YENİ ŞEYLER REHBERİ

Avukat Ahi: Ülkede kişisel verilerin korunmasında bir bilinç oluştu

Avukat Gökhan Ahi, Yeni Şeyler Rehberi programında teknolojide kişisel verilerin korunması konusuna vurgu yaptı. Ahi, vatandaşların kendi kişisel verilerinin işlenmesi konusunda şirketlerden talepkar olabileceğini dile getirdi.
Sitede oku

Almanya'daki veri hırsızlığı skandalında gözaltı
Son yıllarda gerek dünyada gerekse Türkiye'de kişisel verilerin toplanması ve işlenmesi çok ciddi bir biçimde tartışılmaya başlandı. Gerek Google, Facebook ve Amazon gibi şirketlerin verileri kullanması gerekse devletlerin vatandaşlarının bilgilerini amacını aşacak düzeyde toplaması sıkıntılara neden oldu. Türkiye'de konu hakkında çıkarılan kanunlar, bir bilinç oluşturdu ve en azından 5 sene önce olduğumuz yerden daha ötesine geçmeyi başardık. Avukat Gökhan Ahi, Yeni Şeyler Rehberi programında kişilerin haklarının neler olduğunu anlatırken gerek İstanbul Barosu bünyesinde gerekse devlette konuyla ilgili kurumların yaptıklarını anlattı:

‘KİŞİSEL VERİLERİMİZİ KENDİ RIZAMIZLA PAYLAŞIYORUZ'

"Bütün cihazlar hayatımızın bir parçası oldu. Kişisel verilerimiz artık çok önemli. Bilgilerimiz hem özel kuruluşlarda var, hem kamu kurumlarında var. Kendi rızamızla paylaşıyoruz. Bunların nasıl nerede ne şekilde muhafaza edileceğine ilişkin bir düzenleme yapıldı, 2016 yılında kişisel verileri koruma kanunu devreye girdi. Bir bilinç oluştu. Bu kişisel veriler üçüncü bir kişinin saldırısına maruz kalmasın bir yerlerle paylaşılıp satılmasın diye uğraşıyoruz. Kişisel verilerin farklı algoritmalarla insanları manipüle etmek için kullanıldığı söyleniyor.

Washington DC savcısından Facebook'a dava
Firmalarda bir uyumluluk problemi ortaya çıktı. Kişisel verileri kanuna uygun olarak tutmak anlamında kişisel verileri koruma kurulu var. Çeşitli farkındalık çalışmaları yapılıyor. Kişiler bilinçlendirilirken kişisel verileri kullanırken almaları gereken bir takım tedbirler var. Dolayısıyla ortalıkta bazen panik bazen gereksiz rahatlık halinde dolaşan insanlar görüyoruz. Biz de İstanbul Barosu'nun öncü olması gerektiğini düşürerek kişisel veriler hukuku komisyonu kurduk. Bu komisyon resmi olarak kuruldu ve başvuru alıyor.

‘GENÇ AVUKATLARI YARINLARA HAZIRLIYORUZ'

İki senedir uygulama şu şekilde: Eğitimler belli kişiler tarafından yapılıyor. Bu işin hukuk ayağı çok önemli ve yeterince avukat yok. Biz veri koruma hukukunun tüm avukatlar arasında bir alan olması için çalışıyoruz. Daha fazla şirkete bu hizmet verilirse daha çok bilinç oluşur. Piyasada birçok kişisel verileri konuma firması var ama hukukçu olmadığından farklı uygulamalara da yol açabiliyorlar. Bunlara dur demek için bir cazibe merkezi yaratmaya çalışıyoruz. Önümüzdeki yıllarda kişisel verileri koruma yepyeni bir alan olacak. Genç hukukçular arasında farkındalık yaratmak ve doğru yolu bulmak gibi misyonlarımız var.

İstanbul Barosu çalışmaları her zaman kanun çalışmalarında dikkate alınır. Özellikle teknik konularda bize görüşler soruluyor. Bunları cevaplayabileceğiz. Bu konularda çalışan sivil yapılar da var ki tereddütler giderilebilsin. Bugün kişisel veri dediğimiz zaman adımın soyadımız değil kullanım alanları da genişliyor. Elektronik ticaret sitesi size ürün satarken sizin bilginizi değil üçüncü taraflardan veri satın alıp onları da işliyor. Reklam gösterimi konusunda arka planda veriler toplanıyor, bunlar ne kadar süreyle ne yapmak için tutulacak gibi konular gelişiyor. Hep yeni sorunlar çıkacak ve bunlara çözümler aranacak.

Yeni bir kanun geldiğinde herkeste bir bocalama dönemi yaşanır. Bizde de oldu. 7 Nisan 2018'de bütün firmalar panik halinde kişisel verilerinizi elden geçireceğiz diye mailler attılar. Oysa bu yanlıştı. Çünkü yapılan şey usule de aykırıydı. Bu bir moda oldu panik halinde mailler atıldı. Biz uyarı yapınca devletin de söylemesiyle herkesin hayatı normalleşti.

Facebook: 7 milyon kullanıcımızın fotoğrafları, binden fazla yazılımla paylaşılmış olabilir
Teknoloji geliştiren ülkelerle kullananlar arasında fark var. Biz kullanan bir ülkeyiz. ABD teknolojiyi geliştirdiği için bir anda meclis ve kongrelerde basının da katkısıyla Facebook ve Google gibi şirketlere baskı yapılabiliyor. Bizim resmi kurumlarımız kanun yapma süreçlerinde sivil toplum örgütlerine ve barolara çok fazla danışmıyor. Kanun çıkmasına 15 gün kala dostlar alışverişte görülsün yeklinde görüş alınıyor. Görüşler de dikkate alınmıyor. Ama bu konuda Kişisel Verileri Koruma Kurulu farklı çalışıyor. Daha fazla dinliyor ve dikkate alınıyor. Bocalama dönemi olması normal ama bunu mümkün olduğunca az yaşatmaya çalışıyoruz. Veriyi neden niçin tutacağımızı öğrenmemiz lazım. Vatandaşın da kendisiyle ilgili ne tür veriler tutulduğunu sorma ve sorgulama hakkı bulunuyor. Bunu her vatandaş yapabilmeli."

Yorum yaz