Muhalif haberleriyle bilinen The Intercept tarafından ortaya atılan iddia, resmi dokümanlara ve aileye yakın olduğu söylenen ismi açıklanmayan kaynaklara dayandırıldı.
Habere göre bir kod adı verilen ve on binlerce dolar tutarında bir maaş bağlanan el Malik, o dönem yeni göreve başlayan Trump yönetiminin Ortadoğu politikası hakkında Birleşik Arap Emirlikleri’ne bilgi sızdırmak amacıyla resmen görevlendirildi. İş adamı kimliği de ‘uygun bir kılıf’ olarak kullanıldı.
HANGİ KONULARDA BİLGİ TOPLAMASI İSTENDİ?
Birleşik Arap Emirlikleri’nin özellikle bilgi sahibi olmak istediği konularsa şöyle açıklandı: ABD’nin Suudi Arabistan ile Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar arasındaki krize karşı tutumu, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile ABD’li yetkililer arasında gerçekleşen görüşmelerin detayları ve ABD’nin Müslüman Kardeşler’e karşı tavrı.
MUELLER SORUŞTURMASINDA İFADE VERDİ
Başkanlık seçimlerine müdahale iddiasını araştıran Mueller soruşturması kapsamında ‘yasadışı müdahalede parmağı olabileceği’ gerekçesiyle görüşülen iş adamının savcılarla işbirliği yaptığı belirtildi. el Malik’in soruşturmanın ardından ülkesine döndüğü kaydedildi.
‘TRUMP İLE İŞ YAPARAK ONU ETKİLEYECEKLERİNİ DÜŞÜNDÜLER’
El Malik’in; emlak yatırımları, golf kulüpleri ve otelleriyle birlikte geniş bir ‘imparatorluğu’ olan Trump’a iş dünyası aracılığıyla yaklaşmaya çalıştığı da öne sürüldü. İddiaya göre el Malik, Trump’la dolaylı bağlantısı bulunan bir şirkete ortak olmaya çalıştı.
The Intercept, anlaşmanın sağlanıp sağlanmadığına, sağlandıysa da içeriğine dair bir bilgiye ise ulaşamadı. Ancak Birleşik Arap Emirlikleri’nin istihbarat operasyonları hakkında bilgisi olan bir kaynak, ‘hükümetin Trump’la iş yapmak suretiyle onu etkileyebileceğini düşündüğünü’ söyledi.
TRUMP’A YAKIN İSİMLE ‘BAĞLANTI KURDU’
Barrack’ın, uluslararası kamuoyunda ABD politikalarına destek sağlamak amacıyla iş ilişkilerini kullandığı iddia ediliyordu.
AVUKATI: O, ÜLKESİNİ VE ABD’Yİ SEVEN BİR İŞ ADAMI
Beyaz Saray, CIA, Adalet Bakanlığı ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin ABD’deki elçiliği konuyla ilgili yorum yapmayı reddetti.
Ancak Rashid el Malik’in avukatı Bill Coffield, müvekkilinin istihbarat ajanı olduğu iddialarını reddetti, onun sadece ‘ülkesini ve ABD’yi seven bir yatırımcı ve iş adamı’ olduğunu söyledi.
Coffield, “Ona hiçbir zaman Trump yönetimi hakkında rapor vermek için ödeme yapılmadı ya da Trump yönetiminin iç işleyişine dair bilgi iletmesi için görevlendirilmedi” dedi.
ABD, BÖLGEDE RİYAD VE ABU DABİ’NİN YANINDA
ABD, bölge ülkeleri tarafından Katar’a uygulanan ambargonun yarattığı kriz ortamında bu ablukanın başını çeken Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni destekledi.
ABD yönetimi ayrıca, bu iki ülkenin Yemen’deki askeri faaliyetlerini de destekledi.
Son olarak Mayıs ayında Birleşik Arap Emirlikleri, ülkesinin açıklarında petrol taşıyan dört tankere düzenlenen saldırıyı ‘sabotaj’ olarak nitelemiş ve ‘hasım güçleri’ sorumlu tutmuştu.
12 Mayıs’taki saldırıda Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve Norveç’in tankerleri hedef alınmıştı.
Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton ‘sabotajdan’ İran’ı sorumlu tutmuştu. Bu iddiayı reddeden İran objektif bir soruşturma yürütülmesi için çağrıda bulunmuştu.