AK Parti'nin İstanbul adayı Binali Yıldırım seçim çalışmalarına Silivri ve Çatalca'da devam etti. Yıldırım'a yolculuğu sırasında Hürriyet yazarı Ahmet Hakan da eşlik etti.
Hakan, "Binali Yıldırım'la Tuzla'dan Silivri'ye bir yol sohbeti" başlığıyla yayımlanan yazısında Binali Yıldırım ile sohbetine dair ayrıntılar aktardı.
"- Binali Yıldırım, işte bu soruna çare olarak 'Şehir Terasları' projesini geliştirmiş. 'Şehir Terasları', yayalar için yolların üstüne yapılacak olan yeşil köprüler ya da yaya platformları… Binaların arasında sıkışıp kalmış vatandaşlarımızın nefes alabileceği, yeşillendirilmiş alanlar…
— Binali Yıldırım'a "Üste böyle bir platform yaptığınızda altta distopyatik boğucu bir hava oluşmaz mı?" diye sordum. Gülümseyerek cevap verdi: 'Oluşmayacak. Çünkü şehir teraslarının altında araçların duraklayacağı yerler ve yayaların erişim yollarının üzeri tamamen açık olacak.'
— New York'ta, Seul'de benzer projeler geliştirilmiş ve hayli de olumlu sonuçlar alınmış. Binali Yıldırım, şehir terasları projesinin önemli bir boşluğu dolduracağına inanıyor.
'HARBİYE AÇIKHAVA'YA AÇILIR KAPANIR TAVAN'
— Binali Yıldırım, Harbiye Açıkhava'nın bu kaderini değiştirecek bir projeyle yola çıkıyor. Üç ayda 60-70 organizasyon yerine 12 ay boyunca yüzlerce etkinliğin yapılmasını sağlayacak bir projeyle…
— Projeye göre… Açıkhava'nın üstü açılır kapanır olacak. Hareketli bir tabanı olacak… Ha! Bu arada "Açıkhava" demeye devam edeceğiz. Çünkü sadece çok gerekli zamanlarda üstü kapatılacak.
'AFİYET OLSUN DEMEYİP DE NE DİYECEKTİM Kİ?'
Binali Yıldırım'ın Kadıköy'de dolaşırken içki içip yemek yiyenlere "Afiyet olsun" demesi bayağı konuşulmuştu. Bunu anımsattım kendisine… Söyledikleri aynen şunlar:
'Niye konuşuluyor böyle bir şey, anlamış değilim. Aklımdan hiçbir şey geçmeden, büyük bir doğallıkla yemek yiyen insanlara ‘Afiyet olsun' dedim. Bunda yadırganacak ne var? ‘Niye yemek yiyorsunuz' mu diyecektim? İçki içiyorlarmış… Herkes yaptığı işten mesuldür. Biz yargılayamayız, sorgulayamayız. Herkesi zorla kendine benzetmeye çalışırsan huzursuzluk olur. Etkileşim tabii ki olur ama etkileşimin de doğal olması gerekir.'
'EYÜP SULTAN İMAMININ ADIMI SÖYLEDİĞİNİ FARK ETMEDİM'
'Duada benim adımın söylendiğini o anda fark etmiş değilim. Gazetelerde yazınca öğrendim. Benim böyle bir talebim olmadı. Dediğim gibi bilgim de yoktu. Tembih falan da yok. Diğer adaylar da gitsinler Eyüp Sultan'a… Onlar için de dua edilsin… Dua hepimize lazım.'"
Buna göre af isteyen bir vatandaşa yanıt veren Yıldırım, "MHP teklif verdi ama çok çalışılması lazım üzerinde. Kamu vicdanı nasıl rahatsız olmaz, onun ortaya çıkması lazım. Acele karar verirsen bu sefer başka mağduriyetler olur" dedi. Silivri garajında taksiciler tarafından karşılan Yıldırım, bölgede kullanılan kırmızı taksinin direksiyonuna geçti. Yıldırım garaj çalışanlarını ziyaret ettikten sonra ayakkabılarını boyattı.
HIZLI TREN SÖZÜ
AK Parti Silivri İlçe Başkanlığı'nı ziyaret eden Yıldırım, burada toplanan kalabalığa seslendi. Silivri'yi İstanbul'un çiçek merkezi yapacaklarını söyleyen Yıldırım, "Sadece çiçekçilikten 4 bin kişi iş sahibi olacak. İstanbul'un çiçeğini başka şehirlerden alıyoruz. Burnumuzun dibinde, Silivri'de çiçekçilik köyü var. Şimdi onu genişleteceğiz. Bütün İstanbul'u süsleyecek çiçekleri de Silivri'den almış olacağız. 4 bin kardeşimiz buradan ekmek yiyecek" dedi.
Silivri'nin önemli beklentilerinden birinin hızlı tren olduğunu söyleyen Yıldırım,"Onu da yapıyoruz. Silivri'den Edirne'ye hızlı tren yapılıyor. Hayırlı uğurlu olsun" diye konuştu. Silivri temaslarında AK Parti'nin ardından MHP ilçe başkanlığına uğrayan Yıldırım, sahile geçerek balıkçı esnafını da ziyaret etti. Balıkları inceleyen Yıldırım, eline aldığı bir balığın solungaçlarını göstererek, "Ne kadar kırmızı olursa o kadar tazedir" dedi. Hangi balığı daha çok sevdiği sorulan Yıldırım, "Hepsini" yanıtını verdi.
Yıldırım, Silivri'den sonra Çatalca'ya geçti. AK Parti ve MHP Çatalca ilçe başkanlıklarını ziyaret eden Yıldırım, Çatalca Meydanı'nda toplanan kalabalığa seçim otobüsü üzerinden hitap etti. Yıldırım, "Biz mümkün mertebe aday olduğumuz ilin konularını konuşacağız. Siyaseti genel başkanlar yapsın. Bizim işimiz İstanbul. Bizim işimiz Çatalca" dedi.