Uğur Işılak, Sabah gazetesinden Ömer Karahan'a konuştu.
"Nasıl ki, bir topçunun, popçunun, oyuncunun, yazarın, gazetecinin kazancını denetlemek benim haddim değilse, benim standardımı belirlemek de üç-beş gazeteci müsveddesinin haddi değil" ifadesini kullanan Işılak, devamında şunları kaydetti:
— Bu fatura; program için frekans sağlayan televizyon kanallarına, benim dışımda konser yapmış olan sekiz sanatçı arkadaşa, yapım şirketine, orkestranın 30 günlük sahne, konaklama, ulaşım ve benzeri masraflarına, teknik ekibe ve bütün prodüksiyon çalışanlarına tek kalemde kesilmiştir. Aslında böylesi yayın organizasyonlarında bütçenin nasıl yönetildiğini bilmemeleri işten bile değil.
'MUHALİF CEPHENİN BUNU HAZMEDEBİLMESİ KOLAY DEĞİL'
— Bunun için güçlü lider, sağlam doktrin ve etkili söylemler gerekir. Benim fonksiyonum daha çok söylem boyutundadır. 'Dombra', Türk siyaset tarihinde hiçbir eserin bırakmadığı etkiyi bıraktı. 7'den 70'e herkesin farklı bir yönüyle hislerine tercüman oldu. Dört yıldır meydanlarda binlerce defa çalmasına rağmen, insanlar aynı aşk ve iştiyakla dinliyorlar bu eseri. 'Dombra', bütün seçimlerde Edirne'den Kars'a, Avustralya'dan Almanya'ya, Azerbaycan'dan Kazakistan'a kadar bir zafer türküsü oldu. Tabii ki muhalif cephenin bunu hazmedebilmesi kolay değil. Acıları çok büyük, yaraları çok derin. Şifalar diliyorum hepsine.