AK Parti İstanbul Milletvekili, Türkiye-Rusya Parlamentolar Arası Dostluk Grubu üyesi Hasan Turan, Sputnik’e yaptığı açıklamada yankıları devam eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Moskova ziyaretini ve ardından Suriye ve bölge konusunda verilen mesajları değerlendirdi.
Türkiye dış politikasının temel argümanlarından birine göre Türkiye için herkesin potansiyel dost ülke olduğunu ifade eden Turan, "Biz barış ve huzur için atılacak her türlü adımı samimiyet ve kararlılıkla atmaya istekliyiz ancak bizim önceliğimiz ülkemizin ve milletimizin menfaatleridir” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Moskova ziyaretinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile MAKS-2019 Uluslararası Havacılık Fuarı’nı gezmiş ve Türkiye’nin Rusya’dan F-35’lerin alternatifi olarak değerlendirilen Su-57 savaş uçaklarını alabileceğine ilişkin mesajlar gündeme gelmişti.
'NATO ÜYESİ OLMAYAN BİR ÜLKEDEN SİLAH SATIN ALINMASI TERCİHTEN DEĞİL ZORUNLULUKTAN KAYNAKLANIYOR'
GÜVENLİ BÖLGE: ZAMAN KAYBEDİLMEMELİ
Turan, “Türkiye olarak oylanacak, avutulacak bir ülke değiliz. Bu konuda askeri ve siyasi temsilcilerimiz her platformda gerekeni dile getirdiler. Geçmişte yaşanan olumsuz tecrübeler ışığında kendi hazırlığımızı yaptık, terörize olan yapılara son vereceğiz. Buna ister ABD ortak olsun, yanımızda olsun ve ya olmasın. ABD Mümbiç’te olduğu gibi oyalama sürecine girmemelidir, kararlılığımızı görmeli, buna göre adım atmalı, gereğini yerine getirmelidir, PKK ve uzantılarına verdiği desteği çekmeli, silah ve teçhizatlarını geri almalıdır. Milletimizin beklentisi de bu yöndedir. Eğer bu yapılmasa Türkiye Cumhuriyeti mutlaka gereğini yapacaktır” dedi.
Erdoğan’ın Moskova ziyaretinin bir diğer önemli başlığı ise İdlib konusu idi. AK Partili Turan, İdlib konusunda iki ülke başkanlarının olumlu diyaloglarının devam ettiğini ve bunun da memnuniyet verici olduğunu ifade ederek, "Siyasi istikrarsızlık ve çatışma kimseye fayda getirmemektedir. İdlib’de yaşanan insanlık trajedisinin en acı tarafı masum insanların bombalar altında can vermesidir. Buna başta Rusya olmak üzere bölgede aktif olan ülkeler kayıtsız kalmamalı” değerlendirmesinde bulundu.