AP'ye konuşan ABD'li üst düzey bir idari yetkili, ABD'nin 'Maduro'yu da içeren eski Venezeülla yetkilileriyle çıkış planlarını görüşmeye istekli olduklarını' ifade etti.
ABD yönetimi, geçen ay Ulusal Meclis Başkanı Juan Guaido'yu Venezüella'nın 'geçici devlet başkanı' olarak tanıdığını açıklamıştı. Karara başta Avrupa Birliği olmak üzere ABD'nin müttefiki çok sayıda ülke destek vermişti.
Diğer yandan AP'ye konuşan iki üst düzey Venezüellalı yetkili, Abrams ile Dışişleri Bakanı Jorge Arreaza arasındaki iki görüşmenin de ABD'nin talebi üzerine geldiğini söyledi.
26 Ocak'ta gerçekleşen ilk toplantıda Abrams'ın, Venezüella tarafını ülkeye asker konuşlandırmakla tehdit ettiği belirtiliyor.
Bunun yanı sıra AP'nin aktardığına göre, 11 Şubat'ta gerçekleştirilen ikinci toplantı, ABD'nin kamuoyuna dönük tehditkar açıklamalarına rağmen daha sakindi. Abrams'ın, ABD'nin Venezüella hükümetine dönük taleplerini yumuşatmak konusunda hiçbir işaret vermediği, yine de Venezüella heyetinin toplantıları bir tartışma fırsatının verilmesi açısından bir işaret olarak gördüğü aktarılıyor.
Maduro, röportajında ABD'nin ülkenin petrol endüstrisine yönelik yaptırımlarını da bir kez daha eleştirdi. Maduro, konuya ilişkin, "(ABD Başkanı) Donald Trump'ın virüslü eli Venezüella'ya zarar veriyor" yorumunu yaptı.
Söz konusu yaptırımlar, Venezüella'nın en büyük petrol alıcısı olan ABD'nin ülkeden tüm petrol alımlarını etkili bir şekilde yasaklıyor. Maduro, devlet petrol şirketi PDVSA başkanının bu hafta yeni petrol satışları konusunda müzakerelerde bulunduğunu, şirketin Hindistan başta olmak üzere Asya pazarlarını hedefleyerek ani düşüşü telafi edeceğini dile getirdi.
Buna dair Maduro, "Uzun yıllardır Asya'ya bir yol inşa ediyoruz. Başarılı bir rota, her yıl daha fazla miktarda petrol alıyorlar" dedi.
Maduro, insani yardımlara ilişkin, "Venezüella'ya yardım etmek isteyen herkese açığız, ancak ihtiyacımız olan her şey için ödeme yapacak kapasiteye sahibiz" dedi.