"Merkez Denetleme Kurulu olarak, THK yönetiminin elimizdeki yangın söndürme uçak filosunu faal edip, 35 yıldır sürdürmekte olduğumuz ihaleyi kazanmayı başaramadığından 11 Haziran 2019'da rapor yazmış ve olağanüstü genel kurul talep etmiştik. Çünkü yangın söndürme misyonunun THK için önemini biliyorduk ve işlerin bu noktaya geleceğini ön görmüştük. THK genel başkanı raporumuzu işleme koymadı. Bu tavra tepki olarak 25 Haziran'da yönetim kurulunun çoğunluğu istifa etti. Nitekim dün itibarıyla İçişleri Bakanı, 26 Haziran tarihinden itibaren THK’nın yönetim kurulunun istifa ettiğini ve o günden beri THK yönetiminin yok hükmünde olduğunu ve durum tespiti için THK'ya müfettiş gönderildiğini açıkladı. Orman yangın ihalesi yanında daha birçok iş ve ihale, eş, dost, arkadaş kontenjanından liyakatsiz yöneticilerin yüksek maaşlarla işlerin başına getirilmesinden ötürü kaybedildi."
'GENEL BAŞKANA GÖRE OLAĞANÜSTÜ GENEL KURUL ÇAĞRISI SUÇ'
"O tarihten sonra tüzük maddesi gereği Merkez Denetleme Kurulu olarak yaptığımız olağanüstü genel kurul çağrısı, Ankara 15'inci Asliye Hukuk Mahkemesine yapılan kasıtlı yalan beyanlar ve mahkeme hakiminin yanıltılması neticesi verdirilen tedbir kararıyla engellendi. Gerekçe, seçilmiş Merkez Denetleme Kurulu'nun genel başkan tarafından görevden el çektirildiğiydi. Oysa tüzüğümüz böyle bir şeyin mümkün olamayacağını açıkça beyan ediyordu. 26 Haziran tarihinden beri yok hükmünde olduğu İçişleri Bakanı tarafından da basına açıklanan genel başkan, olağanüstü genel kurul çağrısı yapan Merkez Denetleme Kurulu ve istifa etmiş genel yönetim kurulu üyelerinin şubelerine bugünlerde tehditle kurum müfettişlerini salmakta ve mutlaka şubelerin kapatılması yönünde yalan rapor yazmaları hususunda ağır baskı uygulamaktadır. Bunun yanında geçen hafta Trakya’da yaptığı bölge toplantısında, olağanüstü genel kurul yapılması için Merkez Denetleme Kurulu'na müracaat eden 300 delegenin şubelerinin kapatacağını da beyan etmiştir. Yani genel başkana göre THK’da olağanüstü genel kurul istemek şube kapattıracak bir suçtur."
'THK SİYASET ÜSTÜ BİR KURUMDUR'
Duman, seçim sürecini engellemekle suçladığı Bertan Nogaylaroğlu ve Haluk Pekşen'in, Kurum’un yok olmasına neden olduklarını iddia ederken, olağanüstü genel kurul tarihinin 14-15 Eylül olduğunu açıkladı.
Kaynak Yeniçağ: THK için olağanüstü genel kurul çağrısı
THK binası önünde grup adına konuşan THK Bursa Yıldırım Şubesi Başkanı Yaşar Türk ise kurumun yaklaşık bir yıldır kötü yönelttiğini savundu. Türk, THK Genel Başkanı Ahmet Bertan Nogaylaroğlu'nun kurumu işlevsiz hale getirdiğini öne sürerek, "Orman yangın ihalesi başta olmak üzere bütün iş ve ihaleleri kaybetmiştir. 35 yıldır başarıyla sürdürdüğümüz yangın söndürme ihalesi uçaklarının faal olmaması nedeniyle özellikle verilen yüksek fiyattan ötürü alınamamıştır. Tüm bu gerçeklere rağmen Tarım ve Orman Bakanını zor durumda bırakmak için 'bizden uçak istemediler' gibi suçlayıcı ifadelerle kamuoyunu yanılttılar" dedi.
Türk, kurumdaki bu kaosun son bulmasını istediklerini belirterek, "Bizler THK'nın görevi başındaki Merkez Denetleme Kurulu (MDK) ve 300'e yakın genel kurul delegemiz adına, genel kurul talep eden dilekçelerimizi genel merkeze teslim ettik ve 14-15 Eylül tarihinde Olağanüstü Genel Kurul yapmak için MDK'ya yetki verdik" şeklinde konuştu.