Ancak bu berrak sularda dalış yapmak ne yazık ki mümkün değil, zira hemen yakınlarındaki elektrik santralinin külleri suyun içinde çözünmüş durumda. Üstelik bu suya güzel turkuaz rengini veren de santralden gelen küllerin yarattığı kimyasal reaksiyonun ta kendisi. Kalsiyum tuzları ve türlü metalin oksitleri suyun içinde çözünmüş vaziyette. Linyit kömürlü elektrik santrallerinin boşaltım bölgelerinde bu güzel manzaraya sıkça rastlanıyor.
Geçtiğimiz hafta dünyaca ünlü Instagram fenomenleri, ‘Sibirya Maldivleri’ olarak adlandırılan bu gölden çokça fotoğraf, selfie ve video paylaştı. Dibe çöken küllerden ötürü gölün ‘çamaşır deterjanı’ gibi koktuğunu da itiraf eden ziyaretçiler, bölgeyi ‘insanın ruhuna işleyen masal gibi bir yer’ olarak nitelendiriyor.
Ancak zehirli buharlar, kurumuş bitkiler ve mavi martılardan ötürü bölgeyi ‘ölüm gölü’ olarak nitelendirenler de mevcut. Öyle ki HBO’nun Çernobil dizisinin etkisinde kalan kimi ziyaretçiler, durumu 1986 yılında Sovyetler Birliği’nde yaşanan faciayla da karşılaştırıyor. Ancak gölü bizzat elektrik santralinin gereksinimleri için kazıp var eden yetkiler, mevcut ilgiden pek de memnun değil. Öyle ki santralin operatörleri, dolaşan söylentileri bertaraf etmek gayesiyle sosyal medya üzerinden açıklamalarda dahi bulunarak amatör fotoğrafçıları bölgeden uzaklaştırmaya çalıştılar.
Şirket, gölün çamurlu bir dibi olduğu ve yardım almadan suyun dışına çıkmanın zor olduğu konusunda uyarıyor. Zira söz konusu suni gölün rengini verenlerden biri de iki metreye varan derinliği. Yetkililere göre bu husustaki esas tehlike, insanların selfie çekmek uğruna gölün dibini boylama ihtimalleri.
Şimdiye dek gölün ziyaretçilerinden hiçbir ölüm yahut yaralanma haberi gelmemiş olsa da, ziyaretçiler yetkililerin bölgeye girişi önlemeye çalıştıklarını aktarıyor. Ancak her halükarda, bu turkuaz mavisi sulardan yeni fotoğraflar gelmeye devam edecek gibi duruyor.