Bakan Çavuşoğlu, Türkiye'nin zor bir süreçten geçtiğini, bölgenin ateş çemberi olduğunu, böyle bir süreçte Türk dış politikasını başarıyla yürütmek için çaba sarf ettiklerini söyledi.
'DIŞİŞLERİ OLARAK HER GÜN BÜYÜYORUZ'
Mustafa Kemal Atatürk'ün Cumhuriyeti kurarken belirttiği "Yurtta Sulh Cihanda Sulh" anlayışıyla girişimci ve insani dış politika ile dünyanın her yerine ulaşmaya çalıştıklarını belirten Çavuşoğlu, "Dışişleri Bakanlığı olarak her geçen gün büyüyoruz. Bir taraftan dünyadaki misyon sayılarımız büyüyor, diğer taraftan Avrupa Birliği Bakanlığı ile bütünleşerek daha da güçleniyoruz. Bugün dünyada 242 misyon sayımız ile 5. sırada yer almaktayız. Latin Amerika'da bulunan 6 temsilciliği 17'ye, Afrika'daki 12 temsilciliği ise 42'ye yükselttik. Önümüzdeki günlerde Basra ve Musul başkonsolosluklarını da açacağız" diye konuştu.
Türk bayrağını dünyanın her yerinde dalgalandırmanın, esas görevleri arasında yer aldığını vurgulayan Çavuşoğlu, Türkiye'nin içinden geçtiği krizleri yönetebilmek için de kriz yönetimini iyi yapabilmek gerektiğini dile getirdi.
'HERKESİN ARABULUCULUKTA BAŞVURDUĞU ÜLKE HALİNE GELDİK'
Türkiye'nin kriz yönetiminde son derece başarılı olduğunun, herkesin arabuluculukta başvurduğu ülke haline geldiğinin altını çizen Çavuşoğlu, "Geçtiğimiz günlerde Kerç Boğazı ve Azak Denizi'nde yaşanan krizden sonra Ukrayna gemilerinin ve de personelinin bırakılması için herkes Cumhurbaşkanımızdan bir yardım bekliyor, Avrupalılar dahil ve bu konuda da tabii ki üzerimize düşeni yapıyoruz ama sadece bu krize yönelik kriz yönetimi yaparsak olmaz" dedi.
Çavuşoğlu, Türkiye'nin uzun süredir yanı başında bir yangının olduğunu, Suriye'deki savaşın durdurulması için önlerine çıkan siyasi çözüm süreci fırsatını iyi değerlendirmek gerektiğini belirtti.
'SURİYE'DE SİYASİ ÇÖZÜM İÇİN ÖNEMLİ BİR ADIM ATMIŞ OLACAĞIZ'
'MENBİÇ YOL HARİTASI ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDE TAMAMLANACAK'
Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Diğer taraftan, Milli Savunma Bakanlığımızla beraber yürüttüğümüz ve daha önce uyguladığımız Menbic yol haritasının başarılı bir şekilde uygulanması ve Fırat'ın doğusuna da bir an önce geçilmesi için ABD'yle görüşmelerimizi sürdürüyoruz ve Menbiç yol haritasının da önümüzdeki günlerde tamamlanacağına inanıyoruz.
'YEMEN VE LİBYA İÇİN DE ÇABA HARCIYORUZ'
Ama bölgemizdeki sorun sadece Suriye değil, Yemen'deki ateşin ve Yemen'deki savaşın bitmesi için de çaba sarf ediyoruz. İnsani yardımlarımızı ulaştırıyoruz, Birleşmiş Milletlerin çabalarını destekliyoruz ve önümüzdeki günlerde İslam İşbirliği Teşkilatı Dönem Başkanı olarak da Yemen konusunda yine bir toplantı gerçekleştireceğiz. Aynı düşüncelerimiz ve çabalarımız Libya için de geçerlidir ve Libya'da da Birleşmiş Milletlerin çalışmalarını destekliyoruz. Önümüzdeki hafta sonu inşallah kalabalık bir heyetimizle Libya'ya hareket edeceğiz özel temsilcimiz Emrullah Bey'le beraber ve Libya'ya bundan sonraki süreçte de desteğimiz devam edecek".
Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de 'terör örgütü' olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, Başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu görüşünü kabul etmiyor. Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.