Kerem Görkem, "İstanbul'a gelmek sadece bir uçağa atlayıp gelmek değildir. İstanbul'da ne yaptığımız, vaktimizi nasıl değerlendirdiğimizle ilgilidir" dedi.
‘EDEBİYAT ÇOK DA EĞLENCELİ BİR ŞEY DEĞİLDİR'
Görkem, sözlerini şöyle sürdürdü: "Edebiyat çoğu zaman yalnızlığı gidermeye yarar. İşin açığı edebiyat çok da eğlenceli bir şey değildir. Herhangi bir kişinin eline bir kitap alıp da o anı çok eğlenceli bir hale getiren ilk alternatif değildir. Hayatta roman okumaktan, edebiyat üstüne düşünmekten çok daha eğlenceli şeyler var. Fakat çok iyi bir yalnızlık gidericidir aslında edebiyat."
‘İSTANBUL FİZİKSEL OLARAK BERBAT BİR HALE GELDİ'
"Gelişmekte olan ülkelerin metropollerinin, İstanbul da bunlardan biridir; dönüşümleri rant odaklı oluyor. Koruma, çok zayıf oluyor. Bizim akademideki (şehir planlama) en büyük problemimiz, şehir üzerine düşünmemek. Şehir üzerine düşünmeyen insanların, şehir planlamayı öğrettiği bir ülkede zaten dönüşümün ve bütün kent faaliyetlerinin bu şekilde olması beklenir, daha iyisi beklenemez. Özellikle İstanbul gibi metropollere değer katılması gerekiyor. Hiçbir karar verici Dolmabahçe'nin üst tarafında yer alan o iğrenç binanın orada niye bulunduğunu açıklayamaz. Bu da bir dönüşümdür. Bunları düşününce İstanbul berbat bir hale geldi, fiziksel olarak."