‘SON 17 YILDA 3 MİLYON HEKTAR TARIM ARAZİSİ KAYBETTİK'
Biz Ziraat Mühendisleri Odası olarak tarım alanlarımızı koruyun, üreticimizi destekleyin, gidişat iyi değil diyoruz. Suriyelileri saymıyorum, nüfus sürekli artıp ekim alanı daralıyor. Bu insanları nasıl doyuracağız? Toprak koruma yasaları çıktı. Yine bu iktidarın bakanlıkları bunları telef ediyor. Eskişehir'de tarım alanına termik santral yapılıyor, yol yapılıyor, altın aranıyor. Biz Ziraat mühendisleri odası olarak dava açmaktan bıktık. Son 5 yılda 145 dava açtık, meslek odası olmaktan çıkıp hukuk bürosuna dönüştük. Biz de bu tarım alanlarına beton dikmeyin diyoruz. Bir taraftan nohut kuru fasulye gibi şeylerin ekim alanını azaltacak, üretimi azaltacaksınız bir yandan fiyatlar düşmesin diyeceksiniz. Küresel iklim değişikliği nedeniyle üreticimiz doğal afetlere de maruz kalıyor. Bir yandan girdi maliyetleri artıyor. Bakanlık ne yapıyor? Eksik olunca sürekli ithalat yoluna gidiyor. 2018 yılında 93 bin ton nohut ithal etmişiz, 332 bin ton kırmızı mercimek ithal etmişiz. Bunlara hep 118 milyon, 140 milyon dolar vermişiz. Başka ülkelere refah vermişiz.
Nohut ithalatı 17 yılda 432 bin tona çıkmış, 535 milyon dolar para ödemişiz. Bu para sizden ve benden çıkıyor. 5.5 milyon ton pirinç ithal edip 2.5 milyar dolar para vermişiz. Gümrük vergileri sıfırlanınca üretici ekim alanlarını kısıtlıyor.
‘GELECEK YIL KENDİMİZE YETECEK BUĞDAYI ÜRETEMEYECEĞİZ'
Bu artışların önüne geçmek için kooperatifçiliğe önem vereceğiz. Birçok aracıları ortadan kaldırıp bunların kanalıyla satış yapılacak. Yıllardır kooperatifleşmeye öcü diye bakılıp bir algı oluşturulmuş. Bugün kooperatiflerin devlet ve belediye desteğiyle çalışması lazım. Kooperatifler kendi başına bırakılmış. Birçok kooperatif bugün tabela olarak varlar. Bir sürü sermaye yapısı kooperatif yerine dışarıdan almayı, üstüne karını koyarak satmayı yeğliyor. İthalatların çoğu sermayenin müracaat etmesiyle çıkıyor. Tarım alanlarının daraldığını biliyor ve tedbirini alıp dışarıdan getiriyor. Bunların ekipleri var. Biz nohut getirirsek şu ülkelerden ben bunları 3 ay sonra bu fiyattan satarsam çok kar elde ederim diyor.
Çözümün tanzim olmadığını kendileri de biliyorlar. Ekim planlaması yok. Üretim olmazsa tanzimle seçim için fiyatı düşürürsünüz ama bunu görev zararı olarak satarsınız. Bir kilo domatesin maliyeti 4 lira. Nakliye yok, aracılar yok vergi yok, ÖTV ve halci parası yok tüketiciye 4 liradan veriyorsun. Patateste soğanda bakliyatta bu zararları nasıl karşılayacaksınız? Bir yerlerden patlayacak bu. Benzine 20 kuruş zam yapıp bunun zararı yine bizlerden çıkacak. Bu seçim öncesi bir seçim yatırımı. Bu konuda ciddilerse kooperatifleri desteklesinler.
‘PIRLANTA VERGİSİ SIFIR GÜBRENİN VERGİSİ YÜZDE 18'