinin ziyaret ettiği TEKNOFEST'e bu yıl 122 ülke ve 81 şehirden katılım olduğunu aktaran Bayraktar, "Genç kardeşlerimiz, geleceğin konularına bugünden hazırlanacak olurlarsa inanıyoruz ki o gün geldiğinde o alanın liderleri olacak." dedi.
Bayraktar, bu şekilde bir teknoloji festivali olmadığına işaret ederek, "Havacılık fuarları var, ticari maksatlı yapılan. Toplumun her kesimine, tümüyle ücretsiz bir şekilde ulaşan bir etkinlik yok. TEKNOFEST'in amacı 7'den 77'ye Milli Teknoloji Hamlesi için gerekli olan toplumsal seferberliği, paradigma dönüşümünü oluşturmak." yorumunu yaptı.
Bayraktar, TEKNOFEST'in tüm kurgusunun gönüllülük, tutku ve sevgi üzerine olduğunu belirterek, "Buradaki uçakların bir kısmını dışarıdan alıyoruz, yerlileri de var. 'Bakın siz çok daha iyisini yapacaksınız. Ülkemizi bağımsız ve müreffeh kılacaksınız' duygusuyla yapılıyor. Hava gösterileri yapılıyor. 100'e yakın sivil uçak var, genç kardeşlerimiz uçabiliyorlar" şeklinde konuştu.
TB2'nin Türkiye'ye yaptığı katkılara değinen Bayraktar, şu ifadeleri kullandı:
"Bu gibi ürünleri biz yurt dışından, ABD ve İsrail'den alıyorduk, hatta bir yerden sonra vermemeye başladılar. Özellikle terörle mücadelede çok stratejik olduğundan SİHA'ları vermediler. Yerli üretimin 5 katına mal oluyordu. Daha kötüsü sizi bağımlı kılıyor. Kontrol sizde olmuyor. Bunların içinde yüz binlerce satır yazılım var. O yazılımlar milli olmayacak olursa, kontrolü de sizin elinizde olmuyor. En kritik aksamları, en pahalı aksamları oluyor. Onları yapmayacak olursanız müreffeh de olamıyorsunuz. Savunma sanayisinde ülkemiz son 15 yılda millileşme vizyonuyla büyük bir atılım yaşadı. Yerlilik oranı yüzde 15'lerdeyken yüzde 65'lere kadar çıktı. Bu Bayraktar TB2'de yüzde 93".
Ukrayna ile türbin motorları konusunda iş birliği yapılacağına işaret eden Bayraktar, "Akıncı İnsansız Hava Aracı'nda kullanacağımız motorların ortak üretimi, Türkiye'de üretimi söz konusu. Birbirini tamamlayan yeteneklere sahip 2 farklı ülke olarak görebilirsiniz. O yüzden bu iş birliği her iki ülke açısından çok olumlu sonuçlar doğuracak" dedi.