DÜNYA

ABD İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz 'casusluk' davasında ağlayarak ifade verdi: Suçlanacağım hiç aklıma gelmezdi

FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanan ABD İstanbul Başkonsolosluğu irtibat görevlisi Metin Topuz'un yargılanmasına başlandı. Ağlayarak ifade veren ve sadece tercümanlık yaptığını söyleyen Topuz, "Tercümanlık sıfatıyla yaptığım görevimde suçlanacağım hiç aklıma gelmezdi" diyerek suçlamaları reddetti.
Sitede oku

'Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal ve askeri casusluk amacıyla temin etme', 'Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme', 'Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek' ve 'Gizliliğin ihlali' suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 18 yıldan 29 yıla kadar hapis istenen ABD İstanbul Başkonsolosluğu irtibat görevlisi Metin Topuz'un yargılanmasına başlandı.

ABD İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz hakkındaki iddianame kabul edildi: İlk duruşma Mart'ta
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada kimlik tespiti yapılan Topuz, lise mezunu ve emekli olduğunu söyledi. Kimlik tespitinin ardından mahkeme başkanı savunma yapması için Metin Topuz'a söz verdi. Metin Topuz'un savunması esnasında yabancı izleyiciler için çevirmen savunmayı İngilizceye çevirdi.

Topuz, savunmasına konsolosluktaki görevini anlatarak başladı. Santral memuru olarak göreve başladığını söyleyen Topuz, ABD sınırları içerisinde narkotik suçlarla bağlantılı olarak operasyonların yapılması amacıyla yasal izinlerin alınması için tercümanlık yaptığını söyledi.

'GÖREVİM AMACI EMNİYET GÖREVLİLERİ İLE İRTİBAT KURDUM'

Topuz savunmasının devamında "Ben ABD Uyuşturucu ile Mücadele Dairesi'ndeki amirlerimin talimatıyla hareket ettim. Sayın savcının 'şüphelinin sınırlarını aşacak şekilde görüşmeler yaptığı iddiası' doğru değildir. Ben görevim amacıyla emniyet görevlileri ile irtibat kurdum" diye konuştu.

ABD konsolosluk çalışanı Metin Topuz'a ağırlaştırılmış müebbet talebi
İşi gereği çok sayıda devlet memuru ile irtibat halinde olduğunu söyleyen Topuz, iddianamede telefon görüşmesi yaptığı kişiler arasına yalnızca hakkında suçlamalar olan kişilerin eklendiğini söyledi.

Hakkında uyuşturucu kaçakçılığı iddiası olan Tamer Ergüven'in yüksek korumalı lüks cipleri yasa dışı yollarla Türkiye'ye getirilmesi konusuyla ilgili araştırma yaptığını söyleyen Topuz, Türk emniyetinin ABD Uyuşturucu ile Mücadele Dairesi (DEA) ile iletişim kurabilmesi için kendisinin tercümanlığına gerek duyulduğunu da kaydetti.

Tamer Ergüven dosyası ile kendisinin ilgilendiğini söyleyen Topuz, "Dosyayı 3 tercümanın içinden ben biliyordum. Telefon kayıtları diğer Tamer Ergüven dosyası nedeniyle diğer tercümanlara göre benden daha fazla çıkıyor" ifadelerini kullandı.

'ZEKERİYA ÖZ'ÜN OĞLU TALHA ÖZ ABD VİZE İŞLEMLERİ İÇİN ARADI'

İddianamede telefon trafiğinden bahsedilmesinin doğru olmadığını söyleyen sanık Metin Topuz ağlayarak "Tercümanlık sıfatıyla yaptığım görevimde suçlanacağım hiç aklıma gelmezdi" dedi.

ABD ile vize krizine neden olan Metin Topuz'un ilk ifadesi ortaya çıktı
Kendisinin irtibat kuracağı kişileri seçme şansının olmadığını söyleyen Topuz, devletin karşılarına muhatap olarak koyduğu kişilerle irtibat kurduğunu söyleyerek Türkiye Cumhuriyeti tarafından belirlenen çerçevede yasal işini yapmaya çalıştığını ifade etti.

Zekeriya Öz ile görüştüğü iddialarına da yanıt veren Topuz, "İddianamede Zekeriya Öz'ün kaleminden arandığım yazıyor. Beni arayıp soru sormak istediler. Benim bunu üstlerime iletmemem imkansız. Beni Zekeriya Öz'ün oğlu Talha Öz ABD vize işlemleri için aradı. 'Yetkili makamlara söyler misin' dedi. Bu konuyla ilgili tek iletişimim budur" dedi.

'ZEKERİYA ÖZ, ABD'DE KARŞILAMA TALEP ETTİ'

Zekeriya Öz ile görüşüp görüşmediği konusunda ise Topuz, şu ifadeleri kullandı:

ABD'den Türkiye'ye nota: Tutuklu konsolosluk çalışanı Topuz'un telefonunu verin
"Zekeriya Öz ile 2 kez görüştük. İkisi de tamamen iş amaçlıydı. Tamer Ergüven soruşturması için amirim beni çağırdı. Soruşturmanın sağlıklı bir şekilde ilerlemesi için savcının ABD'ye gitmesinin daha doğru olacağını söyleyerek 'bir davet mektubu yazalım' dedi. Ben bu yöntemi bilmediğimi söyledim. Bu nedenle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan randevu aldık. Görüşme günü geldiğinde adliyeye gittik. Bir başsavcı vekilinin odasına geçtik. Karşımda Zekeriya Öz'ü gördüm. Amirim Tamer Ergüven soruşturmasını yürüten savcıyı ABD'ye davet etmek istediğimizi söyledi. Nezaketen Zekeriya Öz'ü de davet etti. Zekeriya Öz, karşılama talep ettiğini söyledi hatta isteklerini uzunca bir liste şeklinde bize verdi. Biz de kendisine karşılama gibi bir kültürün ABD'de bulunmadığını söyledik. Bunun üzerine Zekeriya Öz bizim davetimizi reddetti ve soruşturmayı yürüten savcının da gelmesine gerek olmadığını söyledi. Bahsi geçen dönem Tamer Ergüven hakkında yoğun çalıştığımız dönemdi."

ByLock kullanıcısı olduğu iddia edilen ‘Marangoz Muhiddin Usta' isimli bir şahısla görüşmesi hakkındaki soruya da Topuz, "Aramızda esnaf müşteri ilişkisi vardır. Kendisi ile tadilat amacıyla ve kandillerle bayramlarda görüştüm. Çevremdeki insanların terör örgütü üyesi olduğunu benim sadece bir vatandaş olarak tespit etmem mümkün değil" dedi.

TOPUZ'UN AVUKATI: BEKLENTİMİZ SERBEST KALMASI

ABD ile krize sebep olan Metin Topuz, avukatlarıyla görüştü
Topuz'un avukatı Halit Akalp, müvekillerinin serbest bırakılmakını isteyeceklerini belirtti ve "Beklentimiz, Topuz'un serbest kalması" dedi.

Metin Topuz'un 4 Ekim 2017'de hakkındaki suçlamalar nedeniyle tutuklanması Türkiye-ABD ilişkilerinde 'vize krizi' yaşanmasına neden olmuştu.

ABD, Topuz'un tutuklanmasının ardından Ekim 2017'de Türk vatandaşlarına yönelik göçmen olmayan vize hizmetlerini askıya almış, Ankara da aynı şekilde karşılık vermişti. Kriz, tarafların yaptığı müzakereler sonunda Aralık 2017'de çözülebilmişti.

Yorum yaz