'ZIRH, MİĞFER, KALKAN YOK. KANATLAR, POSTLAR VAR'
Atasagun filmin konusunu da şöyle anlattı:
"Deliler, Osmanlı'da askeri birlik. 15. Yüzyılda kuruluyor ve Yeniçeri Ocağı dağılana kadar varlıklarını sürdürüyorlar. Yeniçeri Ocağına alınmak bir sınav ama Deliler Ocağına alınmak ayrıca zorlu bir sınav. Daha önceki savaşlarda büyük kahramanlık ve cesaret meselesini aşmış kişiler alınıyor. Diğer askeri birliklerdeki gibi, zırh, miğfer ya da kalkan kullanmıyorlar. Kendilerine has hayvan postları, kartal kanatları takıyorlar. Öncü birlik olarak gidiyor ve düşman bunları ilk gördüğünde ‘İn midir? Cin midir? İnsan mı değil mi?' diye korkuyorlar ve toparlanana kadar yeniliyorlar, ilk panik anından faydalanıyor Deliler, sonra da arkadan sistemli ordu geliyor. Dolayısıyla psikolojik etkileri çok büyük"
Akıncılar ve Özel Kuvvetler Komutanlığı'nın bile ilk çekirdeği sayılan 'Deliler' Osmanlı'nın özellikle Rumeli fetihlerinde çok büyük başarılara imza atıyor.
'AT SIRTINDA YORGUNLUKTAN UYUYAN BİLE VARDI'
'DELİLERİN DEVAMI GELEBİLİR'
Deliler filminde yakın dönemden gerçek karakterler de var. Trabzon'da şehit düşen Eren Bülbül, Azeri efsane asker Mübariz İbrahimov ve Suriye'den mülteci olarak gelen bir küçük çocuk da filmde yer alıyor.
Tarihi ve Türkiye'ye özel hikayelerin büyük yapımcılar ve dijital platformlar tarafından da takip edildiğini vurgulayan Atasagun Deliler'in geleceğini şöyle anlattı: "Diziye dönebileceği gibi finalini gören arkadaşlara göre ikincisi de çekilebilir. Finalinde buna açık kapı bırakıldı. Projenin devamına göz kırpan yapımcılar var. Bu serinin devamında daha büyük projeler de gelebilir. İzleyiciye söylemek istediğim tek şey var, hiçbir şeyde ucuza kaçılmadı. Hiçbir şey aceleye getirilmedi."