Amedspor’un Sakaryaspor ile ilgili suç duyurusuna ret

Amedspor ile Sakaryaspor arasında 13 Ekim 2018 tarihinde oynanan karşılaşmada, stadyum ekranından güvenlik güçlerinin Doğu ve Güneydoğu'da düzenlediği operasyonlar izletilmiş ve ‘Ölürüm Türkiyem' şarkısı çalınmıştı. Maç sonrasında da Amedspor oyuncuları ve yöneticileri saldırıya uğrayarak darp edilmişti. Yaşanan olaylara ilişkin Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO), üyesi olan Amedspor A.Ş. adına meclis kararı ile suç duyurusunda bulunmuştu. Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunan DTSO avukatlarından Şivan Cemil Özen sorumlular hakkında "Halkı Kin ve Düşmanlığa tahrik veya aşağılama" ve "Nefret ve ayrımcılık suçu" gibi suçlardan soruşturma başlatılarak cezalandırılmasını istedi.

‘STATYUMDA HANGİ GÖRÜNTÜLER VE MÜZİĞİN OLACAĞI KULÜP YÖNETİMİ SORUMLULUĞUNDADIR'

Özen hazırladığı suç duyurusu dilekçesinde "Stadyum skorbordunda hangi görüntülerin yer alacağı, hangi parçaların çalınacağının kulüp yönetiminin sorumluluğundadır. Maç sırası ve sonrasında Amedsporlu futbolculara yönelik fiili saldırıların, yayınlanan görüntü ve çalınan parçaların Sakaryasporlu taraftarlarda yarattığı kin ve nefret duygusunun sonucu olduğu açıktır. Ev sahipliğine, centilmenliğe sığmayan bu davranışların, başından sonuna kadar kulüp yönetiminin tercihi olduğu açıktır. Kulüp yönetiminin, hangi uygulamaların iki kulüp oyuncu ve taraftarlarını kardeşlik zemininde bir araya getirebileceğini, hangi davranışların gerilim ve çatışmayı körükleyebileceğini bilmemesi, öngörmemesi mümkün değildir" dedi.

SAVCILIKTAN ‘KOVUŞTURMAYA YER YOK' KARARI

Başvuruyu değerlendiren savcılık, "Halkı Kin ve Düşmanlığa tahrik veya aşağılama" yönündeki suç unsurlarının oluşmadığını belirterek, kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.

Karara itiraz eden Özen, "Bu görüntülerin yarattığı ayrımcılık ve şiddet iklimi nedeniyle, Sakaryaspor taraftarları Amedspor yedek kulübesine ve taraftarlarına, maç sonrasında da Amedsporlu futbolcuların soyunma odasına saldırıda bulunmuştur. Tüm bu yaşananları, spor müsabakalarında dönem dönem görülen centilmenlik dışı bir davranış olarak açıklamak mümkün değildir. Amedspor, gerek ismi, gerekse toplumsal konulardaki duruşu nedeniyle, özellikle milliyetçi bir kesimin kin ve nefret objesi haline getirilmiştir. Kulübün gittiği birçok deplasmanda benzer uygulamalara maruz kalmasının başka bir izahı yoktur. Kulübün maruz kaldığı bu sistematik ayrımcılık ve şiddet, Amedspor'a sempati duyan bölge genelindeki geniş taraftar grubunda derin bir öfke ve infial yaratmaktadır. Taraftarları, Amedspor'un Kürt kimliği nedeniyle açık hedef haline getirildiğini düşünmektedir. Milliyetçi bir partinin marşı haline getirilen "Ölürüm Türkiyem" şarkısını saha skorbordunda dinletmek, Amedspor'un taban bulduğu Kürt nüfusta kin ve düşmanlığı tahrik etmek değil de nedir?" diye sordu.

Özen, Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı'nın "Nefret ve ayrımcılık suçu" ile ilgili bir inceleme yapmadığını, doğrudan "Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik" suçunda kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verdiğini belirterek "Bu husus da, takipsizlik kararının itirazen kaldırılması talebimizin bir diğer gerekçesidir" dedi.

Öte taraftan geçtiğimiz hafta sonu Amedspor sahasında oynanan Amedspor-Sakaryaspor karşılaşmasında yaşanan olaylara ilişkin Sakaryasporlu 4 futbolcunun, kesici aletle kendilerini yaraladığı iddiasıyla yaptığı şikayet üzerine aynı gün hakkında soruşturma başlatılan Amedspor Kulübü futbolcusu Mansur Çalar, hakimlikçe yurt dışına çıkış yasağı konularak adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.