"Iraklı Kürtler'in bağımsızlık referandumu sırasında başına gelen senaryo tekrarlanıyor. Amerikalılar, Irak Kürdistan'ının bağımsızlık referandumu öncesinde elini eteğini çekmişti. Onlar Suriye'de şu ana kadar Kürtleri, IŞİD'e karşı mücadele, Suriye'nin kuzeydoğusunu özgürleştirme ve başta Deyr ez-Zor olmak üzere ülkenin önemli petrol bölgelerini ele geçirme olasılığı için temel güç olarak kullandı ve şimdi de bir kenara attı. Kürt oluşumlar şimdi zor durumda kaldı, çünkü gerçek ‘reisleri' Suriye'den gidiyor ve onları Türk operasyonuyla baş başa bırakıyor".
‘TÜRKİYE, SINIRINDA KÜRT ÖZERKLİĞİNE TAHAMMÜL ETMEZ'
PYD/YPG'nin yanıt adımlarına işaret eden Rus uzman, "YPG kaçınılmaz olarak Suriye'nin resmi hükümetiyle görüşmeler ve anlaşma arayışlarına başlayacak ve savaş sonrası ülke düzeninde bir şekilde onların isteklerini karşılayacak çözümler bulmaya çalışacak. Elbette Türkiye hiçbir şekilde sınırında YPG'nin bulunmasına ilgi duymuyor, bu nedenle doğal olarak özerkliklerine tahammül etmez. Suriye de aynı şekilde topraklarında yarı devlet yapısına sahip anklavların oluşmasına izin vermez. Her bir taraf kendi amaçları doğrultusunda hareket edecek. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad hükümeti, etkisini Suriye'nin kuzeydoğusu dahil ülkenin tümüne yaymaya ve petrol kaynaklarını kontrol altına almaya odaklandı" yorumunda bulundu.
Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de 'terör örgütü' olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, Başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu görüşünü kabul etmiyor. Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.