Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, ABD'nin başkenti Washington'da Türkiye-ABD İş Konseyi (TAİK) ile Amerikan-Türk Konseyi (ATC) tarafından düzenlenen 37. Ortak Yıllık Konferansı'nın ikinci gününde düzenlenen öğle yemeğinde katılımcılara hitap etti.
ABD'nin Türkiye için her zaman önemli bir ticaret ortağı olduğuna dikkati çeken Pekcan, iki ülke arasındaki ticari ve ekonomik ilişkileri güçlendirmeyi ve ilerletmeyi umduğunu ifade etti.
Pekcan, "Bildiğiniz gibi, başkanlarımız ikili ticaret hacminin 75 milyar dolara çıkarılması konusunda görüş birliğine vardı. Buraya vardığımızda malumunuz teknik ekiplerimiz sizinle de birebir irtibata geçtiler" diye konuştu.
Beyaz Saray'da dün Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ile birlikte ABD Ticaret Bakanı Wilbur Ross, ABD Başkanı Donald Trump'ın Kıdemli Danışmanı Jared Kushner ile çok verimli bir toplantı yaptıklarını aktaran Pekcan, "Hepimiz Türk-Amerikan ticari ilişkilerini güçlendirme konusunda mutabık kaldık" dedi.
'TÜRK-AMERİKAN İLİŞKİLERİ BİZİM İÇİN DEĞERLİ'
Türk ve Amerikan iş insanları ve şirket temsilcilerine de iki ülke arasındaki 75 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşma konusunda katkı sağlamaları çağrısında bulunan Bakan Pekcan, "Her çaba, bizim için çok değerli çünkü, Türk-Amerikan ilişkileri bizim için değerli" ifadesini kullandı.
Kısa vadede hedeflerinin Türk ve Amerikalı firmalara her türlü iş birliği fırsatını sunmak olduğunu kaydeden Pekcan, "Hepinizin de bildiği üzere ticaret hacmimiz 20.7 milyar dolar, hedefimiz bunu 75 milyar dolara çıkarmak. Dolayısıyla her sektöre ve ürüne odaklanacağız" diye konuştu.
Ticaret Bakanlığı olarak ihtisas serbest bölgeleri kurmak için yeni bir vizyon üzerinde çalıştıklarını belirten Pekcan, bu bölgeler için mevcut teşviklerin yanı sıra bunlara vergi teşvikleri de sağlanacağını kaydetti.
"Temel hedefimiz Ar-Ge yoğunluklu, yüksek teknoloji ve katma değeri yüksek faaliyetlerde uzmanlaşmış serbest bölgeler oluşturmak. Tüm bürokratik uygulamaların bakanlığımız aracılığıyla tek yetkili makam olarak ele alındığı bir model öngörüyoruz. Bu bölgeler, Türk-Amerikan iş birliği bölgeleri olabilir. Tüm Amerikan yüksek teknoloji firmalarını, ihtisas serbest bölgelerine yatırım yapmaya davet ediyorum.
Bakanlığımızın ihtisas serbest bölgeler kurma çabalarını desteklemenizi rica ediyorum. Amerikan yüksek teknoloji şirketleri ya kendileri ya da Türk şirketleriyle beraber buralarda yatırım yapabilirler. Ben ve meslektaşlarımın serbest bölgelerimize yatırım tercihinde size koşulsuz yardım sağlamaya her zaman hazır olduğumuzu da belirtmek isterim."