Konferansta gelişmiş dünya ülkeleri ve gündeme ilişkin konularda değerlendirmelerde bulundu.
"Milli görüş yeni dünya düzeni" için kanaatlerini dile getiren Karamollaoğlu, yeni bir dünyanın kurulması için gayret gösterdiklerini anlattı.
Karamollaoğlu, "Yeni bir dünyanın kurulması şahsiyetli dış politika ile olur. Bu da İslam birliği ve kalkınmakta olan 160 ülkeyi bir araya getirmekle sağlanır. Bunun sağlanabilmesi için bizin memleketimizin yaşanabilir hale getirilmesi lazım" dedi.
'BU MEMLEKETTE YAŞAYAN HERKESİ KUCAKLAYACAĞIZ'
Türkiye'nin güçlenmesi ve kalkınması gerektiğini, bunun olmazsa olmaz olduğuna inandıklarını vurgulaya Karamollaoğlu, şöyle devam etti:
Planlı ve programlı çalışacağız. Planlı ve programlı çalışmak bir müessesenin de ülkenin de olmazsa olmazıdır. Liyakate önem vereceğiz. Siz devlete gelecek insanları partizanca seçer veya aile yakınlıklarına göre değerlendirirseniz o ülke batar, o müessese batar. İstişareye önem vereceğiz. İstişare bizim inancımızın temelinde yatar. Sonra yolsuzluk, rüşvet ve iltimasa fırsat vermemek. Özellikle tüm kesimlerle diyalog halinde bulunacağız. Bu memlekette yaşayan herkesi kucaklayacağız".
Karamollaoğlu, dış politikada da dünya barışı için şahsiyetli bir dış politikaya ihtiyaç olduğunu, bunun çözümünü savaşta değil barışta, çatışmada değil diyalogda arayacaklarını dile getirdi.
'BELEDİYECİLİKTE PARTİZANLIK YAPMAYACAĞIZ'
Karamollaoğlu, belediyecilikte işi mutlaka ehline vereceklerini vurgulayarak, "Belediyede bize emanet edilen paraya ve belediye mülküne, yetim malına sahip çıkar gibi çıkacağız. Ne yiyeceğiz, ne yedireceğiz, ne de israf edeceğiz. Hizmette partizanlık yapmayacağız. Kapımızı herkese açık tutacağız. Bize oy veren vermeyen, bir derdi varsa gelecek kucaklaşacağız" diye konuştu.