DÜNYA

Alo Fetva Hattı’na soruldu: Elmayı soyarak mı yiyelim?

Vatandaşların dini konularda merak ettikleri soruları sorması için kurulan ‘ALO Fetva Hattı 190'a ilginç sorular geliyor. Hattı arayanlardan "Elmayı soyarak mı yiyelim yoksa soymadan mı?", "Düğünü mevlitli mi yoksa eğlenceli mi yapayım?" gibi soruları da görevlilere yöneltiyor.
Sitede oku

Diyanet İşleri Başkanlığı'nca yoğun talebe daha hızlı cevap verilebilmesi için 'Dini Danışma Hattı' yenilenerek, hem cep telefonlarından hem de sabit telefonlardan ulaşılabilir hale getirildi. 'Alo Fetva Hattı' olarak da bilinen 'Dini Danışma Hattı'nın yeni numarası ise '190' olarak belirlendi. Dini konularda sorular sorup, bilgi almak isteyenler bu numarayı aradıktan sonra bağlı bulundukları şehrin il müftülüğüne bağlanıyor. Antalya İl Müftülüğü'ne bağlananları ise burada görev yapan yaklaşık 20 vaiz karşılıyor. Kadınlara kadın vaiz, erkeklere ise erkek vaiz hizmet veriyor. Vaizler, ramazan ayı dışında, mesai saatlerinde bu hizmeti sunuyor.

Hayrettin Karaman: Faizli kredi veren bazı katılım bankaları ismimi vererek 'Fetva aldık' diyor, söz konusu olamaz
İl Müftüsü Orman Artan, yoğunluğun, önemli gün ve gecelerin yanı sıra ramazan ayında yaşandığını söyledi. Gelen her soruya ciddiyetle yaklaşıldığını belirten Artan, vatandaşın ilgisinden memnun olduklarını söyledi. Gün içinde vaizlerin yaklaşık 50 soruya yanıt verdiğini kaydeden Artan, bazen çok ilginç sorular da geldiğini aktardı.

'YÜZÜ AÇILAN ÖLÜNÜN ABDESTİ BOZULUR MU?'

Müftülükte 6 yıldır il vaizi olarak görev yapan Saffet Sevim, vatandaşın zaman zaman yanıtını bildiği soruları kendilerine sorduğunu, teyit ettirdiğini söyledi. Bazen yanıtını bilmedikleri ya da karmaşık bir konu olduğu zaman vaizlerin aralarında görüşüp, araştırma yaptıktan sonra vatandaşa yanıt verdiklerini belirten Sevim, bazen de ilginç sorularla karşılaştıklarını kaydetti. Bu tür sorulara da ciddiyetle cevap verdiklerini anlatan Sevim, ilginç sorulara örnek vererek, şöyle konuştu:

Bozdağ: Telefonda fetva verilmesi dönemi kapanıyor
- Vatandaş, kefenlenen ölünün yüzü açıldığında ölünün abdestinin bozulup, bozulmayacağını soruyor. Böyle bir durum söz konusu değil. Bazen ölünün yakınları kefenlenene kadar yetişemeyebiliyor. İnsanlar yaşamını yitiren bir yakınının yüzünü bu anlayış nedeniyle son defa göremiyor. Bu yanlıştır. Yaygın yapılan bir hatadır. Bir başka soru ise vatandaş adak olarak deve adamış. Ancak her yeri aramasına rağmen deve bulamamış ne yapacağını sordu. Bu durumda büyük bir hayvan adak olarak adamış olduğu için başka bir büyük havyan keserek adağını yerine getirebilir. Bir vatandaş ise elmanın soyulup mu yoksa soyulmadan mı yenmesi gerektiğini sordu. Bunlar çok önemli konular değildir. İstenilen şekilde tüketilebilir. Merak edip sormuşlar.

Görevli vaizlerden Ziya Gökalp de ilginç sorulardan örnek verdi. "Düğünü mevlitli mi yoksa eğlenceli mi yapayım?" sorusunun kendisine sorulduğunu dile getiren Gökalp, "Burada önemli olan nikahtır. Düğün de nikahın ilanıdır. Mevlit de olabilir eğlence de. Önemli olan harama düşmemektir. Başka bir vatandaş, oğlunun üniversitede öğrenci olduğunu ve bir an önce evlenmek istediğini buna karşılık ne yapması gerektiğini sordu. Eğer rızkını kazanabilecek ehliyete sahipse evlenebilir. Ancak evinin geçimini sağlayabilecek zamana kadar sabretmesi lazımdır" dedi.

Yorum yaz