GÖRÜŞ

Gözler Erdoğan-Putin buluşmasında: 'İşbirliği hayati önem taşıyor'

Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkilerin son dönemde büyük bir ivme kazandığını ifade eden AK Partili siyasetçilere göre, liderlerin irade beyanı ve beraber hareket edilmesi, başta Suriye olmak üzere kritik meselelerin çözümüne büyük katkı sağlıyor.
Sitede oku

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin 23 Ocak'ta Moskova'da bir araya gelecek. 2019 yılının ilk görüşmesini gerçekleştirecek olan iki lider, ekonomik ilişkilerin yanı sıra Suriye başta olmak üzere, bölgesel ve uluslararası konular hakkında görüş alışverişinde bulunacak.

Uşakov: Putin, Erdoğan’la Suriye'deki çözüm sürecini ele alacak
Ziyaret çerçevesinde, ülkelerin ilgili bakan ve yetkililerinin de katılımıyla heyetler arası görüşmelerin yapılması planlanıyor. Ankara'da siyasetçiler de bu önemli buluşma öncesinde dikkat çeken mesajlar verdi.

Sputnik'e konuşan TBMM Türkiye-Rusya Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı AK Parti Manisa Milletvekili Murat Baybatur, Erdoğan ve Putin'in birebir ilişkileriyle iki ülke arasındaki ilişkilerin de son dönemde çok büyük bir ivme kazandığını ifade ederek, "Bu iki devletin iki liderinin göstermiş olduğu duruştur" dedi.

"İKİ LİDERİN SIKLIKLA BİR ARAYA GELMESİ BÖLGE BARIŞI VE İSTİKRARI İÇİN ÇOK ÖNEMLİ"

Bu ilişkilerin bölgeye etkisinin önemine de dikkat çeken Baybatur, "Özellikle Suriye üzerinde, Asatana'daki görüşmeler başta olmak üzere, Soçi'de yapılan görüşmelerde, İstanbul'da yapılan görüşmelerde, Suriye'nin toprak bütünlüğü içersinde, oradaki halkın temsilinin tam sağlanabilmesi noktasında Sayın Cumhurbaşkanımız ve Putin'in bu anlamdaki liderlikleri takdire şayandır" dedi.

Putin 2018'de en çok Erdoğan'la telefon görüşmesi yaptı
Erdoğan ve Putin'in sıklıkla bir araya geldiğini anımsatan Baybatur, bunun bölgedeki barış ve istikrar için çok önemli olduğunu vurguladı. Baybatur, "Türkiye ve Rusya'nın bu güç birlikteliği, bu beraber hareket etme noktasındaki iki liderin irade beyanı inanıyorum ki başta Suriye olmak üzere bölgedeki bir çok problemin de çözümüne çok büyük katkı sağlayacaktır. Bu nedenle 2019 yılında Sayın Cumhurbaşkanımızın Sayın Putin ile yapacağı görüşmeler çok önemlidir. Çok sık bir araya gelinmesi ve meselelerin yüz yüze tartışılmasının, yüz yüze görüşülmesinin çok büyük faydalarını görüyoruz. İlişkilerimizin bu şekilde devam etmesini temenni ediyor ve destekliyoruz" diye konuştu.

"İLİŞKİLERİN BOZULMASI İÇİN GAYRET EDENLERE KARŞI DİKKATLİ OLUNMALI"

AK Partili Baybatur'a göre, "Türkiye ve Rusya'nın bu dostluğu, bu birlikteliği hiç şüphesiz Türkiye-Rusya yakınlığından hoşlanmayan bazı ülkeleri ise rahatsız ediyor. Baybatur, "Hem Rusya'daki, hem Türkiye'deki parlamenterler hem de devlet yönetimindekiler olarak ilişkilerimizin bozulması için gayret edenlere karşı da çok dikkatli olmalıyız" uyarısında bulunuyor.

İki ülke arasındaki ekonomik ilişkilere de dikkat çeken Baybatur, "Akkuyu Nükleer Santral'den tutun da doğal gaz boru hattına, petrolün Avrupa'ya taşınması, turizm, tarımsal ürünlerdeki ihracat kotasının artmasına kadar ilişkilerimiz hat safhada iyi" diye konuştu.

"BERABER HAREKET EDİLEREK ÇOK ÖNEMLİ KARARLAR ALINDI"

Astana'daki görüşmelerin kararlı bir şekilde devam ettiğinin altını çizen Baybatur, "Suriye'nin toprak bütünlüğüne kim katkı sağlayacaksa başta DEAŞ olmak üzere, YPG-PKK, bu noktadaki terör örgütlerinin o topraklardan temizlenmesi için hangi devlet destek verirse Türkiye ve Rusya da bu konuda ‘hayır' demiyorlar" dedi.

Rusya ile Türkiye arasındaki ticaret, geçen yılın ocak-kasım döneminde yüzde 17.9 artış gösterdi
Baybatur, "Bugüne kadar Sayın Erdoğan ve Putin yaptığı görüşmelerde, Mümbiç meselesinden tutun da çok kritik meselelerde beraber hareket edilerek Suriye'yle alakalı, orada yaşayan insanların can güvenliğiyle alakalı çok önemli karararlar alındı. Ben inanıyorum ki Sayın Cumhurbaşkanımızın Sayın Putin ile yapacak olduğu görüşmelerde, yine bu bölgeye faydalı olacak, başta Suriye'nin toprak bütünlüğü ve barışın tesis edilmesi noktasındaki çabalara bir katkı daha sağlanacak" diye konuştu.

SURİYE'DE TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ VURGUSU

Baybatur, Suriye denkleminde ABD ve Türkiye arasındaki tartışmalı bazı konuları da değerlendirirken, "güvenli bölge" görüşmelerine işaret etti. Türkiye'nin güvenli bölge konusunu uzun zamandan beri dile getirdiğini ancak bunun tamamen Suriye'nin toprak bütünlüğü içinde düşünülen bir konu olduğunu vurgulayan Baybatur, "Hem Türkiye'ye yapılabilecek terör saldırılarını önlemek hem de temizlenen bölgelere Suriye'deki vatandaşların; iç bölgelerden gelenler ve Türkiye'ye sığınanları da güvenli bölgelere taşıyıp onları kendi topraklarında iskan edip okulu, hastanesi, evi, belediye hizmetlerine kadar, kendi topraklarında yaşamasını sağlama gayretidir" diye konuştu.

"TÜRKİYE'NİN S-400'LERDEN VAZGEÇMEK GİBİ BİR NİYETİ YOK"

Rusya ile S-400 sürecinin tamamlandığını, artık Türkiye'nin bu konuda kararını çoktan verdiğini de belirten Baybatur, Türkiye'nin "S-400'lerden geriye dönmek ya da vazgeçmek gibi bir niyetinin olmadığını" vurguladı. Baybatur, ABD ile Patriot füzeleriyle alakalı görüşmelerin bu konudan ayrı tutulması gerektiğini kaydederken, "Onlar da bize teknoloji paylaşımı başta olmak üzere makul şekilde şartları sunarlarsa Patriot'a da ‘hayır' demeyiz. Biz F-35'lerin üretiminde ortağı noktasındayız. Bununla alakalı Türkiye'ye karşı uygulanabilecek bir yaptırım olmadığı kaanatindeyiz. Bu başka bir şey o başka bir şeydir" dedi.

"DAHA YAPILACAK ÇOK ŞEY VAR"

'Türkiye, ABD'nin S-400'lerden vazgeçme talebine orta parmakla yanıt verdi'
Türkiye-Rusya Parlamentolar Arası Dostluk Grubu'ndan AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan da, Türkiye ve Rusya'nın tarihi bağları ve geçmişi olan iki büyük ülke olduğunu ifade ederek, "Birlikte hareket etmenin iki ülkeye de büyük faydaları vardır. Bu bizzat sahadaki sonuçlardan görülmektedir" dedi.

Bölgenin iki güçlü aktörü olarak, başta Suriye konusu olmak üzere, "başka coğrafyalardan gelen güçlere karşı" iş birliğinin her ülke için hayati önemi olduğunu belirten Turan şöyle devam etti:

"Suriye'nin toprak bütünlüğü iki ülke için de çok önemli, bunun tesis edilmesinde çok daha fazla iş birliği yapılmalıdır. İki ülke liderinin bir araya gelmesi çok önemli. Akkuyu Nükleer Santrali'nin temelinin atılması, Türk Akımı'nın deniz kısmının tamamlanması, Rusya'dan Türkiye'ye gelen turist sayısının 6 milyonu geçmesi bu durumun en önemli göstergeleri. Daha yapılacak çok şey vardır; ticari ilişkimizin arttırılması gerekmektedir. Ülkelerin potansiyelleri çok daha fazlasını yapmaya müsaittir ve ülkelerimizin siyasi iradeleri de bunları yapmaya muktedirdir. Yaşanan iş birliği, gidiş gelişler de bunun göstergesidir."

7 KEZ BAŞBAŞA, 18 KEZ TELEFON GÖRÜŞMESİ

Turan, 2018 yılı içinde iki liderin 7 kez başbaşa görüşme, 18 kez de telefon görüşmesi gerçekleştirdiğine dikkat çekerek, "2019'un ilk görüşmesinin Rusya lideri ile ülkemizin lideri arasında gerçekleşecek olması bundan sonraki ilişkilerin de çok önemli göstergesi olmaktadır. Bu aslında hem ülkemizin, hem de milletimizin Rusya'ya vermiş olduğu önemin de bir göstergesidir. Türkiye'nin bu teminat mektubu Rusya tarafından da iyi değerlendirilmeli. Türkiye asla gözden kaçırılmaması, ilişkileri çok iyi tutulması ve geliştirilmesi gereken bir ülke olarak görülmeli" diye konuştu.

Suriye’den, S-400'lere, Türk Akımı'ndan Akkuyu'ya 2018'de Türk-Rus ilişkileri
Türkiye'nin küresel barıştan yana olduğunu vurgulayan Turan, "Rusya'nın da buna katkıda bulunmasından, birlikte olmaktan çok daha büyük bir güç doğacağına inanıyoruz. Bunun için de işbirliğinin gelişmesine, gidiş gelişlerin çoğalmasına, ticaretin, sosyal hayatın, kültür hayatının, siyasal ilişkilerin, bütün kümeleri ilgilendiren işbirliğinin gelişmesinden çok büyük memnuniyet duyuyoruz" dedi.

"İŞBİRLİĞİNİN BOZULMASINA MÜSAADE EDİLMEMELİ"

Turan, Türkiye'nin Suriye konusunda ise ülkenin mutlak toprak bütünlüğünden yana olduğunu, parçalanmasına, yeni bölgelerin, kantonların oluşmasına karşı durduklarını vurgulayarak, "Suriye'de barışın, istikrarın, güvenin tesis edildiği çabaların içerisindeyiz. Rusya'yı da bu çabalarımızın yanında görmekten mutluluk oluyoruz. Gelinen noktada da Astana'da yapılan görüşmeler, Rusya, İran ve Türkiye arasında sürüdürülen işbirliği ile Suriye'deki barışın tesisine katkı sunulmaktadır, bu iş birliği geliştirilmelidir, bozulmasına müsaade edilmemelidir" diye konuştu.

Yorum yaz