Ekimde Endonezya'da düşen MAX'le ilgili soruşturmada otomatik uçuş kontrol sisteminin kazada rol oynamış olabileceği sonucuna varılmıştı. Ve uçuş kontrol sistemini geliştiren de Boeing değil Massachusetts Institute of Technology (MIT) idi. Buna rağmen MIT'nin Bilgisayar Bilimi ve Yapay Zeka Laboratuvarı ABD Başkanı'nı trolleyen bir tweet attı:
"Yardımcı olmaktan mutluluk duyarız. Ama herhalde pilotları da (görevlerinde) tutabiliriz?" Mesajın sonunda düşünen kafa ve başparmak havaya emojisi de ihmal edilmedi.
Trump ise Boeing'den söz etmese de Boeing kriziyle eşzamanlı attığı tweetlerde şu görüşü de dile getirdi:
"Sizi bilmem, ama ben pilotumun Albert Einstein olmasını istemem. Uçağın kontrolünü rahatça ve çabucakk ele almalarına imkan verilen muhteşem uçuş profesyonelleri isterim."
ABD'DEN AMERİKAN ŞİRKETİ BOEING'E MÜSAMAHA
Önde gelen senatörler ve havacılık sendikalarının güvenliğinden emin oluncaya dek MAX uçurulmaması için birbiri ardına yaptıkları çağrılara rağmen, ABD'nin Federal Havacılık İdaresi (FAA), MAX'i karaya indirmeyeceğini açıkladı.
FAA, sözkonusu uçaklarla ilgili bir gözden geçirme yaptıklarını ve sistematik bir performans sorunu görmediklerini, dolayısıyla uçuşları askıya almak için bir temel olmadığını duyurdu.
Açıklamada diğer sivil havacılık kurumlarının FAA'ya MAX'a karşı harekete geçmesini gerektiren bir veri sağlamadığı aktarıldı.
Bunun üzerine baskı havayolu şirketlerine de yöneldi. American Airlines'ın (Amerikan Havayolları) 26 binden fazla çalışanını temsil eden Profesyonel Uçuş Görevlileri Birliği, şirketin CEO'su Doug Parker 'bir soruşturma yürütülüp sonuçlanana dek bu uçakları karaya indirmeyi güçlü şekilde değerlendirmesi' çağrısı yaptı.
Müttefik Pilotlar Birliği de üyelerini "Şunu bilmeniz önemli ki, 737 Max'te çalışmanın güvenli olmadığını hissediyorsanız, uçmak zorunda değilsiniz, sizi buna zorlayamazlar" diye bilgilendirdi.