Çavuşoğlu, BM'nin Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetine yönelik raporuna ilişkin yaptığı açıklamada, BM raportörünün ön bilgi toplamak için Türkiye'ye geldiğini, yanında 5-6 kişilik uzman ekiplerin de yer aldığı söyledi.
Raportör ile önce kendisinin görüştüğünü ardından Adalet Bakanı ve Milli İstihbarat Teşkilatı ile görüşme gerçekleştirildiğini anlatan Çavuşoğlu, "İstanbul'da Cumhuriyet Başsavcımızla görüştüler, gerekli mercilerden detaylı bilgileri aldılar. Soruşturma sürecinde elde ettiğimiz bilgileri delilleri de paylaştık. Süreçle ilgili genel ve detay bilgiler de verildi. Bu resmi bir soruşturma değil, ön bilgi toplamak için gelen bir heyetti. BM'nin, konunun aydınlatılmasıyla ilgili komisyon kurması ya da BM soruşturması başlatması gerekiyor. BM soruşturması için tabii güvenlik konseyinden bir karar çıkması gerekiyor. Bunu ihtimal dahilinde görmüyoruz maalesef bazı ülkelerin tutumu sebebiyle ama gerçeklerin aydınlatılmasıyla ilgili bir komisyonun kurulmasını genel sekreterin kendisi ya da insan hakları komiseri gerçekleştirebilir" diye konuştu.
İki gün önce Washington'da bazı ülkelerin Dışişleri Bakanlarıyla bu konuyu değerlendirdiklerine dikkati çeken Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
"Önümüzdeki günlerde bazı ülkelerle birlikte bu başvuruyu yapacağız. Çünkü bugüne kadar cevaplanmamış sorular var. Halen cevaplanmamış sorular var. Cemal Kaşıkçı'nın İstanbul Başkonsolosluğu'nda önce öldürülüp sonra cesedinin parçalandığını Suudi Arabistan da itiraf etti ama cesedinin nerede olduğunu, parçaların nerede olduğunu henüz bilmiyoruz. Ailesinin de hakkı. Özellikle de soruşturmanın tüm soruların cevabının aydınlatılmasıyla birlikte sonuçlandırılması bakımından da çok önemli. Diğer taraftan herkes bu cinayetin arkasında kim var, talimatı kim verdi, konusunda tahminleri yorumları var. Ama henüz bu konuda Suudi Arabistan tarafından net bir cevap da almış değiliz. Ayrıca Türkiye'de yerel iş birlikçilerin olduğunu itiraf ettiler ama bu kişilerle ilgili de henüz bize ulaşmış bir bilgi yok."
Türkiye'nin elindeki bilgileri ve delilleri tüm uluslararası camiayla paylaştığı gibi Suudi Arabistan'la da paylaştığına işaret eden Çavuşoğlu, "Bunun karşılığında Suudi Arabistan'dan henüz bu konularla ilgili veya orada yürütülen soruşturmayla ilgili bir bilgi alınamamıştır. Bu gerçekler ışığında BM'nin inisiyatif alması en isabetli yol olacaktır. Raportörün burada özellikle bulguları bizim bugüne kadar tespitlerimizle örtüşüyor. Bu da önemli" diye konuştu.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) çukur olaylarına ilişkin verdiği kararı değerlendiren Çavuşoğlu, "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin bu kararı kesindir" dedi.
Çukur eylemleri döneminde yürütülen operasyonlar için alınan tedbirlerin, sivil insanların zarar görmemesine yönelik olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, sivil ölümlerin önüne geçmeye yönelik tedbirler alındığını belirtti.
'Teröristlerin o dönemde de sivilleri canlı kalkan olarak kullandığını' söyleyen Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Bunların İnsan Hakları Mahkemesi'ne yaptığı başvuru, oy birliğiyle reddedildi. Mahkemenin 'Türkiye'de etkin bir iç hukuk yolu vardır. Oraya da gitmelisiniz' şeklindeki yorumu, Türkiye'de etkin iç hukuk yolunu tüketmeden gittiklerinin de bir göstergesidir. Buna benzer sanırım 30'dan fazla dava vardı, diğer başvurulara da emsal teşkil edecek bir karar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nden çıktı. Dolayısıyla teröristlerin ve onların destekçilerinin yaptıkları bu başvurular da reddedilmiş oldu."