"Alman hukukuna göre ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilen bazı açıklamalar, Türkiye'de bazı kısıtlamaların konulmasına ve soruşturmaların başlatılmasına yol açabilir."
Uyarıda "Türk hükümetinin Alman medyasının temsilcileri ile sivil toplum kuruluşlarına yönelik yeni tedbirler alması ihtimal dışı bırakılamaz" ifadesine yer verildi.
Türkiye'ye turistik amaçla gidecek olan Alman vatandaşlarının yasaklanmış grupların toplantılarına katılmaları ve sosyal medya paylaşımlarında Türk hükümetini eleştiren paylaşımlar yapmaları halinde tutuklanabilecekleri de belirtildi.
Aralarında Almanların da bulunduğu birçok Avrupalı gazetecinin Türkiye’de çalışabilmeleri için gereken akreditasyonun herhangi bir neden bildirilmeksizin verilmediği vurgulandı.
"Alman hukuk anlayışı açısından ifade özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilen açıklamalar, Türkiye’de mesleği icra etmede engelleyici tedbirlere ve cezai işleme yol açabiliyorç Gözaltına alınma riskinin hâlâ göz önünde bulundurulması gerek" vurgusu yapıldı.
Almanya'nın güncellemesinde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun 3 Mart'ta Polatlı’da yaptığı açıklamalara da atıfta bulunuldu.
Alman vatandaşlarının sosyal medyada hükümet karşıtı ifadeleri nedeniyle gözaltına alındığı konusunda da uyarı yapıldı. Bunun için başka bir kişinin paylaşımının 'beğenilmesinin' bile yeteceğine dikkat çekildi.
Bakanlık sözcüsü, seyahat uyarısının güncellenmesiyle ilgili sorular üzerine Türkiye'de görev yapan üç Alman gazetecinin basın kartı uzatılması başvurusunun 'hiçbir gerekçe gösterilmeden' reddedildiğine dikkat çekti.
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas da Türkiye’de yabancı basın mensuplarına akreditasyon verilmemesini eleştirdi. Maas, Tagespiegel gazetesine ve Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamalarda “Alman muhabirlerin Türkiye’de işlerini özgürce yapamaması bizim için kabul edilemez. Bunu benim Türk mevkidaşım da biliyor” dedi.
Maas,gazetecilerin işlerinin engellenmesinin Almanya’daki basın özgürlüğü anlayışı ile uyumlu olmadığını, Alman hükümetinin gazetecilerin Türkiye’de kısıtlama olmaksızın çalışmalarını sürdürebilmeleri için çaba göstereceğini vurguladı. Bu konuyu konuşabilmek için Türkiye ile diyaloğun sürmesine önem verdiklerini ifade etti.